
Evrende bir yerde, belki de milyonlarca yıl önce, patlayan bir yıldız, bir ya da bir çok protonu Kozmosun derinliklerine yolladı. Işık hızına yakın hızlarda hareket eden bu parçacıklara kozmik ışınlar diyoruz. Uzayın her köşesinde bu kozmik ışınlar karşımıza çıkıyor. Çoğunlukla protonlardan oluşmalarına rağmen bazen daha ağır atom çekirdekleri de içerebiliyorlar.
Kozmik ışınlar çeşitli kaynaklardan geliyor. Ancak kozmik ışınların büyük çoğunluğu süpernova patlamalarında oluşuyor. Yıldızların birleşmesi, bir yıldızın bir karadelik tarafından yutulması, bir yıldızın doğumu ve hatta Güneş’imiz bile kozmik ışın kaynakları arasında yer alıyor.
Aslında bakarsanız her saniye, kabaca 100.000 kozmik ışın, Dünya atmosferinin her bir metrekaresine çarpıyor. Siz, aileniz ve bazen bilgisayarınızdaki, telefonunuzdaki veya diğer cihazlarınızdaki transistörler de buna dahil.

Bu aralıksız devam eden sağanak yağmur ise, Dünya’nın doğal olarak oluşan arka plan radyasyonunun küçük bir bölümünü oluşturuyor. Aslına bakarsanız bu ışınlar sadece dünyamıza değil her şeye çarpıyor. Uzay, manyetik korumanın yokluğu halinde vücutlarımıza sızıp DNA’mızın büyük kısmını paçavraya çevirecek derecede tehlikeli kozmik ışınlarla doludur.
Manyetik alan işbaşındayken, bu ışınlar yeryüzünden emniyetle uzaklaştırılır. Sonrasında da Van Allen kuşakları diye adlandırılan iki bölgeye sürülür. Aslında Aurora adıyla bilinen büyüleyici ışık gösterilerini de, üst atmosferdeki parçacıklarla etkileşerek kozmik ışınlar yaratır.

Kozmik Işınlar İle Bilgisayarlarımızın Bağlantısı Nedir?
Az evvel kozmik ışınların herşeyler bir biçimde temas halinde olduğundan bahsetmiştik. İşte bu olay belli koşullar altında bilgisayarlarda soft error adı verilen sorunların ortaya çıkmasına neden olma potansiyeline sahiptir. Bu hatalar temelinde kalıcı herhangi bir donanım hasarı yapmazlar, ancak düzeltmek için yeniden başlatmayı gerektirebilirler. Ancak kimi durumlarda kozmik ışınlar daha büyük sorunların ortaya çıkmasına da neden olmaktadır.
IBM’de görev alan Fizikçi James F. Ziegler, kozmik ışınların bilgisayarlar üzerindeki sinir bozucu etkisini 1979’da keşfetti. Ziegler ve diğer IBM araştırmacıları, Dünya üzerindeki belirli yerlerin daha ağır kozmik ışın bombardımanı yaşadığını da kaydetti.
Örneğin Güney Asya’daki şehirler, Amerika’nın yaklaşık yarısı kadar kozmik ışın yağmuruna maruz kalıyordu. Bu farkın temel olarak rakımla alakalı olduğu düşünüldü. Sonuçta bir yerin rakımı yani deniz seviyesinden ne kadar yüksek olduğu, atmosfer ile ilişkilidir. Rakım ne kadar yüksek olursa, atmosfer o kadar az koruyucu olur.
Kozmik Işınlar Gelecekte Daha da Büyük Sorunlar Yaşanmasına Neden Olabilir
Bu nedenle yeraltında tutulan bir bilgisayar hiç bir sorunla karşılaşmazken, uçaktaki bir bilgisayarın kozmik ışın kaynaklı bir sorun yaşama olasılığı Dünya’daki konumuna bağlı olarak 10 ila 300 kat daha fazla olacaktır. Bu, uçaklardaki bilgisayar sistemleri için özellikle hayati önem taşır.

Mikroçipler daha yaygın hale geldikçe ve daha küçük transistörleri daha dar alanlara yerleştirdikçe, mühendisler kozmik ışınların çip tasarımcıları ve kullanıcıları için daha fazla endişe kaynağı olmasını bekliyor. Ne yazık ki biz sıradan insanların evimizde kozmik ışın riskini azaltması ya da korunması şansı yoktur. Yapılacak en iyi şey aslında uzun süre denenmiş ve geçerliliği doğrulanmış şeydir. Üzerinde çalıştığınız her şeyi sık sık kaydedin.
Kaynaklar ve ileri okumalar
- Did your computer crash? It might have been a cosmic ray. Yayınlanma tarihi: 30 Ağustos 2022; Bağlantı: https://bigthink.com/
- What are cosmic rays? Yayınlanma tarihi: 27 Ekim 2021; Bağlantı: https://www.livescience.com
Dip Not:
Matematiksel, 2015 yılından beri yayında olan ve Türkiye’de matematiğe karşı duyulan önyargıyı azaltmak ve ilgiyi arttırmak amacıyla kurulmuş bir platformdur. Sitemizde, öncelikli olarak matematik ile ilgili yazılar yer almaktadır. Ancak bilimin bütünsel yapısı itibari ile diğer bilim dalları ile ilgili konular da ilerleyen yıllarda sitemize dahil edilmiştir. Bu sitenin tek kazancı sizlere göstermek zorunda kaldığımız reklamlardır. Yüksek okunurluk düzeyine sahip bir web sitesi barındırmak ne yazık ki günümüzde oldukça masraflıdır. Bu konuda bizi anlayacağınızı umuyoruz. Ayrıca yazımızı paylaşarak da büyümemize destek olabilirsiniz. Matematik ile kalalım, bilim ile kalalım.