Tarih

Dâhiler de Hata Yapar: Güney Denizi Balonu Ve Newton’un Borsada Batışı

Isaac Newton, yaşamış en zeki insanlardan biriydi. Ancak akıllı bir fizikçi ve matematikte başarılı olmakla akıllı bir yatırımcı olmak arasında bir fark vardı. Ne yazık ki Newton borsada parasını kaybedince, bunu zor yoldan öğrendi.

Ekonomik olaylarda eşyanın tabiatını, zaman ve mekân içinde değişmeyen mutlak bir bilgi olarak ortaya koymak kolay iş değil. Bunun nedenlerinden biri de, çok sayıda psikolojik, sosyolojik, kültürel değişkenden etkilenen ekonomik kararların kolaylıkla irrasyonel hale gelebilmesidir.

Sonuçta sadece rengini sevdiğimiz için pahalı bir araba satın alabiliriz veya taraftarı olmadığımız takımın hissesini inadına satabiliriz. Ayrıca sürünün bir parçası olarak bunları herkes yaptığı için de yapabilir ya da azınlık oyununa göre herkesin yaptığının tersini de yapabiliriz.

Dünyanın gelmiş geçmiş en zeki insanları arasında yer alan ünlü fizik bilimci Isaac Newton da Güney Denizi Şirketi’nin yatırımcıları arasındaydı. Newton borsa konusunda acı bir deneyim yaşamıştı. Bir dahi de olsa sonucunda parasını bilinçsizce değerlendirmişti.

Sonucunda Newton’un da deneyimlediği gibi temelinde doğayı anlamak insanı anlamaktan çok daha kolaydı. Newton’un hazin hikâyesi, aslında iktisatçıların ve finansçıların ne kadar zor bir iş başarmaya çalıştığını da bizlere gösteriyor.

Isaac Newton da Borsayı Anlayamadı

1720 yılında Newton 77 yaşındaydı ve aslında oldukça da zengindi. Onlarca yıl boyunca Cambridge üniversitesinde profesör olarak çalışarak çok para kazanmıştı. Ayrıca Kraliyet Darphanesinin şefi olarak da çalışıyordu. Bunun sonucunda günümüzün yaklaşık 6 milyon dolarına eşdeğer bir servete sahipti.

Newton, servetini büyütmek için hisse senetlerine de yatırım yaptı. Ancak temkinli bir yatırımcıydı. Garantili adım atar ve bu konuda hiçbir zaman fazla hırslı davranmazdı. Ancak Newton’un borsa konusundaki deneyimsizliği onun büyük kayıplar yaşamasına neden olacaktı.

Güney Denizi Balonu Ve Newton'un Borsada Batışı
Güney Denizi şirketinin içi

Ağustos 1720’de Sir Isaac Newton bir seçimle karşı karşıya kaldı. Londra borsasının eşi benzeri görülmemiş bir patlamayla yükseldiği bir yıldı. South Sea Company (Güney Denizi Şirketi) çıkıştaydı. Newton zaten bu şirketin hisselerine bir miktar yatırım yapmıştı. Ancak artış sürüyordu. Acaba daha fazla hisse almalı mıydı? Evet cevabını verecekti. Bu Newton’un en önemli hatasıydı.

Dünya tarihinde ilk görülen spekülatif balon 1600’lı yıllarda yaşanan Lale Çılgınlığı balonudur. Lale çılgınlığını izleyen bir başka spekülatif balon, 1720’lerdeki Güney Denizi Balonu olmuştur. Isaac Newton’un kendisi de dahil olmak üzere dönemin en büyük düşünürlerinden bazılarının buna yenik düştüğü bilinmektedir.

Güney Denizi Balonu Ve Newton'un Borsada Batışı
1720 “Güney Deniz Balonu” tablolara böyle yansımıştı. Edward Matthew Ward, Tate Gallery

Güney Denizi Şirketi Balonu Nedir?

1711 ‘de, Güney Amerika’nın etrafındaki sulardaki yani Güney Denizi’ndeki tüm ticaret “hakları”nı satın alan bir şirket kuruldu. Bu şirketin kuruluşunun arkasındaki ana unsur, İngiltere muhafazakâr parti hükümetinin ulusal borçlarını organize etmeye yardımcı olmaktı.

İspanya Veraset Savaşı (1701-1714) sırasında ekonomik sıkıntı içine giren İngiltere hükümeti Güney Denizi Şirketinden, Güney Amerika kolonilerinde sınırsız ticaret hakkı vermesi karşılığında ulusal borçları karşılamasını istemişti. Güney Denizi Şirketi yöneticileri ise bunu kabul edecekti.

Güney Denizi Balonu
South Sea Company hisselerinin hızlı yükselişi ve düşüşü. Güney Denizi Şirketi’nin hisse fiyatı 1720 senesinin Ocak ayında 128 pounddan, aynı senenin Ağustos ayına kadar katlanarak 1000 pounda kadar yükselmişti.

Hem hükümeti destekleyen bir konumda olması hem de hisse senedi ihracına gitmesi yatırımcılar tarafından olumlu karşılanacaktı. Şirketin hisse senetlerine büyük ilgi gösterilecekti. İnsanlar Güney Amerika’dan altın ve gümüş cevherlerinin Avrupa’ya geleceğini beklemeye başlamıştı.

Gerçekçi olmayan bu bekleyiş hisse senedi balonunun büyümesine yol açacaktı. 1720 yılının Nisan ayına gelindiğinde Newton’un hisselerinin değeri iki katına çıkmıştı. Bu yüzden hisselerini sattı ancak artış devam ediyordu. Bu nedenle Haziran ayında tekrar hisse satın alacaktı. Fiyatlar zirve yaptığı zamanda bile hisse almaya devam etti.

Yatırımcılar Güney Denizi Şirketi’nin, büyük ölçüde kötü yönetimi yüzünden, çok fazla şey vadedip çok az şey verdiğini, gemilerinin kaybolup yüklerinin çürüdüğünü fark etmemişti. Aslında İngiltere ve İspanya arasındaki savaş, ticareti oldukça yavaşlatmıştı. Ancak ticaretin kötü gidişatını dikkate almayan yatırımcılar hisse senedi almaya devam edecekti. Hızlı son çabuk geldi elbette, iyice şişen balon 1720’de patladı.

Newton Borsada Neden Battı?

Güney Denizi Balonu
Newton borsa konusunda acı bir deneyim yaşamıştı. Aynı sorun bir çok kişi için geçerliydi.

İspanya Veraset Savaşı 1713’te Utrecht Antlaşması ile sona erdiğinde, beklenen ticaret patlaması olmamıştı. Bunun yerine İspanya, İngiltere’ye yalnızca sınırlı miktarda ticarete izin verecekti. Sonuç olarak, fiyatlar hızlı bir biçimde düşüşe geçti.

Güney Denizi Şirketi’nin hisseleri 31 Ağustos 1720’de 775 pound, Ekim’de 290 pound, Kasım ayında ise 150 pounda kadar geriledi. Balonun patlaması ile oluşan kriz, birçok kişinin varlığını kaybetmesine neden oldu. Newton’un borsa da kaybı yaklaşık 20.000 sterlin yani bugünün parasıyla 4 milyon dolar kadardı. Newton’un kaybının bu denli büyük olmasının sebebi de balonun patlama seviyesine yaklaştığı noktalarda alımlarını artırmış olmasıydı.

Newton hafife alınacak bir insan değildi. Bazı yatırımcılar, örneğin Archibald Hutcheson adında bir Parlamento üyesi riski Mart ayı gibi fark etmişti. Sonrasında bazı hesaplamalar yayınlamış ve halkı uyarmıştı. Newton’un bu hesaplamaları anlamaması mümkün değildi. O zaman neden servetini kurtarmamıştı?

Benjamin Graham’ın klasikleşen kitabı Akıllı Yatırımcının (The Intelligent Investor) adlı kitabında Newton’ın Güney Denizi Balonu ile ilgili küçük bir not yer alıyor. Notta, Newton’un söylediği rivayet edilen şu sözlere yer veriliyor: Gök cisimlerinin hareketlerini hesaplayabiliyorum, ama insanların çılgınlıklarını hesaplayamıyorum.

Sonuç Olarak;

Newton’un hatası için basit bir açıklaması vardı. Kritik anda, bilincini kaybetmişti. Daha doğrusu etrafındakiler kaybetmiş, o da onlara uymuştu. Bu küçük hikaye, Newton’un zeki olmasına rağmen mantıksız hareket eden kalabalığın ardından giderek, sürü psikolojisinin etkisinde kaldığını gösteriyor.

Ayrıca söylediği rivayet edilen o meşhur söz de yaklaşık 300 yıl geçmesine rağmen akıllardan çıkmıyor. Devamında göz atmanız için: Sürü Psikolojisi Nedir? İnsanlar Neden Başkalarını Taklit Edecek Biçimde Hareket Ederler?


Kaynaklar ve ileri okumalar


Size Bir Mesajımız Var!

Matematiksel, 2015 yılından beri yayında olan ve Türkiye’de matematiğe karşı duyulan önyargıyı azaltmak ve ilgiyi arttırmak amacıyla kurulmuş bir platformdur. Sitemizde, öncelikli olarak matematik ile ilgili yazılar yer almaktadır. Ancak bilimin bütünsel yapısı itibari ile diğer bilim dalları ile ilgili konular da ilerleyen yıllarda sitemize dahil edilmiştir. Bu sitenin tek kazancı sizlere göstermek zorunda kaldığımız reklamlardır. Yüksek okunurluk düzeyine sahip bir web sitesi barındırmak ne yazık ki günümüzde oldukça masraflıdır. Bu konuda bizi anlayacağınızı umuyoruz. Ayrıca yazımızı paylaşarak da büyümemize destek olabilirsiniz. Matematik ile kalalım, bilim ile kalalım.

Matematiksel

2 Yorum

  1. sizi takip ediyorum,her gün ekranıma düşen her yazıyı okuyorum diyebilirim bazen işim varsa ve ya başka okuduğum yazılar olursa atlayabiliyorum.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu