Mühendislik

Standart En Boy Oranı Neden 16:9 Biçimindedir?

Günümüzde standart en boy oranı 16:9 biçimindedir ve bu sayılar kesinlikle tesadüfen seçilmemiştir. Teknolojik değişimler, kültürel eğilimler ve pratik ihtiyaçların birleşimi, günümüzdeki standart ekran oranının belirlenmesinde büyük rol oynamıştır.

en boy oranı

16:9’un neden standart hale geldiğini incelemeden önce, ekran oranının ne anlama geldiğini anlamak önemlidir. Ekran oranı, bir ekranın veya görüntünün genişlik ve yüksekliği arasındaki orantılı ilişkiyi ifade eder. Örneğin, 16:9 ekran oranı, ekranın her 16 birim genişliğine karşılık 9 birim yüksekliğe sahip olduğunu gösterir.

Ekran oranları, içeriğin ekranda nasıl görüntülendiğini etkiler. Bir ekran oranı ile içerik oranı arasında uyumsuzluk olduğunda, siyah çubuklarla (letterbox veya pillarbox) karşılaşılır, bu da izleme deneyimini azaltabilir. Eğer dikey bir videoyu sosyal medyaya yüklemek istediğiniz zaman sonucun hiç de istediğiniz gibi olmadığını deneyimlediyseniz, bu oranın neden önemli olduğunu kolayca anlayabilirsiniz.

Standart En Boy Oranı Neden 16:9 Biçimindedir?
Farklı cihazlarda karşımıza çıkan en boy oranları

Tek bir ekran her türlü filmi herhangi bir bozulma olmadan görüntüleyemez, ancak en yakını 16:9’dur. Neden bu sayıda karar kıldığımızı anlamak için de kısaca tarih boyunca deneyimlediğimiz diğer oranlara göz atmamız gerekir.

Geçmişte Kullandığımız En Boy Oranları Nelerdir?

Aslında günümüzde kullanılan ekran en boy oranlarının kökleri, Thomas Edison’un icat ettiği Kinetograf adlı sinema kamerasına dayanır. Kinetograf, hareketli görüntülerin kaydedilmesi için geliştirilen ilk modern cihazlardan biri olarak kabul edilir ve sinema teknolojisinin temellerini atmıştır. Bu kamera, Joseph Nicéphore Niépce ve Louis Daguerre gibi öncüler tarafından keşfedilen fotoğrafçılık ilkelerine dayanıyordu

William Dickson tarafından alınan patent

Edison’un Kinetograf’ı, 35 mm genişliğinde film şeridi kullanıyordu. Bu film, görüntüleri belirli bir oranla yakalıyor ve izlenebilir hale getiriyordu. Standart olarak kabul edilen bu oran, 4:3 olarak bilinen bir çerçeve oranına sahipti çünkü fotoğrafçılığın ilk yıllarında kullanılan plakalar, genellikle daha kareye yakın oranlarda görüntü yakalıyordu. Bu, Kinetograf’ın da benzer bir oran benimsemesine yol açtı.

1920’lerin sonlarında sesli filmler popüler hale geldi. Bu yeni teknoloji, film şeridinde ses kaydı için ek bir alan gerektiriyordu. Sinema tarihinde önemli bir dönüm noktası olan 1.375:1 ekran oranı, 1932 yılında film yapımcıları tarafından geliştirildi.

Yeni 1.375:1 oranı, görsel dengeyi bozmadan hem görüntü hem de ses için yeterli alan sağladı. Sinema Sanatları ve Bilimleri Akademisi tarafından resmi standart olarak ilan edilen bu oran, günümüzde Akademi Oranı olarak bilinmektedir ve uzun yıllar boyunca sinema dünyasında standart hale gelmiştir.

Roundhay Garden Scene; mucit Louis Le Prince tarafından 1888 yılında çekilen kısa film. Saniyede 12 kare hızında kaydedilmiştir. 2.11 saniye süren çekim, dünyada varlığını sürdürebilen en eski filmdir.

1950’lerde, televizyonun popülaritesine karşı koymak isteyen Hollywood, geniş ekran formatlarına yöneldi. Cinemascope (2.35:1) ve VistaVision (1.85:1) gibi oranlar, sinema deneyimini daha sürükleyici hale getirmek için geliştirildi. Bu, geniş ekran televizyonlara olan talebin artmasına zemin hazırladı.

20. yüzyılın sonlarına gelindiğinde, yüksek çözünürlüklü televizyon (HDTV) teknolojisi ortaya çıktı ve yeni bir ekran oranı standardı ihtiyacı doğdu. Bu yeni standart, hem mevcut içerikle uyumlu olmalı hem de gelecekteki formatlara uygun olmalıydı. İşte bu noktada 16:9 devreye girdi.

Cinemascope
Cinemascope

Mükemmel Çözüm – 16:9 En Boy Oranı İdi

16:9 oranı, geleneksel 4:3 içerikle ve sinemanın geniş ekran oranlarıyla (1.85:1 veya 2.35:1) uyumluluk sağlayan bir orta yoldu. Bu oran, eski içeriklerin fazla kesilmeden veya sıkıştırılmadan izlenmesine olanak tanıyordu

Standart En Boy Oranı Neden 16:9 Biçimindedir?
Bazen bir görüntünün sağında ve solunda siyah çubuklar yer alır. Buna pillarboxing denir. Bu sayede de 4:3 bir oran kolaylıkla 16:9 haline gelir.

1980’lerde HDTV için standartlar geliştirilirken mühendisler, farklı çözünürlük seviyeleri için en verimli ekran oranını araştırdı. 16:9 oranı, hem 720p (1280×720) hem de 1080p (1920×1080) çözünürlüklerinde optimal bir piksel kullanımını sağladı. Bu, hem üretim maliyetlerini düşürdü hem de görüntü kalitesini artırdı.

Sonuç olarak;

Kinetograf ile başlayan bu yolculuk, zamanla geniş ekran formatlarının ortaya çıkmasıyla değişti. Özellikle 16:9 oranı, hem 4:3 oranının mirasını hem de sinemanın daha geniş formatlarını birleştirerek modern standart haline geldi. Her ne kadar yeni formatlar ortaya çıksa da, 16:9’un sunduğu esneklik ve yaygınlık, onu uzun yıllar boyunca görsel medyanın temel taşı olarak tutmaya devam edecektir.


Kaynaklar ve ileri okumalar


Size Bir Mesajımız Var!

Matematiksel, matematiğe karşı duyulan önyargıyı azaltmak ve ilgiyi arttırmak amacıyla kurulmuş bir platformdur. Sitemizde, öncelikli olarak matematik ile ilgili yazılar yer almaktadır. Ancak bilimin bütünsel yapısı itibari ile diğer bilim dalları ile ilgili konular da ilerleyen yıllarda sitemize dahil edilmiştir. Bu sitenin tek kazancı sizlere göstermek zorunda kaldığımız reklamlardır. Yüksek okunurluk düzeyine sahip bir web sitesi barındırmak ne yazık ki günümüzde oldukça masraflıdır. Bu konuda bizi anlayacağınızı umuyoruz. Ayrıca yazımızı paylaşarak da büyümemize destek olabilirsiniz. Matematik ile kalalım, bilim ile kalalım.

Matematiksel

Batuhan Erdik

Grafik tasarımcısı ve bilgisayar meraklısı...

İlgili Yazılar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir