Psikoloji

Einstellung Etkisi: Bilgi Neden Sizi Daha Aptal Yapabilir?

Bilgi genellikle güç ve avantaj olarak görülür. Daha fazla bilgiye sahip olmak, daha iyi kararlar almamıza ve sorunları daha hızlı çözmemize yardımcı olur. Ancak Einstellung etkisi, bilginin bazen bizi daha az yaratıcı, daha az esnek ve hatta daha “aptal” yapabileceğini gösteriyor.

Einstellung
Einstellung etkisi, daha önce öğrenilmiş bir çözüm yönteminin, yeni problemlere farklı bir bakış açısıyla yaklaşmayı engellemesidir.

Günlük yaşamımız, sürekli olarak kararlar vermek ve sorunlarla başa çıkmak üzerine kuruludur. Bazı kararlar oldukça basittir. Örneğin kahvenize şeker ekleyip eklememek ya da hava durumuna göre yanınıza şemsiye alıp almamak gibi. Bu tür kararların sonuçları genellikle önemsiz ve zararsızdır.

Ancak, daha büyük kararlar söz konusu olduğunda, örneğin yeni bir ev kiralamak ya da bir okul seçmek, bu seçimlerin hayatımıza olan etkisi çok daha belirgin olur. Aynı şekilde, günlük hayatta karşılaştığımız sorunlar da farklı derecelerde önem taşır. Bir gıda ambalajını açmakta zorlanmak önemsiz bir sorundur. Acak finansal bir kriz ya da kariyer değişikliği gibi kararlar, uzun vadeli sonuçlar doğurabilir.

Karar vermek kimi durumlarda zorlayıcı bir eylem olacaktır.

Araştırmalar, kararlarımızın çoğunun otomatik olarak ve uzun bir düşünme süreci gerektirmeden verildiğini göstermektedir. İnsan zihni, sezgisel yöntemler ve zihinsel kısa yollar kullanarak hızlı ve etkili çözümler üretebilir. Bu süreç, özellikle karmaşık problemlere hızla uyum sağlamak açısından oldukça avantajlıdır.

Ancak bu otomatik karar alma süreçleri her zaman işe yaramaz. Bazı durumlarda, eski alışkanlıklarımız veya önceki deneyimlerimiz, yeni bir duruma uyum sağlamamızı zorlaştırabilir. İşte tam da bu noktada bilişsel önyargılar devreye girer. Bu önyargılardan biri de Einstellung etkisi olarak bilinir. Almanca kökenli olan bu terim, Türkçede kimi zaman “meslek körlüğü” olarak ifade edilse de, aslında çok daha kapsamlı bir bilişsel önyargıdır.

Einstellung Etkisi bir problem çözme esnasında soruya takılıp kalan öğrencileri etkisi altına alır. Çözümü daha önceki bildikleri ile birleştirmeye çalıştıkları için, bu öğrenciler bir türlü yaratıcı bir çözüm bulamaz.

Einstellung Etkisi Nedir?

1942 yılında araştırmacı Abraham Luchins tarafından yapılan deneylerle keşfedilen bu etki, insanların alışkanlıklarına ve önceki deneyimlerine fazla güvenmelerinin, alternatif çözümler üretmelerini nasıl engelleyebileceğini ortaya koymuştur.

Einstellung kelimesi hem “uyum” hem de “tutum” anlamlarına gelir. Bu terim, insanların en iyi bildikleri çözümlere uyum sağlamaya yatkın olduklarını ve bu süreçte diğer alternatifleri fark edemediklerini ifade eder.

Einstellung etkisini en iyi açıklayan deneylerden biri “Su Kabı Deneyi” dir. Luchins’in gerçekleştirdiği bu deneyde, katılımcılara farklı hacimlerde su tutabilen üç farklı kap verilmiştir. Katılımcılardan belirli bir miktarda su ölçmeleri istenmiştir. Örneğin, elimizde şu üç su kabı olsun:

  • Kavanoz A: 127 birim su tutabiliyor.
  • Kavanoz B: 21 birim su tutabiliyor.
  • Kavanoz C: 3 birim su tutabiliyor.

Soru şu şekildeydi: Bu kapları kullanarak tam olarak 100 birim suyu nasıl ölçersiniz? Luchins, deneklerine bir dizi alıştırma problemi vererek onların problem çözme alışkanlıklarını gözlemledi. İlk beş problemde, doğru çözüm yöntemi önce B kabını doldurup, ardından A kabı ile bir kez, C kabı ile iki kez su boşaltmak şeklindeydi. Denekler, bu yöntemi defalarca kullanarak alışkanlık kazandı.

Ancak asıl test altıncı problemdeydi. Bu problemde deneklerden, 23, 49 ve 3 litre su alan üç kabı kullanarak tam 20 litre suyu nasıl ölçeceklerini bulmaları istenecekti. Deneklerin çoğu, önceki problemlerden öğrendikleri yönteme otomatik olarak yönelerek A – B – 2C (127 – 21 – 3 – 3 = 100) formülünü uyguladı. Bunun sonucunda, problemi gereğinden uzun bir şekilde çözdüler.

Oysa ki bu problemi çözmenin çok daha kısa ve basit bir yolu vardı. Sonuçta A (23 litre) kabından C (3 litre) kabını bir kez taşırarak boşaltırsanız, geriye tam 20 litre su kalır. Fakat deneklerin yüzde 74’ü, alıştırma problemlerinde öğrendikleri çözüm yöntemine körü körüne bağlı kalarak, bu basit yöntemi gözden kaçırdı ve daha uzun ve gereksiz bir yol izledi. Bu deney, Einstellung etkisini açık bir şekilde doğruladı

Einstellung Etkisi Neden Kaynaklanır?

Einstellung Etkisi sadece laboratuvar deneyleriyle sınırlı değildir. Günlük hayatımızda da sıkça karşımıza çıkar. Örneğin, bir konuyu belirli bir yöntemle öğrenen öğrenciler, daha verimli bir öğrenme tekniğine açık olmaz. Tecrübeli yöneticiler, geçmişte işe yarayan stratejilere fazla güvendiklerinden piyasadaki değişikliklere hızlı uyum sağlayamayabilirler. Öğretmenler, yıllardır kullandıkları öğretim yöntemlerini değiştirmek istemeyebilirler, çünkü yeni yöntemlerin işe yarayıp yaramayacağından emin olamazlar.

Beynimiz, belirli düşünce modellerini ve alışkanlıkları geliştirdiğinde, bu ağları güçlendirme eğilimindedir. Bu durumun temelinde güçlü bir evrimsel mekanizma yatar. Daha önce edindiğimiz bilgileri kullanmak, zaman, odaklanma ve enerji tasarrufu sağlar.

Beyin, yeni deneyimlere ve düşünme biçimlerine enerji harcamak yerine, mevcut bilgiyi kullanmayı tercih eder. Bu eğilim, bilginin laneti olarak da adlandırılır. Yalnızca sıradan bireyleri değil, zeki ve başarılı bilim insanlarını bile etkiler

Yeni ve özgün bir bakış açısı geliştirmek zaman alır. Bunun için beyni yeniden eğitmek gerekir. Daha yaratıcı ve esnek bir düşünce yapısına sahip olmak için şunlar önemlidir:

  1. Önceden edindiğiniz bilgilere körü körüne bağlı kalmayın. Mevcut bilgiye güvenmek doğal olsa da, yeni perspektiflere açık olmak öğrenmeyi hızlandırır.
  2. Esnek ve yanal düşünmeyi benimseyin. Alışılmış düşünce kalıplarının dışına çıkmayı deneyin.
  3. Yeniliklere daha yakın yaşayın. Sürekli yeni bilgiler öğrenmeye ve farklı bakış açılarını anlamaya çalışın.
  4. Deneyimlerinizi çeşitlendirin. Farklı alanlarda bilgi edinmek, beyninizin farklı bağlantılar kurmasını sağlayacaktır.
  5. Sürekli gelişim ve öğrenme yoluyla zihninizi aktif tutun.

Sonuç olarak

Yeniliğe açık olmak ve kalıplaşmış düşünce biçimlerinden kurtulmak, zihinsel esnekliği artırmanın ve sürekli gelişimin anahtarıdır. Beyninizi sorgulamaya, keşfetmeye ve yeniden öğrenmeye teşvik edin. Ayrıca bu yazımıza da göz atmak isteyebilirsiniz. Kapı Eşiği Etkisi: Bir Odaya Girince Yapacaklarımızı Neden Unutuyoruz?


Kaynaklar ve ileri okumalar

  • Sheridan H, Reingold EM (2013) The Mechanisms and Boundary Conditions of the Einstellung Effect in Chess: Evidence from Eye Movements. PLoS. ONE 8(10): e75796. doi:10.1371/journal.pone.0075796
  • Navarre, Aglaé & Didierjean, André & Thomas, Cyril. (2022). Are the anchoring effect and the Einstellung effect two facets of the same phenomenon?. New Ideas in Psychology. 64. 100918. 10.1016/j.newideapsych.2021.100918.
  • What Stops You From Thinking Differently?; Yayınlanma tarihi: 10 Ocak 2020; Bağlantı: https://www.psychologytoday.com
  • Bilalić, M. et al. (2008). Inflexibility of expert-Reality or myth? Quantifying the Einstellung effect in chess masters. Cognitive Psychology, 56(2), 73-10
  • Kaplan, A. (1964). The Age of the Symbol: A Philosophy of Library Education. The Library Quarterly: Information, Community, Policy34(4), 295–304. http://www.jstor.org/stable/4305496

Size Bir Mesajımız Var!

Matematiksel, matematiğe karşı duyulan önyargıyı azaltmak ve ilgiyi arttırmak amacıyla kurulmuş bir platformdur. Sitemizde, öncelikli olarak matematik ile ilgili yazılar yer almaktadır. Ancak bilimin bütünsel yapısı itibari ile diğer bilim dalları ile ilgili konular da ilerleyen yıllarda sitemize dahil edilmiştir. Bu sitenin tek kazancı sizlere göstermek zorunda kaldığımız reklamlardır. Yüksek okunurluk düzeyine sahip bir web sitesi barındırmak ne yazık ki günümüzde oldukça masraflıdır. Bu konuda bizi anlayacağınızı umuyoruz. Ayrıca yazımızı paylaşarak da büyümemize destek olabilirsiniz. Matematik ile kalalım, bilim ile kalalım.

Matematiksel

Sibel Çağlar

Temel eğitimimi Kadıköy Anadolu Lisesinde tamamladım. Devamında Marmara Üniversitesi İngilizce Matematik Öğretmenliği bölümünü bitirdim. Çeşitli özel okullarda edindiğim öğretmenlik deneyiminin ardından matematiksel.org web sitesini kurdum. O günden bugüne içerik üretmeye devam ediyorum.

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu