Ünlü Matematikçiler

Sabit bin Kurra: Ortaçağın Büyük Matematikçisi ve Çok Yönlü Bilim İnsanı

Sabit bin Kurra yaşadığı çağın en önemli matematikçisi kabul edilir. Hatta Batılılar tarafından “Arapların Öklid’i” olarak anılır. Matematiğin hemen her dalına önemli katkılar sağlayan bu çok önemli bilim şahsiyetin astronomiye de önemli katkıları vardır. Astronomide Batlamyus sisteminin ilk reformcularından biri ve mekanikte statiğin kurucusu olan Sabit bin Kurra aynı zamanda değerli bir çevirmendir.

Doğum tarihi tam olarak bilinmemekle beraber 821 yılında Urfa Harran’ da doğduğu sanılmaktadır. Harran’ın köklü bir ailesinden gelmektedir. Ailesinin varlıklı olması bi­limsel araştırma ve çalışmalarını kolaylaştırmıştır. Anadili Süryanice olan Kurra, Arapça ve Yunancayı da ileri düzeyde bilir.

Bilginin peşinde koşmayı sevmesi sebebiyle felsefe ile yakından ilgilenir ve kendini geliştirmede oldukça başarılı olur. Döneminin dini liderleriyle özgür düşünceleri yüzünden tartışır ve dini mahkemede yargılanır. Ceza almaz; fakat Harran’da daha fazla yaşayamayacağını anlar. Bunun sonucunda Dara (Mardin’in güneyinde yer alan antik kent) yakınlarındaki Kefertusa kasabasına taşınır.

Kurra’nın yolu o zamanki Abbasi halifesine bağlı olarak çalışan Cafer Muhammed ile kesişir. Onu Bağdat’a taşınması için ikna eder. Burada bir süre halife için tercüme işleri yapar. Yunancadan çevirmiş olduğu eserlerle döneminde bilimin gelişmesine önemli katkılarda bulunur.

Çevirileri öyle kıymetlidir ki Kâtip Çelebi (Yazar, 1609 – 1657) “Sâbit b. Kurra’ nın şayet Arapça’ya tercümeleri olmasaydı, Yunanca’yı bilmediği için hiç kimsenin felsefe kitaplarından faydalanılması mümkün olmazdı ve bütün kitaplar Yunanca aslıyla kalır, onlardan istifade edilmezdi” diyerek onun çevirilerinin önemine vurgu yapar.

Bilim İnsanı Yönüyle Sabit bin Kurra

Yüzden fazla kitabının kaybolduğu bilinen Kurra’nın matematik, tıp, astronomi, felsefe, mantık, tarih, coğrafya, din, gizli bilimler ve musiki gibi pek çok farklı alanda yazmış çalışmaları mevcuttur. Kurra, Harezmî’nin (780 – 850) kurucusu olduğu cebiri, geometri ve mühendislik alanlarında ilk kez uygulayan matematikçidir.

Onun bu başarısı, Descartes’in (Fransız Matematikçi ve Filozof, 1596 – 1650) analitik çalışmalarının temelini oluşturacaktır. Sadece matematik bilgisiyle değil astronomi bilgisiyle de -özellikle Güneş’in hareketlerinin sistematiği üzerine yaptığı işlerle- sarayda diğer astronomlarla birlikte çalışmıştır.

Pek çok alanda bilimsel eserleri mevcut olduğu için çalışmaları kısa başlıklar altında aşağıdaki gibi toplanabilir:

Matematik Bilimine Katkıları

Yaşadığı dönemin en büyük matematikçisi olan Kurra Öklid’in eserlerini de Arapça’ya tercüme etmiş, sayılar kuramının kullanım alanlarını genişletmiştir. İslam matematiğine Pisagorcu aritmetik anlayışını getirmiştir. Bugün eserlerinin çoğu kaybolan Arşimet’in çalışmalarına, onun çeviri ve yorumlarıyla ulaşmaktayız. Tercüme ettiği eserlerle matematiksel terimlerin Arapçadaki karşılıklarını bulmuştur.

Dost sayılar formülünü ilk kez keşfetmiştir. Dost sayı, iki sayının kendileri hariç bölenleri toplamına eşit olmasıdır. Kurra örnek olarak 220 ve 284 sayılarını verir. 220 sayısının bölenlerinin toplamı 1 + 2 + 4 + 5 + 10 + 11 + 20 + 22 + 44 + 55 + 110 = 284’tür. 284 sayısının bölenleri toplamı 1 + 2 + 4 + 71 + 142 = 220’dir. Dolayısıyla 220 ve 284 sayıları dost sayılardır. Dost sayılar daha sonra ünlü matematikçiler Fermat, Descartes ve Euler tarafından geliştirilmiştir.

İntegral Hesabı

Sabit Bin Kurra, “Makale fi Masahat el-Mukassamet el-Mukafîye” adlı eserinde, bir parabol parçasının ekseni etrafında döndürülmesiyle elde edilen düzgün tepeli parabolik kubbelerle, tabanı etrafında döndürülerek elde edilen kubbe ve küreleri göstermiştir. Hesaplamalarında alt ve üst integral toplamlarının uygulamasını kullanmıştır. Bu hesaplamaların önemi Leibniz’den (Alman Matematikçi, 1646 – 1716) önce integral hesabına eşdeğer çözümler sunmasıdır.

 “Kitab fi Mesahati’l-eşkali’l-Müsetteha ve’l–Mücesseme” ile uzay geometrisinde cisimlerin hacimlerini ve alan hesaplamalarını gösterir. Öklid problemlerine değişik bir bakış açısı getirerek Öklid dışı geometrinin gelişimine önemli katkı sağlamıştır. “Risâle Fi’l-Mefrûzad” adlı eserinde geometri ve cebir alanında 36 problemin çözümünü anlatır. Bu eserinin önemi, geometrik problemleri cebir metoduyla analiz etmesidir.

“Kitab Fi Te’lif En-Nisab” adlı eserinde oranlarla ilgili teoremlerinin ispatını sunar. Karma oranlar üzerine çalışmalarını yayınlar. Risale Fî Şekl El-Kettâ” adlı kitabında karma oranları kullanarak –Batlamyus’un çözümlerinden farklı olarak- küresel astronomi problemlerini çözmek için Menelaus’un küresel dörtgen teoreminin yeni bir ispatını sunar.

Kendisine kadar karma oranlar, Yunanlı matematikçiler tarafından çalışılmamıştır. Böylece düzlemsel ve küresel trigonometri bu temelle birlikte matematiğin ayrı bir alanı olarak önem kazanmıştır. “Kitab Fî Misabat Kat’el-Mahrut Ellezî Yüsemmâ El-Müka- Fî ile bir takım sayı dizilerinin ispatlarıyla birlikte parabol parçasının alanının yükseklik ve taban çarpımının 2/3’üne eşit olduğunu gösterir.

Dairesel eğik silindirin yanal alanlarını ve kübik denklemlerde iki ortalamanın bulunmasını, verilen bir açının üçe bölünmesini hesaplamıştır. Batlamyus’un dış merkezlik hipotezine göre Güneş’in eşit olmayan dönüş ve hareketlerindeki anlık hızları formülize etmeye çalışmıştır. Ayrıca, gerçek küresel astronomi problemlerini çözerek Güneş saati ve takviminin nasıl oluşturulacağını ele almıştır.

Astronomi Bilimine Katkıları

Sabii inancına mensup olan Sabit bin Kurra için Güneş, Ay ve yıldızlar oldukça önemlidir. Bu yüzden astronomi onun için önemli bir uğraş alanı olmuştur. “Batlamyus’un El-Mecisti”adlı eserini tercüme etmiş üzerine çalışmalar yapmıştır. “Risâle-fi zikri’l eflak’ve halkınâ ve Adede Harekatina ve Miktâri Mesîrihâ” adlı eseriyle gezegenlerin konumu, hareketleri ve aralarındaki mesafeleri, “Risale ilâ İshak bin Huneyn” adlı kitabıyla da sekiz göksel kürenin kendi eksenleri etrafındaki dönüşlerini açıklamıştır.

Aristoteles ile Batlamyus’un astronomi çalışmalarını tercüme etmiştir. Bununla birlikte Batlamyus’un Sekiz Küre sistemine dokuzuncu küreyi ekleyerek ilk revize eden kişi olmuştur. Bu 9 küre yardımıyla ekinokslar konusunda da araştırmalar yapmış ve eksen eğikliğini hesaplamıştır. Sabit Bin Kurra, Dünya’nın çevresini 360 meridyene bölmüş ve ekvatorun uzunluğunu bulmuştur.

Güneş’in Dünya’ya olan uzaklığını 365 gün 6 saat 9 dakika ve 10 saniye olarak hesaplayarak gerçeğe en yakın değerini vermiştir. “Kitāb fi Alāt al-Sā’āt allatī Tusammā Rukhāmāt” adlı eseri, küresel astronomideki problemlerin somut çözümleri için kosinüs ile sinüs hesaplamalarının yer aldığı ve trigonometri önermelerini kullanarak çözdüğü Güneş saati üzerinedir.

Tıp Bilimine Katkıları

Pek çok hastalığın tedavisinde göstermiş olduğu başarılarıyla çağının en önemli doktorlarından biri olmuştur. Ayrıca, birçok tıbbi eseri tercüme etmiş ve bu alanda da orijinal eserler üretmiştir. En ünlü eseri “Kitâb ez-Zahire fi ilmi’t-tıbb” olup bu eserini oğlu Sinan’a atfetmiştir. “Kitab El-Künnâş” adlı eserini Süryanice yazmış olup tüm tıbbi bilgilerini bu eserinde toplamıştır. Kendisinin önerdiği burun kanamalarında su çekme ve burunu yumuşatıcı sürülerek tampon kullanma metodu halen uygulanan metotlardandır. Kuşların anatomisi ve veterinerlik üzerine de (Kitab el- Baytara) eserler yazdığı bilinmektedir.

Diğer Bilim Dallarına Yönelik Çalışmaları

Bu alanların dışında mekanik ve fizik, tarih, coğrafya, felsefe ve mantık, edebiyat, gibi bilimin birçok dalında eserler veren Sabit, iyi bir tercüman olması sebebiyle Arapça’ya pek çok yeni kavram kazandırmıştır.

Ayrıca, pek çok öğrenci yetiştiren Sabit bin Kurra, bilimin gelişmesi için her türlü çabayı gösterir. Özellikle Aristoteles’in mantık üzerine yazmış olduğu 6 ciltlik kitabın çevirisine sunduğu kendi önermeleri İslamiyet döneminde mantık ve felsefenin gelişmesinde büyük rol oynamıştır.

Çok yönlü bir bilim insanı olan Sabit bin Kurra, örnek yaşantısıyla sadece yaşadığı çağa damga vurmamış, yaptığı çalışmalarla günümüze kadar ulaşarak bizi aydınlatan önemli bir figür olmuştur. Bu değerli matematikçi ve İslam bilgininin 900-901 yılları civarında Bağdat’ta vefat ettiği sanılmaktadır.


Kaynakça:

Matematiksel

Olgun Duran

Ömür boyu öğrencilik felsefesini benimsemiş amatör tiyatro oyuncusu ve TEGV gönüllüsü; kitaplarından, doğaya hayranlığından, yeni yerleri görmekten, gittiği yerlerin kültürünü keşfetmekten ve bunların uğruna çabalamaktan vazgeç(e)meyen kişi...  

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu