Sinirbilim

Frenoloji: Karakterimizin Bir Zamanlar Kafatası Şeklimizde Gizli Olduğunu Düşünüyorduk

Önceki yüzyılların bilimsel saçmalıklarının çoğu ilerleyen süreçte yeni keşiflerin ışığında fazla iz bırakmadan buharlaştı. Bunun sonucunda insanlığa fazla kalıcı zararlar vermedi. Ancak geniş kapsamlı adaletsizliklere neden olan ve 21. yüzyılın sonunda soykırımı teşvik etmek için kullanılan frenoloji için aynı şey söylenemez.

Frenolojinin ( zihnin incelenmesi anlamına gelir) günümüzde tamamen çürütüldüğünü söylemeye gerek yok. Bir kişinin kafatasının şeklinin zihinsel özellikleri ile ilgili olduğu fikri tamamen yanlış. Ancak yine de ‘Koca kafalı, kalın kafalı, kafadan çatlak, onda kafa olsa, kafalı çocuk, kafanı kullan’ biçiminde sıfatları günümüzde sıkça kullandığımız düşünülünce bir biçimde hala kafatası şekli ve zeka/karakteri ilişkilendiriyor gibi gözüküyoruz.

Frenoloji Nedir?

Frenoloji nedir
Frenoloji büyük ölçüde Viyanalı hekim Franz Joseph Gall’ın fikir ve yazılarına dayanıyor. Gall, beynin belirli bölgelerini “organlar” olarak düşünmüş ve 26 organı haritalandırmıştı. Takipçilerin daha fazla bölüm eklemesiyle bu sayı zaman içinde arttı.

Frenoloji bir insanın kişilik özelliklerini, yeteneklerini ve zihinsel becerilerini belirlemek için insan kafatasının ölçümlerini kullanan bir sözde bilimdir. Sözde frenoloji bilimi, yani zihinsel yeteneklerin bir göstergesi olarak kafatası şekillerinin incelenmesi, 1800’lerin başında Alman fizyolog Franz Joseph Gall (1758–1828) tarafından kuruldu.

1700’lerin sonlarında Joseph Gall henüz bir öğrenciyken, uzun pasajları kolaylıkla ezberleyebilen sınıf arkadaşlarının hepsinin belirgin gözlere ve geniş alınlara sahip olduğunu fark etti. Bundan, sözel hafıza organının gözlerin arkasında olması gerektiği sonucunu çıkardı. Ardından zaman içinde teorisini geliştirmeye başladı.

Frenoloji nedir
Frenolojinin “bilimine” göre, bir bireyin karakteri ve yeteneklerini, kişinin kafasındaki çeşitli yumruların boyutundan ve şeklinden anlamak mümkündür Frenoloji uzun zamandır bir sahte bilim olarak tanımlansa da, nöroloji alanına önemli katkılar sağlamaya yardımcı oldu.

Gall, insan beyninin her biri, belirli işlevler, özellikler ve yatkınlıklar için bireysel sorumluluğa sahip, tamamen ayrı ve özerk bölgelerden oluştuğu teorisini geliştirdi. Bir birey, bu bölgelerden birini ne kadar çok kullanırsa ya da kendisinin dikte ettiği duygusal veya fiziksel dürtüler tarafından yönlendirilmesine izin verirse, o bölge o kadar büyük oluyordu.

İlk popülaritesine rağmen frenoloji, metodolojik eleştiriler ve çeşitli bulguları tekrarlayamaması nedeniyle 20. yüzyılda bilim insanlarının desteğini kaybetmeye başladı. Günümüzde Joseph Gall ismi doğduğu Alman kasabasında bir cadde ve eczanede hala yaşıyor. Kendisinin uğraş alanı da halen epeyce tartışılıyor.

Frenoloji Çılgınlığı Bir Zamanlar Dünyayı Etkisi Altına Almıştı

Frenolojiye göre kocanızın güvenilir ya da güvenilmez olduğunu kafatası biçimine bakarak anlamanız mümkün olacaktır.

Günümüzde beynin belirli bölgelerinin belirli işlevler veya mizaçla bağlantılı olduğunu biliyoruz. Aslında Franz Gall araştırmasını bu noktada bitirmiş olsaydı, hiçbir zarar vermezdi. Onun hatası, önermesini genişletmesi idi.

Gall, katillerin, hırsızların, akıl hastalarının ve diğer benzer kategorilerinin kafatasları üzerinde kapsamlı araştırmalar yaptı. Sonunda aralarında bir model oluşturmaya yetecek kadar önemli benzerlikler olduğuna karar verdi.

Bir frenoloji kitabı bizlere düşünen ve sadece bakan iki öğrencinin farklı kafatası yapısını gösteriyor.

Ancak bu, Gall’in modeline benzer birkaç yumruya sahip olan insanlar için iyiye işaret olmayacaktı. Daha sonra bu fikir çeşitli yazarlar tarafından kaleme alındı. Özellikle de Arthur Conan Doyle’un Sherlock Holmes isimli romanında konuyu ele alması ilgi uyandırdı.

Gall, kişilerin beyinlerindeki yerel farklılıkların kafataslarının elle yoklaması ile anlaşılacağını iddia ediyordu. Örneğin, saldırganlık ve kırıcılık gibi bir eğilimin kulağın hemen üzerindeki bir şişkinlikten anlaşılabi­liyordu. Devamında şirketler iş mülakatlarında olası çalışanın kişiliğini anlamak için personel seçimlerine frenolojiyi dahil ettiler.

Frenoloji
Başınızı bir frenolog tarafından muayene ettirmek Viktorya döneminde popüler bir etkinlikti. Gall’in fikirlerine karşı bilimsel kanıtlar artmaya başladıktan sonra bile oldukça popüler kaldı. Franz Joseph Gall’in kel bir kadının kafasını ölçtüğü karikatür.

Mahkemelerde pek çok sanık, profesyonel frenologların görüşleri sonucunda mahkum oldu. Bu esnada kadınlar, daha gurur verici frenolojik özelliklerini göstermek için saç stillerini değiştirmeye başlamışlardı. Profesör Gall hipotezini kanıtlamak için 120 tane kafatası toplamıştı. Bu kafatasları şu an Avusturya’da bir müzede sergilenmektedir.

Günümüzde Frenoloji Bir Sahte Bilim Olarak Kabul Edilmektedir

Gall’in yöntemleri bilimsel titizlikten yoksundu . Ayrıca kendisi fikirleriyle çelişen herhangi bir kanıtı görmezden gelmeyi seçmişti. Buna rağmen, frenoloji 1800’lerden 1900’lerin başlarına kadar giderek daha popüler hale geldi.

Gall’in 1828’deki ölümünden sonra, bazı takipçileri frenoloji geliştirmeye devam etti. Böylece teorinin referansları ana akım popüler kültüre sızmaya başladı. Frenoloji kısa süreli popülaritesine rağmen, sonunda astroloji, numeroloji ve el falı gibi sahte bilim olarak görülmeye başlandı.

Ancak yine de pek çok Victoria dönemi sakini için frenoloji eğlenceli bir salon oyunu olsa da, aynı zamanda bilimsel ırkçılığın bir ilkesi haline gelmişti. Örneğin kölelik savunucu Charles Caldwell bir frenologdu. Beyaz üstünlüğünü haklı çıkarmak için frenoloji kullanan tek kişi Caldwell değildi. Çeşitli insan ırkları arasındaki kafatası farklılıklarını inceleyen Samuel George Morton’un fikirleri de bir çok kişi tarafından kabul görmüştü.

Morton’un kafatası şekillerini ve boyutlarını incelemek için kullandığı 
Crania Americana’dan bir “Yüz Gonyometresi”

Ancak burada Gall’ın öncesinde, Alman doğa bilgini Johann Friedrich Blumenbach’ın 1775’te kraniyoloji (kafatası bilimi) adıyla benzer bir çalışması olduğunu hatırlatalım. Gall kafatası ve zeka üzerine odaklanmıştı. Ancak Blumenbach daha çok ırk ve kafatası ilişkisini irdelemişti. Sonucunda bu iki çalışma birleşti ve ırkçılığın yayılmasına neden oldu.

Sonuç olarak;

Frenoloji

Frenoloji ve benzer sözde ırkçı inançların ne kadar tehlikeli olduğunu anımsamak için Belçikalıların, insanları akıl dışı kriterler kullanarak Tutsi ve Hutu diye ikiye ayırdığı ve sonucunda yaklaşık 1 milyon kişinin öldüğü 1994 Ruanda katliamını incelemenizi öneririz.

Bugün neyse ki, frenolojinin insanları herhangi bir şekilde ayırmak veya aşağılamak için kullanılması geniş çapta kınanmaktadır. Ancak yine de bir biçimde kafataslarına olan ilgimiz devam etmektedir. Bir örnek için yazımıza göz atabilirsiniz.: Rene Descartes’in Ölümünden Sonra Kafatasına Ne Oldu?

Ancak yine de bu sözde bilim bazı bilimsel gerçeklere dokunmuştu. Frenolojinin tıpa olan en büyük katkısı Gall’ın önerdiği fikirlerin bilim topluluklarında insan zihnini anlama ve beyinle olan ilişkisine göz atma ilgisini artırmış olmasıdır.

Phineas Gage
Boston’daki Warren Medical Müzesi, adını 1846’da eter anestezisi altında ilk ameliyatı gerçekleştiren Dr. John Collins Warren’dan alan etkileyici bir yerdir. Eğer bu müzeyi ziyaret etme şansınız olursa, Phineas Gage’i öldürmeden kafatasından tamamen geçen ünlü demir çubuğu da görebilirsiniz.

Buna bir örnek Phineas Gage vakasıdır. 1848’de yaşanan bu kazanın devamında ilk incelemeleri yapan kişi bir frenologdu. Bu nedenle Gage vakası, frenoloji ve nörobilim arasında ilginç bir bağlantı sağlar. Detaylara bakmak isterseniz: Phineas Gage: Psikoloji Ve Sinirbilimin En Ünlü Hastası


Kaynaklar ve ileri okumalar:

Matematiksel

Sibel Çağlar

Merhabalar. Matematik öğretmeni olarak başladığım hayatıma 2016 yılında kurduğum matematiksel.org web sitesinde içerikler üreterek devam ediyorum. Matematiğin aydınlık yüzünü paylaşıyorum. Amacım matematiğin hayattan kopuk olmadığını kanıtlamaktı. Devamında ekip arkadaşlarımın da dahil olması ile kocaman bir aile olduk. Amacımıza da kısmen ulaştık. Yolumuz daha uzun ama kesinlikle çok keyifli.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu