Tarih

Michel Siffre: Mağara Deneyi İle Zaman Algımızı Değiştiren Adam

Saatin, günlerin geçtiğinden habersiz, hiçbir doğal ışık kaynağına erişme şansınız olmadan yeraltında bir mağarada ne kadar yaşayabilirsiniz? Ayrıca bu deneyim sizi nasıl etkiler? Temmuz 1962’de Michel Siffre kol saatini çıkardı ve Fransız Alpleri’ndeki Scarasson uçurumuna indi.

Orada, yüzeyin 130 metre altındaki bir mağarada bir buzulun yanında kamp kurdu. Tek ışık kaynağı olan bir meşaleyle ve zamanın geçişini hatırlatan her şeyden mahrum biçimde bu mağarada tek başına yaşadı. Bol bol yazdı, okudu ve geleceği hakkında düşündü.

Yirmi üç yaşında bir Fransız jeolog olan Siffre, kısa süre önce güney Fransa’daki bir mağarada bu yeraltı buzulu keşfetmişti. 1960’larda uzay teknolojileri alanındaki yarış sürerken, bilim insanları bir yandan da insanın uzay yolculuğunun ve uzayda yaşamanın nasıl üstesinden gelebileceğini çözmeye çalışıyorlardı.

Pek çok bilim insanı gibi Siffre de bir insanın bu tür yerlerde, diğer insanlardan ve güneşten izole olarak nasıl idare edeceğini merak etti. İlk fikri keşfettiği mağarada iki hafta geçirmekti. Ancak kısa süre sonra, iki ay daha uzun kalmaya karar verdi. Deneye, NASA destek verdi. Bunun nedeni potansiyel gezegenler arası görevler esnasında izolasyonun vücut ve zihin üzerindeki etkilerini anlama ihtiyacı idi.

Mağara İzolasyon Deneyi Nasıl Gerçekleşti?

Michel Siffre: Mağara Deneyi İle Zaman Algımızı Değiştiren Adam

Mağarada geçirdiği süre içerisinde Siffre’nin yardımcıları mağaranın ağzında kamp kurdular. Siffre, her uyandığında, her yemek yediğinde ve her uyuduğunda telefonla dışarıya bilgi verdi. Michel Siffre istediği gibi uyudu, dolaştı, yemek yedi ve faaliyetlerinin yazılı bir kaydını tuttu. Bu esnada küçük bir jeneratörle okuduğu, buzulu incelediği ve dolaştığı bir lambayı çalıştırdı.

Tüm bu süreç esnasında, kalp, beyin ve kas aktivitelerinin izlenebilmesi için başına ve vücuduna elektrotlar takılı biçimde yaşadı. Bu koşullarda bir kimsenin akıl sağlığını uzun süre koruması elbette beklenemez. Nitekim o da koruyamadı. Mağarada kaldığı süre zarfında Siffre depresyon nöbetleri, unutkanlık ve intihar düşünceleri ile boğuşmak zorunda kalacaktı.

Michel Siffre’nin Zaman Algısı Deney Sonucunda Tamamen Değişmişti

Michel Siffre: Mağara Deneyi İle Zaman Algımızı Değiştiren Adam

Siffre mağaraya 16 Temmuz’da girdi ve 14 Eylül’de ayrılmayı planladı. Ancak 20 Ağustos’ta meslektaşları, kalış süresinin dolduğunu söylemek için aradılar. Onun hesabına göre sadece otuz beş gün geçmişti. Ancak dışarıdaki saate göre altmış gün geçmişti. Özünde, kişisel zaman duygusu nesnel zamana kıyasla yavaşladığı için zaman genişlemişti.

Tesadüfen, Siffre insan biyolojisi hakkında da önemli bir şey keşfetmişti. Bilim insanları, bitkilerin ve hayvanların kabaca yirmi dört saatlik bir periyodu, yani sirkadiyen bir döngüyü izleme konusunda doğuştan gelen bir yeteneğe sahip olduğunun farkındaydı.

Siffre’in Scarasson’daki deneyi, sirkadiyen döngümüzün tam olarak yirmi dört saat uzunluğunda olmadığını gösteren ilk deneyler arasındaydı. Sirkadiyen ritmi tamamen değişmişti. İlk birkaç günde sirkadiyen döngüsü 25 veya 26 saat civarındaydı ancak zamanla düzen bozulmaya başladı. Siffre’nin 16 saat uyuduğu ve 32 saatten fazla uyanık kaldığı 48 saatlik bir süreye kaydı.

Bu Mağara Deneyi Yenilerine İlham Verdi

Michel Siffre’nin ilginç bulguları daha sonra başka deneyler ile de doğrulanacaktı. 1988’de Véronique Le Guen, 111 gününü Fransa’da bir mağarada tecrit altında geçirdi. Sonunda çıkış anında 42 günün geçtiğini düşündü!

1989’da İtalyan bir iç mimar olan Stefania Follini, Dünya yüzeyinin 15 metre altındaki bir mağarada dört ay geçirdi. Ancak dışarıya çıktığında sadece iki ayın geçtiğini düşündü. 1993’te bir İtalyan sosyolog bir mağarada bir yıl tecritte kaldı. Sonunda 5 Aralık’ta çıktığı zaman aslında 6 Haziran olduğunu sanıyordu.

Michel Siffre: Mağara Deneyi İle Zaman Algımızı Değiştiren Adam
Stefania Follini’nin 4 ay yer altında zaman geçirdiği oda.

Bu deneylerin bir sınırlaması, deneklerin göründüğü kadar sirkadiyen ipuçlarından izole edilmemesidir. Mağaraların kendi biyomları vardır. Yarasalar ve böcekler mağara sakinlerine dış zaman hakkında bazı bilinçli veya bilinçsiz ipuçları sağlar. Kronobiyologlar, bu sınırlamaları gidermek için özel laboratuvarlarda veya sığınaklarda izolasyon deneyleri de gerçekleştirdiler.

1985’te yayınlanan bir araştırma, bir hafta ile bir ay arasında izole edilmiş kırk iki gönüllüyü inceledi. Denekler bir sığınakta yalnız yaşadılar ve dış dünyadan gerçek zaman hakkında hiçbir bilgi almadılar. Deneyim bitiminde katılımcıların çoğu deneyin gerçekte olduğundan % 20-40 daha kısa sürdüğüne inanıyordu.

Michel Siffre mağaraya aşırı izolasyonun insan ruhu üzerindeki etkisini incelemek amacıyla inmişti. Ancak dışarıya insan kronobiyolojisinin farkında olmadan öncüsü olmuştu. Konu ile ilgili araştırmalar devam ediyor. Bir bulguyu bu yazıda inceleyebilirsiniz: Çalışmak İçin En iyi Saat Nedir? Bunun Cevabını Biyolojik Saatiniz Versin


Kaynaklar ve ileri okumalar:

  • A scientist spent 6 months alone in a dark cave to study the effects of extreme isolation; yayınlnma tarihi: 11 Haziran 2016; Bağlantı: https://www.businessinsider.com
  • This man spent months alone underground – and it warped his mind; https://www.newscientist.com
  • Alan Burdick; Why Time Flies: A Mostly Scientific Investigation; Simon & Schuster; 2nd prt. edition ( 2017)

Size Bir Mesajımız Var!

Matematiksel, 2015 yılından beri yayında olan ve Türkiye’de matematiğe karşı duyulan önyargıyı azaltmak ve ilgiyi arttırmak amacıyla kurulmuş bir platformdur. Sitemizde, öncelikli olarak matematik ile ilgili yazılar yer almaktadır. Ancak bilimin bütünsel yapısı itibari ile diğer bilim dalları ile ilgili konular da ilerleyen yıllarda sitemize dahil edilmiştir. Bu sitenin tek kazancı sizlere göstermek zorunda kaldığımız reklamlardır. Yüksek okunurluk düzeyine sahip bir web sitesi barındırmak ne yazık ki günümüzde oldukça masraflıdır. Bu konuda bizi anlayacağınızı umuyoruz. Ayrıca yazımızı paylaşarak veya Patreon üzerinden ufak bir bağış yaparak da büyümemize destek olabilirsiniz. Matematik ile kalalım, bilim ile kalalım.

Matematiksel

Sibel Çağlar

Merhabalar. Matematik öğretmeni olarak başladığım hayatıma 2016 yılında kurduğum matematiksel.org web sitesinde içerikler üreterek devam ediyorum. Matematiğin aydınlık yüzünü paylaşıyorum. Amacım matematiğin hayattan kopuk olmadığını kanıtlamaktı. Devamında ekip arkadaşlarımın da dahil olması ile kocaman bir aile olduk. Amacımıza da kısmen ulaştık. Yolumuz daha uzun ama kesinlikle çok keyifli.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu