Biyoloji ve Coğrafya

Darboğaz Etkisi Nedir? Dinozorların Varlığı Yaşam Süremizi Nasıl Etkiledi?

Son yıllarda bilim dünyası türümüzün yaşam süresini uzatmak için bir dolu çalışma yapıyor. Çünkü daha uzun yaşayıp daha çok iş başarmak istiyoruz. Ama şu an için ortalama yaşam süresi 70 yıl civarında. Ve bu 70 yıl evrenin gizemlerini çözmek için gerçekten yeterli değil. Peki biz insanlar neden bu kadar kısa yaşıyoruz? Buna bir cevap için bu yazıda darboğaz etkisini öğrenelim.

Memeliler, ki buna biz de dahiliz, diğer hayvanlara göre daha hızlı yaşlanıyoruz. Mesela hiç yaşlı bir yılan ya da kurbağa gördüğünüzü hatırlıyor musunuz? Hatta birçoğumuz eminim yaşlı bir yılanın nasıl göründüğünü bile bilmiyoruzdur. Ama yaşlı bir inek veya aslanın nasıl göründüğünü hepimiz biliriz. O halde memeliler ve diğer hayvan grupları arasındaki bu yaşlanma farkının sebebi nedir?

Yukarıda sormuş olduğumuz soru, uzun yıllardır bilim insanlarını düşündürüyordu. Ancak Birmingham Üniversitesi’nden mikrobiyolog João Pedro de Magalhães, yeni yayımladığı makalesinde ilginç bir iddia ortaya atıyor. Magalhães’e göre memelilerin dinozorlarla aynı dönemde yaşamış olmaları, memelilerin ömrünün kısalmasına sebebiyet vermiş olabilir. “Dinozorlar ve memelilerin yaşam süresi arasında ne gibi bir ilişki olabilir ki?” diyorsanız gelin, işe biraz evrimsel biyoloji öğrenerek başlayalım.

Darboğaz Etkisi Nedir?

Popülasyon darboğazı ve genetik darboğaz olarak da bilinen darboğaz etkisi; kıtlık, sel, deprem, yangın hastalık, kuraklık veya aşırı insan faaliyetleri sebebiyle popülasyonun büyüklüğünde keskin bir azalma yaşanmasına verilen isimdir.

Darboğaz etkisi (ing: bottleneck effect) ismini bir şişenin boğazına benzemesinden alır. Örneğin görselde soldaki şişede mavi ve sarı bilyeler vardır ve bir varyasyon (çeşitlilik) söz konusudur. Ancak bu bilyeler şişenin boğazından geçmeye zorlanarak seçilir. Ve görselde boğazdan mavi bilyelerin daha çok geçtiğini görüyoruz. Yani mavi bilyeler burada darboğazı geçen bireyleri temsil etmektedir. Mavi bilyeler boğazdan daha çok geçtiği için genlerini gelecek nesillere sarı bilyelerden daha çok aktaracaklardır. Bu da gelecek nesillerde varyasyonun yani çeşitliliğin azalmasına sebep olur.

Bu keskin azalma sonucunda darboğazı geçip hayatta kalan bireyler eğer ortama en iyi uyum sağlayan bireylerse, popülasyonun genetik havuzunda ortama uyum sağlayan genlerin frekansı artar. Tam tersi durumda yani darboğazı geçen bireyler ortama en iyi uyum sağlayan bireyler değilse, bu sefer de gen havuzundaki uygun genlerin frekansı azalmış olur. Fakat her iki durumda da popülasyonun varyasyonu (çeşitliliği) azalır.

Peki darboğaz etkisi ile dinozorların ne ilgisi var? Magalhães makalesinde, uzun yaşam darboğazı adını verdiği bir hipotezle neden memelilerin diğer hayvan türlerine göre daha belirgin yaşlanma belirtileri gösterdiği açıklıyor. Buna göre erken memeliler, dinozorların egemen olduğu süreçte nesillerini devam ettirebilmek için hızlı üremek zorundaydı. Dolayısıyla da ömürleri kısa oluyor ve çabuk yaşlanıyorlardı.

O Halde Çok Uzun Yaşayamamamızın Sebebi Dinozorlar mı?

Yazımızın başında da belirttiğimiz gibi memeliler, diğer hayvan türlerine nazaran daha fazla yaşlanma belirtisi gösterir. Fakat bilim insanları, filler ve balinalarla birlikte türümüzün teorik olarak diğer memelilerden daha uzun yaşama potansiyeline sahip olduğunu düşünüyor. Yine de Dünya üzerinde en uzun süre yaşayan canlılar biz değiliz.

Jeanne Louise Calment (21 Şubat 1875, Fransa – 4 Ağustos 1997, Fransa). Dünya’nın kayda geçmiş en uzun ömürlü insanıdır; 122 yıl 164 gün yaşamıştır. Jeanne Calment 117. doğum gününde.

Magalhães’e göre dinozorlar zamanında yaşanan evrim, memeliler üzerinde kalıcı bir değişime sebep olmuştur. Çünkü dinozorların egemenliğinde geçen 100 milyon yılda memeliler küçük, gece yaşayan ve kısa ömürlü hayvanlardı. Dinozorların yarattığı hayatta kalma baskısı, uzun yaşam için gerekli olan genleri ortadan kaldırmış olmalıydı.

Uzun yaşam darboğaz etkisi, dinozorların yarattığı evrimsel baskının memelilerin yaşam süresini etkilemesini ifade eder. (de Magalhães, BioEssays, 2023)

Hatta Magalhães, çalışmasını derinleştirip enzimleri incelemeye başladı. Ona göre Mezozoik Çağ’da memeliler birçok enzimini kaybetmeye başlamıştı. Ve bu durum da memelilerin diğer canlılar kadar rejenerasyon (yenilenme) yapamamasına sebebiyet vermiş olabilirdi. Örneğin memeliler, sürüngenler gibi yaşam boyu yeni diş oluşturamaz. Ya da UV ışınları tarafından hasar almış bir cildi o kadar iyi onaramaz. Bu örnekleri veren Magalhães, memelilerin hücrelerinin diğer canlılardaki gibi hızla yenilenemediğini vurgulamaktadır.

Sonuç Olarak;

İnsanların yüzlerce yıl yaşayamamasının sebebi dinozorlardı demek şu an için pek doğru değildir. Çünkü Magalhães’in kendisi de ortaya attığı bu fikrin sadece bir hipotez olduğunu belirtiyor. Yine de bu hipotez, bilim insanlarını bir süredir oyalayan birkaç soruya güzel cevaplar sunuyor. Memelilerin diğer canlılara göre daha fazla yaşlanma belirtisi göstermesi ve kanserin memelilerde diğer canlılara göre daha sık görülmesi bu sorular arasında.


Kaynaklar ve İleri Okumalar


Size Bir Mesajımız Var!

Matematiksel, 2015 yılından beri yayında olan ve Türkiye’de matematiğe karşı duyulan önyargıyı azaltmak ve ilgiyi arttırmak amacıyla kurulmuş bir platformdur. Sitemizde, öncelikli olarak matematik ile ilgili yazılar yer almaktadır. Ancak bilimin bütünsel yapısı itibari ile diğer bilim dalları ile ilgili konular da ilerleyen yıllarda sitemize dahil edilmiştir. Bu sitenin tek kazancı sizlere göstermek zorunda kaldığımız reklamlardır. Yüksek okunurluk düzeyine sahip bir web sitesi barındırmak ne yazık ki günümüzde oldukça masraflıdır. Bu konuda bizi anlayacağınızı umuyoruz. Ayrıca yazımızı paylaşarak veya Patreon üzerinden ufak bir bağış yaparak da büyümemize destek olabilirsiniz. Matematik ile kalalım, bilim ile kalalım.

Matematiksel

Melike Üzücek

Ankara Fen Lisesi'nden mezun oldum. Erdemli insanların yetişmesinde en önemli unsurun eğitim olduğunu düşündüğüm için lisans eğitimime matematik eğitimi üzerinden devam ediyorum. Kitap okumayı yazarların zihinlerine, düşünce dünyalarına girmek olarak gördüğümden kitap okumak benim için boş zaman aktivitesinden çok daha farklı bir konumdadır. Araştırma yapmayı ve sorgulamayı seven biriyim. Matematik ve biyoloji başta olmak üzere felsefe, astronomi, modern fizik ile ilgileniyorum.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu