Mühendislik ve Teknoloji

Gustaf Dalén: Pes Etmeyen Ve Denizcilerin Yolunu Aydınlatan Bir Fizikçi

Bugün dünyada elli bine yakın irili ufaklı, deniz feneri bulunuyor. Bu fenerler ışıkları ile gece karanlıkta denizcilere yüzlerce yıldır yollarını gösteriyor. Mevcut bilgilere göre en eski fener kulesi, MÖ 9. yüzyılda Hellespontos’un girişinde Sigeion burnunda yapılmıştı. Bu fener, ateş yakılmak suretiyle denizcilere yol göstermişti. Yazımıza konu olan 1912 Nobel Fizik ödülü sahibi Gustaf Dalén ise bir çok buluşunun yanında, gündüz kendiliğinden sönen gece olunca da yanan deniz feneri aydınlatma sistemini icat etmesi ile ünlüdür. Bu buluşu denizcilikte ve limanların güvenle yönetilmesinde çok büyük öneme sahiptir. Ancak ne yazık ki bu buluş uğruna da gözlerini yitirmiştir. Kendisini biraz daha yakından tanıyalım.

Gustav Dalén Kimdir?

Nils Gustaf Dalén, 30 Kasım 1869’da İsveç Stenstorp’ta bir çiftçinin oğlu olarak doğdu. Teknolojiye ve icatlara erken yaşta ilgi gösterdi. Bir çiftlikte büyüdüğü için oradaki işi basitleştirmek için tasarımlar oluşturmak için çok zaman harcadı. Diğer şeylerin yanı sıra sütteki yağ içeriğini ölçecek bir alet yarattı. Bu yapıyı mucit Gustaf de Laval’a gösterdi. Ne yazık ki, Gustaf de Laval’ın neredeyse aynı yapının patentini aldığı ortaya çıktı. Ancak yine de Gustaf de Laval onu teknik bir eğitim alması konusunda teşvik etti..

Akabinde kendini Göteborg’daki Chalmers Enstitüsüne kabul almak için hazırlamaya başladı ve 1892’de bu enstitüye kabul edilmeyi de başardı. 1896’da mühendis olarak mezun oldu. 1900’lerin başında, yeni başlayan Aktiebolaget Gaz Akümülatöründe, geliştirme mühendisi olarak çalışmaya başladı. Sadece birkaç yıl sonra Gustaf Dalén şirketin CEO’su oldu.

Bu sıralarda, deniz fenerlerinde kullanıma uygun olduğuna inanılan asetilen gazı ile ilgili çeşitli yerlerde deneyler yapılmaktaydı.  Ancak sorun, asetilen gazının çok patlayıcı olmasıydı. Sonucunda böyle bir gazın barındırdığı risk nedeniyle fenerlerde kullanılması sakıncalıydı.

Asetilenin depolanması için icat ettiği bir silindir, bu malzemenin işlenmesindeki tehlikeleri önemli ölçüde azalttı ve kaynağın kullanımını güvenli hale getirdi.. Ayrıca, akkor mantoda kullanılmak üzere sabit, doğru bir gaz ve hava dengesi sağlamak için de bir başka cihaz icat etti. Ancak 1912’de işler tersine gidecekti..

Korkunç Kaza ve Nobel Ödülü Senesi

1912’de, açık bir yerde asetilen tüpleri üzerinde güvenlik cihazları test edilirken ani bir patlama gerçekleşti. Bu patlama, Dalén’i ciddi şekilde yaraladı ve görme yeteneğini kaybetmesine neden oldu. Ancak diğer yaralarından kurtulduktan sonra dahi tüm engelleri aşarak araştırmalarına devam etti.

Dalen, büyük deniz fenerlerinde, başlıca fener gemileri ve fener şamandıralarında asetilen ışıklarının mum gücünü (kandela) artırmak için, akkor fitil ve asetilen/hava karışımıyla deneyler yaptı. %9 asetilen ve %91 hava karışımının ideal olduğunu keşfetti. Ancak bu karışımın da patlama tehlikesi yüksek olduğundan, patlamaya dayanıklı bir karıştırıcı geliştirildi.

Dalen ayrıca asetilenin basıncıyla merceği fitilin etrafında döndürecek bir mekanizmayı çalıştırmanın bir yolunu buldu Akkor fitillerin ömrü kısa olduğundan, otomatik ışık sistemini 1917’de bir fitil değiştirici icat ederek tamamladı. Bu fitil değiştirici birkaç ayda bir, bir teknisyen tarafından yeniden kurulmaktaydı.

Yanar söner ışık tertibatı ve AGA sistemi, insansız deniz fenerlerini elektrik olmadan çalışmasını mümkün kılmıştır. Aynı zamanda da fener şamandıralarının daha önce mümkün olduğu düşünülmeyen bir biçimde ışıklandırılmasını sağlamıştır.

1937’deki ölümüne kadar şirketi yönetti ve geleceğe dair iyimser bir inançla sürekli olarak teknolojik gelişmede aktif oldu. Şirket, Gustaf Dalén’in yönetimi altında toplam 250 patent aldı. Gustaf Dalén’in hayatı, 1954’te gösterime giren “Seger i mörker” adlı uzun metrajlı film ile beyaz perdeye yansıdı.



Kaynaklar ve ileri okumalar:


Dip Not:

Matematiksel, 2015 yılından beri yayında olan ve Türkiye’de matematiğe karşı duyulan önyargıyı azaltmak ve ilgiyi arttırmak amacıyla kurulmuş bir platformdur. Sitemizde, öncelikli olarak matematik ile ilgili yazılar yer almaktadır. Ancak bilimin bütünsel yapısı itibari ile diğer bilim dalları ile ilgili konular da ilerleyen yıllarda sitemize dahil edilmiştir. Bu sitenin tek kazancı sizlere göstermek zorunda kaldığımız reklamlardır. Yüksek okunurluk düzeyine sahip bir web sitesi barındırmak ne yazık ki günümüzde oldukça masraflıdır. Bu konuda bizi anlayacağınızı umuyoruz. Ayrıca yazımızı paylaşarak da büyümemize destek olabilirsiniz. Matematik ile kalalım, bilim ile kalalım

Matematiksel

Ceren Demir

Kendini, insanları, dünyayı tanıma ve anlama çabasında, belki de kaosta olan; filmin oyuncularından, dünya üzerindeki küçücük noktalardan biriyim.. Dokuz Eylül Üniversitesi'nde Ekonomi bölümünde yüksek lisansa devam ediyorum ve İstanbul Gelişim Üniversitesi'nde akademik görevimi sürdürüyorum. Spora, sanata (özellikle resim sanatı), müziğe, doğaya, doğa sporlarına, felsefeye, psikolojiye, kitaplara, filmlere düşkünüm.. Okumayı, yazmayı, öğrenmeye çabalamayı çok seviyorum. Amaçlı ve amaçsız yaşamanın çeşitli noktalardan artı ve eksileri olduğunu düşünsem dünyadaki her şeyin gelip geçici olduğuna inanıyorum. Yine de -her şeye rağmen- ben uzun süredir amacı olanlardanım.. Buradan enerji sağlayabiliyorum.. Çoğunlukla enerjik, dışa dönük olsam da yeri geldikçe oldukça içe kapanmaya ve yalnızlığa susayabiliyorum. İkisi de keyifli ve öğretici.. Matematiksel sitesinin öncelikle hayranı olan bir okuruyum sonra Matematiksel’e katkı sağlamaya çalışan enfes ekibin bir parçasıyım.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu