Sanat ve Edebiyat

Pablo Picasso Kübizm İle Fazladan Boyutları Resimlerine Nasıl Dahil Etti?

Picasso’nun Avignonlu Kızlar adlı eseri (1907) yirminci yüzyılın en önemli tablosudur, aynı zamanda kübizmin ilk eseridir. Bir sanat eleştirmeninin dediği gibi, “Çarpıtılmış beş çıplak bedenden oluşan bu kompozisyonun yaratığı etkiye çok az resim sahiptir. Resim, tek bir hamleyle geçmişin sanatına meydan okumuş ve çağımızın sanatını değiştirmiştir”

Pablo Picasso Kübizm İle Fazladan Boyutları Resimlerine Nasıl Dahil Etti?
‘Kübizme giden yola açan resimlerden “Avignonlu Kızlar”, modern sanat tarihinin başyapıtları arasındadır. 1907’de tamamlandığında Picasso’nun yakın çevresinde dahi şaşkınlıkla karşılanan resim, ilk kez 1916’da sergilenmiş, 1924’te koleksiyoncu Jacques Doucet tarafından satın alınmış, l 930’da New York Modern Sanatlar Müzesi’nin koleksiyonuna girmiştir.

Avignonlu Kızlar Picasso’nun zihninde birleşen iki deneyimin bir neticesidir. İlki, Picasso’nun Paul Cezanne’ın (1839-1906) sergisine gidip sanatçının çalışmalarıyla tanışmasının bir sonucudur. Picasso iki boyutlu düzlemler ve geometrik şekillerin kullanıldığı yeni bir resim türünü ilk burada görmüştü. Sonraları Cezanne’ı “yegane ustası” olarak gördüğünü söyleyecekti.

Picasso, aynı yıl bir Etnografya Müzesi’nde Afrika maskelerini keşfedecekti. Bir arkadaşına yazdığı mektupta Les Demoiselles’i yapma fikrinin, sergiyi gezdiği gün belirdiğini yazmıştı. Bu iki olay ona bir farkındalık kazandıracak ve devamında yeni bir akıma öncülük etmesine neden olacaktı.

Pablo Picasso Kübizm İle Fazladan Boyutları Resimlerine Nasıl Dahil Etti?
Picassonun erken dönem çalışmalarınını onun alışageldiğimiz stili ile hiçbir ilgisi yoktur. Bu resmi17 yaşındayken yapmıştır. Resimdeki doktor ise, Picasso’nun babasıdır. Picasso’nun çocukluk eserlerinin çoğunu yok ettiği düşünülmektedir.

Oysa ki Picasso’nun on dört yaşından önceki eserleri alışılanın aksine nahif ve neşeli değildi. Oğlunun hayal gücünün özgürce akmasına izin vermek yerine, onu saygın ustaları taklit ederek büyük eserler yaratmaya zorlayan akıl hocası/öğretmeni/babası Jose Ruiz, her türlü yaratıcı oyunu ona yasaklamıştı. Bu nedenle Picasso “Çocukken Rafael gibi resim yapabiliyordum. Ama bir çocuk gibi resim yapabilmek için ömrümü harcadım.” sözlerini söyleyecekti.

Kübizm Nedir?

Paris’te 1908’den itibaren İspanyol ressam Pablo Picasso (1881-1973) ile Fransız ressam Georges Braque’ın (1882-1963) öncülüğünde gelişen yeni sanat akımı, eleştirmen Louis Vauxcelles ‘in yazdığı bir yazı sonucu Kübizm olarak adlandırılmaya başlanmıştır.

Kübizm, her şeyi küp küp resmetmek sanatı değildir. Aslında yeni bir görme biçimi; dünyayı temsil etmenin yeni bir yöntemidir. Geleneksel perspektif kurallarına başvurmadan nasıl bir resimsel kurgu yapılabileceği sorusundan hareketle Batı sanatının yüzlerce yıllık görsel temsil sistemini yerle bir eden Kübizm aslında 20. yüzyılın en radikal sanat hareketlerinden biridir.

Pablo Picasso Kübizm İle Fazladan Boyutları Resimlerine Nasıl Dahil Etti?
Picasso, resmindeki her bir figürün tek başına birer heykel gibi düşünülebileceğini söyler. Rönesans ‘tan itibaren tek odaklı perspektif anlayışına alışık
olan gözlere yeni bir görme biçimi önerir.

Avignonlu Kızlar”ın devrim yaratan özelliği, üç boyutlu nesneleri iki boyutlu yüzey üzerinde gösterebilmenin yeni bir yolunu önermeye başlamasıdır. Resimde açıkça görülebileceği gibi oldukça kaba ve şematize bir biçimde resmedilmiş figürler, aynı anda hem cepheden, hem profilden görünmekte, izleyiciye aynı figürü farklı açılardan kavrayabilmek olanağı vermektedir.

Pablo Picasso Kübizm İle Fazladan Boyutları Resimlerine Nasıl Dahil Etti?
Georges Braque Şişe ve Balıklar. Kübist resimlerin yeşil, gri ve kahve tonlarıyla sınırlı kalmasının nedeni, rengin bilinçli olarak arka planda bırakılmasıdır.

Kısa süre içinde Picasso’yla tanışan Braque da tıpkı Picasso gibi etnografik nesnelere merak duymuş, bu nesnelerin biçimsel sadeliğinden etkilenmişti. 1908-1912 yıllarına rastlayan ve “Analitik Kübizm” olarak adlandırılan dönemde birlikte ilerleyen Picasso ve Braque, nesneleri adeta optik bir parçalanmaya tabi tutarak radikal bir görsel tavır sergileyeceklerdi.

Bardak ve Suze Şişesi (Glass and bottle of Suze) – 1912

Picasso’yla Braque’ın resimlerini birbirinden ayırmanın oldukça güç olduğu bu dönem resimlerin konuları, çoğunlukla natürmort ve portre gibi geleneksel türlerle sınırlıdır. Sonrasında da resimlerde şablon harfler kullanılması, boyaya kum, talaş gibi malzemeler katılmasıyla, “Sentetik Kübizm” olarak adlandırılan eni bir evreye geçilmiştir.

Analitik Kübizm Fazla Boyutları Gözler Önüne Serer

Doğrusal perspektif sanat dünyasının en ustaca keşiflerinden biridir. Yüzyıllar boyunca sanatçılar, bu matematiksel hileyi çalışmalarına dahil ederek derinlik yanılsamasını yaratmayı başarmışlardır. Yani resme bu sayede üçüncü boyutu dahil etmişlerdir.

perspektif
Çoğu sanat eseri, iki boyutlu düzleme sahiptir. Düz bir yüzeyin üzerine gerçekçi üç boyutlu çizimler yapmak da kolay iş değildir. Ancak yine de usta bir sanatçı bunu kolaylıkla başaracaktır. Bu derinlik yanılsaması perspektifin bir sonucudur.

Picasso daha da ileri giderek dördüncü bir boyutu, örneğin tek bir karakterin yüzünü ve ensesini aynı düzlemde tasvir etti. Hatta kimi çalışmalarında beşinci boyutu ve hatta altıncı boyutu da da tasvir etmeye çalıştı.

Ancak bu fazladan boyutlar günümüzde matematik ya da fizik de kullandığımız boyutlardan daha farklıydı. Beşinci boyut (veya “derinlik” boyutu), normalde epidermisin veya akciğerin altında görünmeyen bir yerin temsili idi. Altıncı boyut ise, hayali bir boyuttu. Bu boyut hayalimizde var olduğunu bildiğimiz ya da rüyada gördüğümüz bir şeydi.

Aslına bakarsanız Picasso gerçeküstücülüğün birkaç yıl ilerisindeydi. ( Sürrealizm ya da Türkçe karşılığı ile gerçeküstücülük resim, heykel, edebiyat, fotoğraf ve sinema üzerinde kalıcı etki bırakmış, Sigmund Freud’un rüyalar ve bilinçdışı dibi fikirlerinden ilhamın alan bir sanatsal bir harekettir.)

Pablo Picasso Kübizm İle Fazladan Boyutları Resimlerine Nasıl Dahil Etti?
Pablo Picasso’nun bu tablosu New York Modern Sanat Müzesi’nde yer alıyor.

Bu boyutların güzel bir örneği, New York Modern Sanat Müzesi’nde bulunan 1932 yapımı Aynanın Önündeki Kız tablosudur. İlham perisi ve sevgilisi Marie-Thérèse Walter’ın bu portresinde, profil görünümündeki yüz ve ön görünümdeki aynı yüz sayesinde dördüncü boyutu görebiliyoruz.

Soldaki yatay siyah çizgiler Marie-Thérèse’in kaburgalarıdır ve bu nedenle beşinci boyuta gönderme yapar. Bu resimdeki altıncı boyut ise aynadaki çirkin bir kadına ait görüntü idi. Bunun bir başka örneğini ise aşağıdaki çiziminde görebilirsiniz.

Picasso’dan Ağlayan Kadın (Dora Maar’ın portresi), 1937 (Tate Modern,
Londra).

Sonuç Olarak

Picasso her zaman yetenekli ve hatta benzersizdi. Her ne kadar kendisi bu biçimde dile getirse de hiçbir zaman bir çocuğun yaptığı gibi resim çizmedi. Çoğu resmi ilk bakışta çocuk çizimleri. basit karalamalar gibi görünmektedir. Ancak aslında arka planda her zaman bundan çok daha fazlası vardır.


Kaynaklar ve ileri okumalar

  • Hibbitt, Fraser. “Cubist Art For Dummies: A Beginner’s Guide” TheCollector.com, December 22, 2020, https://www.thecollector.com/cubism-art-for-dummies/.
  • Pablo Picasso’s Masterful Childhood Paintings: Precocious Works Painted Between the Ages of 8 and 15. Yayınlanma tarihi: 3 Mayıs 2018. Kaynak site: Open Culture. Bağlantı: Pablo Picasso’s Masterful Childhood Paintings. Precocious Works Painted Between the Ages of 8 and 15
  • Randall, Kaylee. “Everything You Need to Know about Cubism” TheCollector.com, October 31, 2019, https://www.thecollector.com/everything-you-need-to-know-about-cubism/.

Size Bir Mesajımız Var!

Matematiksel, matematiğe karşı duyulan önyargıyı azaltmak ve ilgiyi arttırmak amacıyla kurulmuş bir platformdur. Sitemizde, öncelikli olarak matematik ile ilgili yazılar yer almaktadır. Ancak bilimin bütünsel yapısı itibari ile diğer bilim dalları ile ilgili konular da ilerleyen yıllarda sitemize dahil edilmiştir. Bu sitenin tek kazancı sizlere göstermek zorunda kaldığımız reklamlardır. Yüksek okunurluk düzeyine sahip bir web sitesi barındırmak ne yazık ki günümüzde oldukça masraflıdır. Bu konuda bizi anlayacağınızı umuyoruz. Ayrıca yazımızı paylaşarak da büyümemize destek olabilirsiniz. Matematik ile kalalım, bilim ile kalalım.

Matematiksel

Sibel Çağlar

Temel eğitimimi Kadıköy Anadolu Lisesinde tamamladım. Devamında Marmara Üniversitesi İngilizce Matematik Öğretmenliği bölümünü bitirdim. Çeşitli özel okullarda edindiğim öğretmenlik deneyiminin ardından matematiksel.org web sitesini kurdum. O günden bugüne içerik üretmeye devam ediyorum.

İlgili Yazılar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir