Nikola Tesla Hakkında Az Bilinen Gerçekler

Nikola Tesla etrafınıza baktığınızda karşılaşacağınız, modern hayatı modern yapan birçok unsurdan bir şekilde sorumludur. Buluşları, Amerika’nın güçlü bir sanayi ülkesi haline gelmesinde etkili oldu. Fikirleri, milyar dolarlık şirketleri ortaya çıkardı.

Ve kafası asla ticarete yatmayan bu deha, başkaları onun buluşlarıyla servet yaparken beş parasız yaşadı ve öldü. Tesla’nın neredeyse yüz yıl süren bir unutkanlık döneminden sonra tekrar hak ettiği yere; bilimin gündemine gelmesi bizler için sevindirici.

Nikola Tesla Hakkında Az Bilinen Gerçekler
Tesla bu ünlü fotoğrafında, filozof Roger Boscovih’in The Theory of Natural Philosophy adlı kitabını okuyor.

Tesla’nın çocukluk ve ilk gençlik zamanı

Nikola Tesla, 1856’da, o zamanlar Avusturya-Macaristan İmparatorluğu’nun bir parçası olan Hırvatistan’ın Smiljan kentinde doğdu. Babası Sırp Ortodoks kilisesinde rahipti. 1863’te Tesla’nın kardeşi Daniel ata binerken hayatını kaybetti. Bu olay Tesl’yı önemli ölçüde tedirgin etti.

İlk gençlik yıllarında bilime merak saldı. Prag Üniversitesi’nde okuduğu yıllarda Sırpça, Çekçe, Macarca, Almanca, İngilizce, Fransızca ve İtalyanca’yı ana dili gibi konuşuyordu. Daha sonra bu dillere Sanskritçe’yi de ekledi. Tesla, Graz Teknik Üniversitesi’nde matematik ve fizik, Prag Üniversitesi’nde de felsefe eğitimi aldı.

Tesla, deneylerinin detaylarını defterine yazmaz, önemli kısımlarını sadece zihninde korurdu. Okuduğu kitapların hepsini ezbere biliyordu. Fotografik hafızası öyle kuvvetliydi ki bazen icatlarının tasarımını bile sadece kafasının içinden yapar ve sonra bir anda zihninde canlandırdığı bu modeli hayata geçirip çalıştığını görürdü.

Yirmi altı yaşında Budapeşte’ye taşındı ve Budapeşte Telgraf Ofisi’ne şef elektrikçi olarak atandı. O yıllarda pek de verimli olmayan doğru akım sistemi kullanıyordu. Yani dünyanın büyük bir bölümü hala mum ışığına mahkumdu. Tesla uzun bir süre elektrik üzerine düşündükten sonra bir gün parkta yürürken aniden muhteşem bir fikir buldu: Alternatif akım fikri bu biçimde gelişmeye başladı.

Nikola Tesla ve Thomas Edison

Nikola Tesla Hakkında Az Bilinen Gerçekler
Tesla, 1915 yılında kendisine verilecek olan Fizik Nobel ödülünü Edison ile paylaşacağı söylendiği için reddetti. Tesla reddedince ödül Edison’a da verilmedi. Böylece o yılın ödülü, Tesla’nın buluşu olan X-ışınları üzerinde çalışma yapan W. Henry Bragg’a gitti. Nobel ödülünün Tesla’nın hayatında çok şey değiştirebileceği aşikardı. Nikola Tesla’nın, $935’lık ödenmemiş vergi borcu sebebiyle hakkında açılan davada yeminli olarak verdiği ifadede meteliğe kurşun attığını ve kredilerle ayakta durmaya çalıştığını söyledi.

Tesla 1884’te New York’a taşındı. Cebinde, Edison’un Avrupa’daki iş arkadaşlarından biri olan Charles Batchelor’un referans mektubunu taşıyordu. Tesla’nın elinde alternatif akım teknolojisi, Edison’da ise ampül vardı.

Edison doğru akımı kullanmak konusunda diretiyor ama sistemsel sorunları bir türlü aşamıyordu. Ortak çalıştıkları yıllarda Tesla, Edison için birçok yeni sistem kurdu, doğru akım teknolojisini elden geçirerek düzelti. Fakat çözümün alternatif akım kullanmak olduğunu Edison’a bir türlü kabul ettiremedi. Sonucunda bu durum gelecekte akımlar savaşı olarak bilenecek süreci ortaya çıkardı. ( Konu hakkında daha fazla bilgi için: Thomas Edison Kimdir? Başarılı Bir Mucit mi? Yoksa Bir Hırsız mı?)

Nikola Tesla ve Westinghouse

Tesla, alternatif akım konusundaki araştırmasını desteklemek için destekçilere ihtiyaç duydu. 1887 ve 1888’de halihazırda 30’dan fazla patentin sahibi idi. Sonunda Boston yakınlarında ilk alternatik akım güç sistemini başlatan ve Edison’un “Akımlar Savaşı”nda en büyük rakibi olan mucit George Westinghouse’un dikkatini çekti.

Tesla, Westinghouse ile imzaladığı anlaşmaya göre, satılan her AC kilovatı için iki buçuk dolar alacaktı. Bu sayede Tesla, tüm deneyleri yapmasına yetecek paraya sahip olmuştu.

Ancak 1880’lerin sonlarında Edison, Westinghouse ve Tesla tarafından geliştirilmekte olan alternatif akım sistemine karşı basında bir ret kampanyası başlattı. Edison çalışanları gösterilerde hayvanları elektrik akımı ile öldürüyor ve halka, alternatif akımın risklerini kanıtlamaya çalışıyordu. Ancak dünyanın elektrik ile aydınlatılan ilk sergisi olan, Kolombiya Sergisi açılışı bu savaşın akışını değiştirdi.

Sonrasında Westinghouse firması Niagara şelalesine kurulacak olan dünyanın ilk hidroelektrik santrali için çalışmaya başladı. Beş yıl süren çabaları neticesinde 1896 yılında, Niagara’da üretilen ilk enerji 40 kilometre uzaklıktaki Buffalo şehrine ulaşmış oldu. Sadece birkaç yıl içinde New York’u da aydınlatmayı başardı. Sonucunda Akımların savaşı sona ermişti ve kazanan Tesla olmuştu.

Nikola Tesla Hakkında Az Bilinen Gerçekler
Tesla toplumun ilgisini çalışmalarına çekebilmek ve ayrıca biraz da fon desteği alabilmek için bu bobin yardımı ile çeşitli gösteriler yapmaya başladı. Gösterilerde ellerindeki lambaları yakmak ya da kabloları eritmek isteyen davetlilerin, vücutları üzerinden binlerce volt elektrik geçirmelerine izin veriyordu. Mark Twain, Teslanın bir hayranı ve  her zaman için gönüllü bir denekti.

Tesla’ya ödenmesi gereken ücret bir milyon doları geçmeye başlayınca, Westinghouse maddi sıkıntılarla karşılaştı. Anlaşmayı yırtan Tesla, dünyanın ilk dolar milyarderi olmak yerine, patentlerinin tamamı karşılığında 216 bin dolar aldı. Bunun sonrasında Tesla yeniden laboratuvarında çalışmalara başladı. Ve günümüzde “Tesla bobini” olarak bilinen bir alet icat etti.

Nikola Tesla’nın Takıntıları, Başarısızlıkları, Ölümü ve Mirası

Deneyleri sırasında Tesla bobinlerinin aynı frekansta rezonans edecek şekilde uyumlandığında güçlü radyo sinyalleri gönderdiğini ve aldığını fark etti. Tesla, yüksek frekanslar ile neon ve florasan ışıklandırmanın ilk örneklerini geliştirdi.

Ayrıca ilk X-Işını fotoğraflarını da çekti. Fakat kablosuz olarak, elinde taşıdığı vakum tüp aydınlandığında diğer tüm buluşları önemini yitirdi çünkü bu enerjinin kablosuz iletiminin mümkün olduğunun kanıtıydı.

Nikola Tesla Hakkında Az Bilinen Gerçekler
X ışınlarının mucidi olarak bilinen Röntgen’den 3 yıl önce, Tesla bu ışınlarla deney yapmış ve insan vücudunun içine dair başarılı resimler elde etmiştir. Yani, röntgen cihazlarında kullanılan X-ışınları Nikola Tesla’nın keşfiydi. Buna “shadowgraph” adını vermişti. Fotoğrafta, cihazı kendi üzerinde denerken çektiği röntgeni görüyorsunuz.

1895 yılının başlarında, Tesla’nın laboratuvarının bulunduğu binada yangın çıktı ve her şeyi yandı. Ancak o sırada İngiltere’de, Guglielmo Marconi isimli genç bir İtalyan deneycinin telsiz, telgraf için bir cihaz üretmesi Tesla’yı kablosuz iletişim sistemini tamamlamaya zorladı.

Tesla tarafından 1897’in Eylül ayında alınan patent, radyo için temel teknolojiyi teşkil etmektedir. Fakat Tesla’ya, bu buluşu için hak ettiği itibarın verilmesi 50 yıl almıştır.

Nikola Tesla’nın İlginç Deneyleri

1899 yılında Tesla, bir dizi gizli deneyi gerçekleştirmek üzere Colorado Springs ‘e gitti. O sıralar çalışmalarını yıldırımlara odaklamıştı. İstasyonunda Dev Verici olarak adlandırdığı Tesla bobininin inşasına başladı.

1899 yılında, laboratuvarında, yeryüzüne enerji dalgaları gönderdi ve bunlar da doğal olarak kaynaklarına geri döndü. Dalgalar geri geldiklerinde, daha fazla elektrik gönderdi. Sonuç, insan yapımı 40 metrelik bir şimşek idi. Tesla, bu deneyi bir daha tekrarlayamadı.

nikola tesla
Deney, bölgesel güç tedarikçisinin jeneratörlerinde yangına sebep olmuştu.

Tesla’nın en büyük hayali, tüm dünyaya bedava bir enerji kaynağı sağlamaktı. 1900 yılında, J.P. Morgan’ın yatırdığı sermayeyle, New York’un Long Island bölgesinde, ‘Kablosuz Yayın Sistemi’ adını verdiği kulenin inşaatına başladı.

Amacı, dünyanın telefon ve telgraf ağlarını birleştirmek; hatta görüntülerin, borsa bilgilerinin ve meteoroloji haberlerinin dünyanın her köşesine iletilmesini sağlamaktı. Ne yazık ki, bunun dünyaya bedava enerji sağlamak anlamına geldiğini fark ettiğinde, Morgan projeyi finanse etmekten vazgeçti. Devamında, maddi sıkıntı içine düşen Tesla, borçlarını ödemek için kuleyi satmak zorunda kaldı.

Garip Takıntılar

Tüm dünya onun kaçığın teki olduğunu düşünüyordu. Pek de haksız değillerdi aslında. Tesla geceleri iki saat kadar uyurdu ve gündüzleri de nadiren şekerleme yapardı. Tesla’nın ayrıca garip takıntıları vardı. İncilere karşı bir nefreti vardı ve yanında çalışanların herhangi bir şekilde inci takmasını kesinlikle yasaklamıştı. Yemeden önce yiyeceklerinin hacimlerini hesaplardı. Dört yüz kilometre mesafeden on bin adet uçağı yok edebilecek ölümcül ışınlardan bahsederdi. Yeryüzünü ikiye bölebileceğini bile iddia etmişti.

Tesla başka dünyalarda da yaşam olduğuna inanırdı. Henüz radyo astronomi bilimi doğmamıştı ama o radyo dalgalarını atmosferi aşacak şekilde yollamayı deniyordu. Deneylerinin detaylarını kimseyle paylaşmadı.

Ancak Mars ve Venüs’ten radyo sinyalleri aldığını, şifrelerini çözdüğünü söylüyordu. Tesla; 3 6 ve 9 rakamının evrenini sırlarını aydınlatabileceğini düşünüyordu.”36 ve 9‘un önemini bilseydiniz evrenin sırlarının kilidini açacak anahtarı elinizde tutuyor olurdunuz”. Bu konudaki fikirleri hakkında bilgi edinmek isterseniz: Tesla’nın 3, 6, 9 Takıntısı İle Mısır Piramitlerinin İlişkisi Ne Olabilir?

Nikola Tesla’nın Son Yılları Yokluk İçinde Geçti

Tesla’nın temel alternatif akım patentlerinin süresi dolmuştu. Dünya’ya güç sağlayan bu buluşlar artık herhangi bir bedel ödenmeksizin herkesçe kullanılabilirdi. İşini idame ettirebilecek parası kalmayan Tesla, yapayalnız bir dünyanın içine sürüklenmeye başlamıştı.

Nikola Tesla Hakkında Az Bilinen Gerçekler

Edison, 1931 yılında öldü. Aynı yıl, Tesla yeniden hayata döndü. Arkadaşları, 75. yaş günü için ona kutlama hazırlamışlardı. Time dergisi, kapak sayfasını onun resmine ayırmıştı. Dünyanın dört bir yanındaki bilim adamlarından takdir mektupları yağıyordu.

Bu ilgiden oldukça hoşlanan Tesla, bir basın toplantısında bütünüyle yeni bir güç kaynağı keşfettiğini duyurdu. Bu, teleforce adı verilen, insan yapımı bir tür yıldırımdı. Tesla bu fikri Almanya’nın muhalifi devletlere satmaya çalıştı. Ancak başarılı olamadı.

Sektörün kendisini dışlama çabası yüzünden yirmi yıl boyunca bir nevi sürgün hayatı yaşadı. Sermayesi olmadığı için deneyemediği teorileri sayısız defterin üzerinde kaldı. Modern dünyayı icat etmiş olan adam, 7 Ocak 1943 tarihinde, 86 yaşındayken, neredeyse meteliksiz bir halde hayata gözlerini yumdu.

Tesla’nın Ölümünün Ardından

Tesla’nın ölümünün ardından, güçlü bir silah icat etmiş olabileceğine dair korkular, hızla yükselmeye başladı. ABD Yabancı Mülkiyeti Dairesi Tesla’nın tüm mallarına, sahipleri belirlenebilene kadar el koydu. Bu arada elbette tüm belgeleri inceledi. Tesla’nın ışın silahı ile ilgili belgelerinin kopyası Dayton, Ohio’daki Wright Field Hava Üssüne gönderildi.

1952’de Tesla’nın hâlâ New York’ta saklanmakta olan özel eşyaları mucidin anavatanına gönderildi. Belgrat’ta, Yugoslavya başkanı Mareşal Tito tarafından bir Tesla Müzesi açıldı. Günümüzde bu müzede eşyalarının yanısıra ölümünün ardından dileği üzerine bedeni yakılan Tesla’nın külleri, altın bir kürenin içinde sergileniyor.

Nikola Tesla Hakkında Az Bilinen Gerçekler

Sonucunda Tesla, özgün bir düşünürdü. Bugünün bilim insanları hala onun notlarını inceliyor, teorilerini anlıyor. Örneğin, tasarladığı döner alanlı türbin motorun, modern araçlarla birleştirildiğinde, bugüne dek üretilmiş en yetkin motorlardan biri olduğu anlaşılıyor. Kriyojenik sıvılar ve elektrikle yaptığı deneyler, modern süper iletkenlerin temelini sağlıyor.

Belki tarihin, gerçek bir dehayla karşılaştığında bunu anlayabileceği günler de gelecektir. Bilim insanı, anlık sonuçları hedef almaz. İlerici fikirlerinin kolayca kabul göreceği beklentisini taşımaz. Onun işi toprağa tohum vermek gibidir: Gelecek içindir.

Yazıyı sevdiğimiz bir sözü ile bitirelim. ““Bırakın gelecek gerçeği ortaya çıkarsın ve herkesin değerini göstersin. Şimdiki zaman onlara ait; üzerinde çalıştığım gelecek ise, tamamen benim.” Ayrıca göz atmak isterseniz: Nikola Tesla’nın Günümüzü Şekillendiren Buluşları


Kaynaklar ve İleri Okumalar:

Matematiksel

Sibel Çağlar

Merhabalar. Matematik öğretmeni olarak başladığım hayatıma 2016 yılında kurduğum matematiksel.org web sitesinde içerikler üreterek devam ediyorum. Matematiğin aydınlık yüzünü paylaşıyorum. Amacım matematiğin hayattan kopuk olmadığını kanıtlamaktı. Devamında ekip arkadaşlarımın da dahil olması ile kocaman bir aile olduk. Amacımıza da kısmen ulaştık. Yolumuz daha uzun ama kesinlikle çok keyifli.

Bu Yazılarımıza da Göz Atınız

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu