Mühendislik ve Teknoloji

Percy Spencer ve Bir Tesadüf Eseri Mikrodalga Fırının Keşfi

Bilim insanları bazen zaten bilinen bir icadı farklı alanlarda kullanarak büyük başarılara imza atabiliyor.

Mikrodalga fırınlarımız, dünyadaki en popüler ev aletlerinden biri haline geldi. Ancak çok az insan bunun tamamen tesadüfen icat edildiğini biliyor. Bazen hayat insana hiç beklenmedik sürprizler hazırlar, okuyacağınız hikaye de bunun güzel bir örneği. Bu yazıda ise kahramanımız Percy Spencer ve onun çikolatası olacak.

Percy Spencer (1894-1970) zorluklar içinde büyümüş ve bu nedenle formal eğitim hayatını çok erken yaşlarda sonlandırmak zorunda kalmıştı. Genç yaşta bir makara fabrikasında çalışmaya başladı. Daha sonra da yakınlardaki bir kağıt fabrikasında elektrikçi olarak iş buldu. Ancak azmi ve öğrenme isteği sayesinde kendisini kısa zaman içinde pek çok farklı alanda geliştirdi.

Zamanla önceleri elektrik devamında da kablosuz iletişim ve radyo teknolojisi konularında da uzman olmayı başardı. Daha sonrasında da, askeri elektronik cihazlar üreten Raytheon şirketinde iş bulup, radar sistemleri üzerinde araştırmalar yapmaya başladı. Ancak hayat ona küçük bir sürpriz hazırlayacaktı.

Percy Spencer ailesini erken yaşta kaybetmesi nedeniyle hayata zorluklar ile başlamış olsa da azmi ile adını tarihe yazdırmayı başırdı.

Mikrodalga Fırının Tesadüfen Keşfi Nasıl Gerçekleşti?

Percy Spencer Radar magnetron adı verilen, elektromanyetik ışın demetleri bir geminin çevresindeki araçları tespit etmesine imkân veren bir cihazla çalışırken kazayla müthiş bir şey keşfetti. Spencer’ın farkında olmadığı şey, aleti çalıştırırken cebine doğru tutmuş olduğuydu. Bir süre sonra cebinde bulunan çikolatanın erimiş olduğunu fark etti. Spencer şaşırmıştı ancak aynı zamanda bu durum onu meraklandırmıştı.

Tesadüfen deneyimlediği bu durumu bir bilim insanı titizliği ile denemeye başladı. Bir mikrodalga fırında magnetron şebeke elektriğini alır ve sonrasında bunu yüksek enerjili mikrodalgalara dönüştürür. Bu mikrodalgalar gıdanın içine girer ve içindeki moleküllerin daha hızlı titreşmesine neden olur. Bunun sonucunda da gıdamız ısınır.

Bu durumu anlamaya başlayan Spender mikrodalga ışınlarını kullanarak farklı yiyecekleri pişirmeye çalıştı. İlk denemesinde mısır kullanan Spencer tarihte ilk defa mikrodalgayla mısır patlatmış insan oldu. Bir sonraki denemede hedefi yumurta pişirmekti. Sonuç deneyi izleyen kişilerin yüzüne patlayan yumurtalar idi elbette.

Bu denemeleri ona mikrodalga ışınların pişirmede kullanılabileceğini gösterdi. Aynı zamanda bu gücü kontrollü kullanmasını gerektiğini de anlayacaktı. Bunun sonucunda da Spencer, mikrodalga ışınları kontrollü bir şekilde içine verebileceği metal bir kutu kullanmaya karar verdi. Böylece gerçek anlamda ilk mikrodalga fırını üretti.

Geliştirdiği bu sistemde birçok yiyeceğin pişirme sıcaklığını ve süresini denedi. Bütün bu deneyler, gıdaların mikrodalga ışınlara maruz kaldığında belli türdeki moleküllerinin hareketlendiğini ortaya çıkardı. Yüksek frekanslı olmayan bu ışınlar gıdayı ısıtacak kadar güçlü olmalarına rağmen, moleküler ve genetik yapıyı değiştirecek veya maddeyi radyoaktif hale getirecek etki göstermiyordu.

Böylece askeri alanda kullanılmak üzere incelenen mikrodalga ışınlar artık mutfakta pişirme amacıyla kullanılmaya adaydı. Spencer ve işvereni Raytheon, yiyecekleri saniyeler içinde nasıl pişireceğine dair yeni edindiği bilgilerle “RadaRange” adını verdikleri buluşun patentini aldı. İki yıl sonra, Raytheon şirketi 1947 yılında ilk mikrodalga fırını üretti. Bu fırın yaklaşık 1,8 metre yüksekliğinde ve 340 kg ağırlığındaydı.

İlk Mikrodalga Fırın: RadaRange İsmini Taşıyordu

Yaşantımızı Değiştiren 5 Keşif Ve Arka Plandaki İlginç Hikayeleri

Percy Spencer ilk gerçek mikrodalga fırını, kapalı bir metal kutuya yüksek yoğunluklu bir elektromanyetik alan üreteci monte ederek yaptı. Fırın çok başarılı oldu ve firma 1945’te ilk ticari mikrodalga fırın için patent başvurusu yaptı.

Boston’daki (ABD) bir restoranda denendikten sonra seri üretime geçildi. Fiyatları 5000 $ civarında olan bu fırınlar, sadece hastanelerde ve otellerde kullanılabiliyordu. 1970’lerin sonlarına doğru, birçok firma mikrodalga fırın üretmeye başladı ve böylece maliyetler de düştü. Gelişen teknolojiye bağlı olarak düşen üretim maliyetiyle birlikte fiyatları daha da azalan mikrodalga fırınlar günümüzde bir çok evin mutfağında kendine yer buluyor.

Bu arada sanılanın aksine Spencer bu icadının telif hakkını almadı. Sonrasında da hayatını milyoner olarak tamamlamadı. Kendisi hayatı boyunca 300 patente imza attı. 1999’da Percy Spencer mikrodalga fırını icat etmesiyle ölümsüzleştirildi. Thomas Edison ve Wright Kardeşler gibi diğer ünlü mucitleri onurlandıran Ulusal Mucitler Onur Listesi’ne girdi. Hepsi aslında bu kadar. Çikolata, merak ve azmin kısa bir hikayesini okudunuz. Daha fazlasına imza atmanızı dileriz.

Bu arada çikolata ve mikrodalga fırın arasında gerçekleşen bir hikayeye daha göz atmak isterseniz: Çikolata Kullanarak Mikrodalga Fırında Işık Hızını Ölçebiliriz


Kaynaklar ve İleri Okumalar:


Size Bir Mesajımız Var!

Matematiksel, 2015 yılından beri yayında olan ve Türkiye’de matematiğe karşı duyulan önyargıyı azaltmak ve ilgiyi arttırmak amacıyla kurulmuş bir platformdur. Sitemizde, öncelikli olarak matematik ile ilgili yazılar yer almaktadır. Ancak bilimin bütünsel yapısı itibari ile diğer bilim dalları ile ilgili konular da ilerleyen yıllarda sitemize dahil edilmiştir. Bu sitenin tek kazancı sizlere göstermek zorunda kaldığımız reklamlardır. Yüksek okunurluk düzeyine sahip bir web sitesi barındırmak ne yazık ki günümüzde oldukça masraflıdır. Bu konuda bizi anlayacağınızı umuyoruz. Ayrıca yazımızı paylaşarak veya Patreon üzerinden ufak bir bağış yaparak da büyümemize destek olabilirsiniz. Matematik ile kalalım, bilim ile kalalım.

Matematiksel

Sibel Çağlar

Merhabalar. Matematik öğretmeni olarak başladığım hayatıma 2016 yılında kurduğum matematiksel.org web sitesinde içerikler üreterek devam ediyorum. Matematiğin aydınlık yüzünü paylaşıyorum. Amacım matematiğin hayattan kopuk olmadığını kanıtlamaktı. Devamında ekip arkadaşlarımın da dahil olması ile kocaman bir aile olduk. Amacımıza da kısmen ulaştık. Yolumuz daha uzun ama kesinlikle çok keyifli.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu