Sinirbilim

Pareidolia: Beynimiz Neden Etrafta Yüzler Görecek Biçimde Çalışıyor?

Bazen çevremizdeki beklenmedik ve olağandışı nesnelerde yüzler görürüz. Gökyüzündeki bulutları olmadık şeylere benzetiriz. Ay’a baktığımız zaman bir insan yüzü gördüğümüzü düşünürüz. Bazen aslında orada olmayan yüzler görüyoruz. Yüz benzeri bir şey gördüğünüzü fark ettiğinizde bir arabanın ön kısmına veya yanmış bir kızarmış ekmek parçasına da bakıyor olabilirsiniz. Buna yüz pareidolisi denir ve beynin yüz algılama sisteminin yaptığı bir hatadır.

Pareidolia
Erkek ya da kadın. Siz ne gördünüz?

Ancak bu, insan zihninin işleyişini anlamamıza yardımcı olacak bir hatadır. Hatta yakın zamanda yapılan bir araştırma, bebek sahibi olmanın beynimizin bu yönünü etkileyebileceğini ve bunun yaşamımız boyunca değişebileceğini de öne sürdü. Hatta doğum yapmış kadınların yüze benzer desenler görme ihtimalinin hamile olanlara göre daha yüksek olduğunu da buldu. 

Araştırmacılar bunun oksitosin hormonunun değişen seviyeleri nedeniyle olabileceğini öne sürseler de yüz pareidoliasını erkekler de deneyimlediği için arka plandaki süreç biraz daha karmaşıktır. Yüzlerin beyin için neden bu kadar önemli olduğunu merak ediyorsanız okumaya devam edin.

Pareidolia Nedir ve Neden Oluşur?

Pareidolia
Bu tost 2004 yılında üzerinde Meryem Ana görüntüsü oluştuğu düşünüldüğü için 28.000 dolara satılmıştır. (Photo by AFP/Getty Images)

Bir şeye baktığınızda gözleriniz, baktığınız şey hakkında beyne bilgi içeren bir mesaj gönderir. Tüm bilgilerin ne anlama geldiğini anlamak için beynin farklı bölümlerinin birlikte çalışması gerekecektir. Beyin, gözlerden gördükleriyle ilgili bilgiyi içeren mesajı aldığında, mesaj beynin arka kısmında görme ile ilgili kısım olan oksipital loba gönderilir. Mesaj buraya ulaştığında henüz bir yüz şeklinde organize edilmemiştir. Bunun yerine açıklığın ve koyuluğun yanı sıra kenarlar gibi bilgilerden oluşur. 

Bu bölgedeki ön montaj bitince, görüntü farklı bir beyin bölgesine, kulakların arkasında bulunan temporal loblara taşınır. Temporal loblarda bilgi tam bir resim halinde bir araya getirilir veya yüzün oluşturulması süreci tamamlanır. Bunun gerçekleştiği temporal lobun önemli bölgesine fusiform yüz alanı denir.

Asıl şaşırtıcı olan bu yüz tanıma sisteminin sadece gerçek bir yüze değil, aşağıdaki görselde de gördüğünüz gibi yüze benzeyene görüntüler ile karşı karşıya kaldığımıza aktif olmasıdır. Yani bulutların arasında bir yüz gördüğünüzde, beyin aktiviteniz şaşırtıcı bir şekilde gerçekten bir yüze baktığınızı düşünmektedir.

Ayrıca araştırmalar bize sosyal ağımız ne kadar genişse, beyindeki yüz tanıma alanın da o kadar büyük olduğunu söyler. Bu da pareidolia deneyimini herkesin yaşamamasının bir cevabı da olabilir.

Pareidolia
Yüzümüz, duygularımızı ifade etmek için kullandığımız ana araçtır. Bu nedenle, yüzümüzde çok çeşitli duygusal varyasyonlar sergilememizi sağlayan 42 tane kasımız var. Beynimiz de doğal olarak yüzleri okumak için tasarlanmıştır.

Pareidolia Bizi Güvende Tutar

Bebekler doğdukları andan itibaren yüzlerden hemen etkilenirler. Bebeklerin yüzleri sevmesinin bir nedeni de evrimsel kökenleri ile ilgilidir. Yüz pareidoliası insanların hayatta kalmasına yardımcı olmuştur. Vahşi doğada rekabet halinde olan kabilelerde yaşadığınızı düşünün.

Bu durumda yüzleri tanımanız, hangi bireyin hangi kabileden olduğunu anlamanız önemlidir. Ayrıca, çalılardaki surata benzer şekillerin saldırmaya hazırlanan bir insan olup olmadığını önceden tespit edebilmeniz de hayatta kalmanın anahtarlarından biridir.

Pareidolia: Beynimiz Neden Etrafta Yüzler Görecek Biçimde Çalışıyor?
Diğer nesnelerde bir yüz gördüğümüzü düşündüğümüzde, beynimizde yaşanan aktivite gerçek bir insan yüzüne bakarken gelişenler ile aynıdır.

Şu ana kadar beyinde yüzleri görmeye yarayan özel bir alanın olduğundan ve bunun faydasından bahsettik. Bulutlara bakıp yüzleri görmenizin bir başka nedeni de görsel sistemin, yüz olmayan nesnelerin parçalarını bir araya getirerek tam bir görüntü oluşturabilmesidir.  Görme sisteminiz, gözlerden gelen mesajları düzenlemek için sürekli olarak görüntüleri daha küçük parçalara ayırır. Bunun sonucunda da bir ağız ve göz gördüğünüzde de bunu kolaylıkla bir yüz oluşturacak biçimde de geri birleştirecektir.

Sonuç olarak, eğer siz de olmadık yerlerde suratlar görüyorsanız endişelenmeyin. Bilin ki kesinlikle başka birileri de sizinle aynı deneyimi yaşıyor. Yazının devamında göz atmak isterseniz: Evcil Hayvanlarımız Dünyayı Nasıl Görüyor?


Kaynaklar ve ileri okumalar:

  •  Liu, J., Li, J., Feng, L., Li, L., Tian, J., and Lee, K. 2014. Seeing Jesus in toast: neural and behavioral correlates of face pareidolia. Cortex 53:60–77. doi:10.1016/j.cortex.2014.01.013
  • Mondloch, C. J., Lewis, T. L., and Budreau, D. R. 1999. Face perception during early infancy. Psychol. Sci. 10:419–22. doi:10.1111/1467-9280.00179
  • Why the brain is programmed to see faces in everyday objects. Yayınlanma tarihi: 14 Ağustos 2020; https://medicalxpress.com/
  • The Mysterious ‘Pareidolia’ Phenomenon Turns Out to Have a Surprising Bias. Yayınlanma tarihi: 1 Şubat 2022; Bağlantı: https://www.sciencealert.com/
  • Nevins M, Maxcey A and Gauthier I (2017) A Face Scavenger Hunt. Why We See Faces in Objects without Faces. Front. Young Minds. 5:67. doi: 10.3389/frym.2017.00067

Size Bir Mesajımız Var!

Matematiksel, 2015 yılından beri yayında olan ve Türkiye’de matematiğe karşı duyulan önyargıyı azaltmak ve ilgiyi arttırmak amacıyla kurulmuş bir platformdur. Sitemizde, öncelikli olarak matematik ile ilgili yazılar yer almaktadır. Ancak bilimin bütünsel yapısı itibari ile diğer bilim dalları ile ilgili konular da ilerleyen yıllarda sitemize dahil edilmiştir. Bu sitenin tek kazancı sizlere göstermek zorunda kaldığımız reklamlardır. Yüksek okunurluk düzeyine sahip bir web sitesi barındırmak ne yazık ki günümüzde oldukça masraflıdır. Bu konuda bizi anlayacağınızı umuyoruz. Ayrıca yazımızı paylaşarak veya Patreon üzerinden ufak bir bağış yaparak da büyümemize destek olabilirsiniz. Matematik ile kalalım, bilim ile kalalım.

Matematiksel

Sibel Çağlar

Merhabalar. Matematik öğretmeni olarak başladığım hayatıma 2016 yılında kurduğum matematiksel.org web sitesinde içerikler üreterek devam ediyorum. Matematiğin aydınlık yüzünü paylaşıyorum. Amacım matematiğin hayattan kopuk olmadığını kanıtlamaktı. Devamında ekip arkadaşlarımın da dahil olması ile kocaman bir aile olduk. Amacımıza da kısmen ulaştık. Yolumuz daha uzun ama kesinlikle çok keyifli.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu