Ocak ayı sadece soğuk hava ve tatil sonrası alışveriş yorgunluğundan ibaret değildir. Aynı zamanda yeni bir yılın başlangıcını işaret eder ve uzun süredir planladığınız hedeflere ulaşmanıza yardımcı olacak yeni başlangıçlar ve kararlar alma fırsatı sunar. Peki yeni yıl neden 1 Ocak’ta başlıyor? Yeni yılın başlangıç tarihine kim karar verdi?
Birçok ülkede yeni yıl 1 Ocak’ta başlıyor. Ancak bu her zaman böyle değildi. Tarih boyunca farklı medeniyetler, yılın başlangıcını farklı günlerde kutladı. Örneğin, bazı toplumlar yeni yılın başlangıcı olarak 25 Mart’ı, yani İlkbahar Ekinoksu’nu, ya da 25 Aralık’ı, yani kış gündönümünü tercih etti. Peki, 1 Ocak nasıl ve neden yılbaşı olarak kabul edildi?
Bu sorunun cevabı, Roma kralı Numa Pompilius‘a dayanıyor. Kendisi, MÖ 715-673 yılları arasındaki hükümdarlığı sırasında Roma takvimini yeniden düzenledi. O dönemde takvimin ilk ayı Mart’tı, ancak Numa, yılın başlangıcı olarak Ocak ayını belirledi. Bu tercih tesadüf değildi.
Roma’da dinin daima politikayla iç içe olduğu bilinen bir gerçektir. Bu yakın ilişki, yalnızca dini ritüellerin değil, aynı zamanda zamanın düzenlenmesi gibi temel unsurların da politik bir araç olarak kullanılmasına neden olmuştur. Bu durum, Romalıların takvimlerinde sık sık değişiklik yapmalarını zorunlu kılmıştır. Özellikle Cumhuriyetin MÖ 509’da kuruluşundan çöküşüne kadar geçen süreçte, takvim sistemi hem dini hem de siyasi ihtiyaçlara cevap verecek şekilde sürekli evrim geçirmiştir.
Romalıların Romulus’un Dönemi Takvimi
Roma’nın kuruluş döneminde kullanılan Romulus Takvimi, 10 aydan ve toplamda 304 günden oluşuyordu. Bu takvim, Roma mitolojisinde önemli bir yeri olan tanrı Mars’ın adını taşıyan Martius (Mart) ayı ile başlıyordu. Mart ayının yılın başlangıcı olarak seçilmesi tesadüf değildi; bu, Romalıların tarım toplumu olmasından kaynaklanıyordu.
Yılın başlangıcı, çiftçilere ağaçlarını budamaları ve buğday ekimi gibi önemli tarım faaliyetlerini başlatmaları gerektiğini hatırlatan bir sinyal görevi görüyordu.
Romalıların kullandığı bu takvimde, sizin de fark etmiş olacağınız gibi, kış aylarını kapsayan yaklaşık 70 günlük bir dönem bulunmuyordu. Romalıların takvimi, 10 ay içeriyordu ve bu ayların ilk dördü, Roma mitolojisindeki tanrılardan ve tanrıçalardan esinlenerek adlandırılmıştı. Kalan aylar ise ilk aya (Martius) olan sıralı uzaklıklarına göre isimlendirilmişti.
- Martius (31 gün): Adını savaş tanrısı Mars’tan almıştır.
- Aprilis (30 gün): İsmi, “açmak” anlamına gelen aperire fiilinden türemiştir. Bu ay, baharın gelişini ve Tanrıça Venus’ü simgeler.
- Maius (31 gün): Adını bereket tanrıçası Maia’dan alır. Bu ay doğanın uyanışını temsil eder.
- Iunius (30 gün): Adını Tanrıça Juno’dan almıştır. Juno, evlilik ve kadınların koruyucusudur.
- Quintilis (31 gün): Latince “beşinci” anlamına gelir.
- Sextilis (30 gün): Latince “altıncı” anlamına gelir.
- September (30 gün): “Yedinci ay” anlamına gelir. Septem Latince “yedi” demektir.
- October (31 gün): “Sekizinci ay” anlamına gelir. Octo Latince “sekiz” demektir.
- November (30 gün): “Dokuzuncu ay” anlamına gelir. Novem Latince “dokuz” demektir.
- December (30 gün): “Onuncu ay” anlamına gelir. Decem Latince “on” demektir.
Romalılar bu sistemi günlük yaşamlarında kullanmalarına rağmen, mevsimlerin kayması ve yılın gerçek uzunluğuyla (365 gün) uyumsuz olması nedeniyle zamanla büyük zorluklarla karşılaştılar. Bu eksiklikler, sonradan yapılan reformların temel nedenlerinden biri oldu.
Romalıların Numa Dönemi Takvimi
MÖ 7. yüzyılda, Roma’nın ikinci kralı olan Numa Pompilius, Roma takviminde önemli bir reform gerçekleştirdi. Tarım temelli orijinal takvim, artık Roma toplumunun ihtiyaçlarını tam olarak karşılayamıyordu. Zamanı düzenli bir şekilde takip etmek, tarımsal faaliyetlerden daha önemli hale gelmişti. Numa’nın reformuyla takvim şu şekle dönüştü
- Martius (31)
- Aprilis (29)
- Maius (31)
- Iunius (29)
- Quintilis (31)
- Sextilis (29)
- Septembris (29)
- Octobris (31)
- Novembris (29)
- Decembris (29)
- Ianuarius (29) — Tanrı Janus’u onurlandırmak için
- Februarius (28 gün, bazı yıllarda 23 veya 24 gün): Arınma festivali olan Februa‘yı onurlandırmak için adlandırılmıştır.
- Mercedonius (27 gün): Ay ve Güneş döngüsündeki farkları gidermek için iki veya üç yılda bir takvime eklenen fazladan bir aydır.
Romalılar, tek sayıların uğurlu olduğuna inanıyorlardı. Bu inanç, takvimi düzenleme biçimlerine de yansımıştı. Aylar mümkün olduğunca tek sayılı günlere sahip olacak şekilde düzenlenmişti. Ancak yılın sonlarına denk gelen Şubat ayı istisna idi. Çünkü bu ay Romalıların ölüleri anma festivali olan Februa’ya ev sahipliği yapıyordu.
Jülyen Takvimi: Yeni Yılın Başlangıç Tarihi 1 Ocak Oluyor.
Sizin de kafanızı karıştırması muhtemel olan bu takvim, sıradan Romalıların da büyük ölçüde kafasını karıştırmıştı. Özellikle başkentten uzakta yaşayan bir Roma vatandaşı için duyuruları takip etmek zordu.
Referans noktalarına dayalı tarih hesaplama sistemi, pratiklikten uzak olduğu için sık sık hatalara yol açıyordu. Bu nedenle, çoğu insan hangi gün olduğunu tam olarak bilemezdi. Bu karmaşa, MÖ 45 yılında Julius Caesar tarafından reforme edilen takvimle son buldu. Caesar, Roma’nın Mısır ile olan temasları sırasında tanıştığı Mısırlı astronom Sosigenes’in önerilerini dikkate alarak yeni bir takvim geliştirdi.
Jülyen takvimi olarak bilinen bu sistem, zamanı düzenlemek için Ay’ın döngüleri yerine Güneş’in döngülerine dayalıydı. Bu, takvimi daha tutarlı ve astronomik yıl ile uyumlu hale getirdi. Jülyen takvimi, yılın uzunluğunu 365 gün ve 6 saat idi. Her dört yılda bir, bu 6 saatlerin birikmesi sonucu oluşan fazladan bir gün ise Şubat ayına eklendi ve artık yıl kavramı böylece doğdu.
Caesar’ın yeni takvimindeki en dikkat çekici değişikliklerden biri de, yeni yılın başlangıç tarihiydi. Önceki takvimlerde yeni yıl genellikle Mart ayında başlarken, Jülyen takviminde 1 Ocak, yeni yılın ilk günü olacaktı. Böylece takvim, Roma’daki konsüllerin göreve başlama tarihiyle uyumlu hale geldi.
Gregoryen Takviminde de Yeni Yılın Başlangıç Tarihi Değişmedi
Jülyen takvimi, yaklaşık 1600 yıl boyunca neredeyse hiç değişmedi. Ancak zamanla, bu sistemdeki küçük bir hata büyük sorunlara yol açtı. Yüzyıllar sonra insanlar, baharın ilk günü olan ekinoksun 20 Mart’tan 10 gün önceye kaydığını fark ettiler. Bu durum, özellikle bahar ekinoksuna göre hesaplanan Paskalya tarihi açısından büyük bir sorun yarattı.
1582 yılında, Papa Gregory XIII, bu sorunları çözmek için bir reform başlattı. İtalyan astronom ve bilgin Aloysius Lilius, mevsimlerle uyumlu ve Paskalya’yı bahar ekinoksuna yakın tutmayı amaçlayan yeni bir takvim sistemi tasarladı.
Mevcut takvimden 10 gün çıkarıldı. Böylece 4 Ekim 1582 Perşembe gününü, yeni takvimde 15 Ekim 1582 Cuma izledi. Bu 10 gün, teknik olarak hiç yaşanmadı. Ayrıca, her dört yılda bir eklenen artık yıl günleri, Güneş yılıyla daha uyumlu hale getirildi.
Günümüzde Gregoryen takvimi, uluslararası bir standart olarak kabul edilmektedir. Ancak hala bu takvimi benimsemeyen ülkeler bulunmaktadır. Örneğin, bazı Ortodoks kiliseleri, Jülyen takvimine dayalı bir sistemi benimser. Afganistan, Etiyopya, İran, Nepal ve Suudi Arabistan, Gregoryen takvimini kullanmayan ülkeler arasındadır. İsrail, Gregoryen takvimi yanında İbrani takvimini kullanır.
Kaynaklar ve ileri okumalar:
- Tikkanen, Amy. “Why Does the New Year Start on January 1? “. Encyclopedia Britannica, 28 Dec. 2018, https://www.britannica.com/story/why-does-the-new-year-start-on-january-1. Accessed 29 December 2024.
- The new year once started in March—here’s why. Yayınlanma tarihi: 22 kasım 2021; bağlantı: https://www.nationalgeographic.com/
- Why Does the New Year Start on January 1? Yayınlanma tarihi: 7 Aralık 2023. Bağlantı: Why Does the New Year Start on January 1?
Matematiksel