Psikoloji

Seyirci Etkisi Nedir? Başkalarının Varlığı Yardım Etme Sürecimizi Nasıl Etkiliyor?

Bir acil duruma tanık olsanız, zor durumda olan birine yardım etmek için hemen harekete geçer miydiniz? Çoğu insan bu soruya içtenlikle “evet” diye yanıt verir. Fakat psikologlar bu kadar emin değildir. Çünkü “seyirci etkisi” ya da diğer adıyla Genovese Sendromu olarak bilinen durum üzerine yapılan pek çok araştırma, bu içgüdüsel cevabı sorgulatır.

seyirci etkisi

Bir saldırıya tanık olduğunuzda, kendi güvenliğinizi düşünerek doğrudan müdahale etmekten kaçınabilirsiniz. Yine de çoğumuz, en azından polisi arayarak bir şekilde yardım edeceğimizi varsayarız. İşte bu yüzden, 1960’larda yaşanan bir olay tüm dünyayı şoke etmişti.

1964 yılının bir gecesi, Kitty Genovese adlı genç bir kadın New York’un Queens semtinde saldırıya uğradı ve bıçaklanarak öldürüldü. The New York Times’ta yayımlanan habere göre, saldırgan aynı kişiyle yarım saat boyunca defalarca saldırdı; Genovese birçok kez yardım için bağırdı, ancak kimse ona yardıma gitmedi. Haberde 38 kişinin saldırıya tanık olduğu, fakat hiçbirinin müdahale etmediği yazıyordu.

Seyirci Etkisi Nedir? Başkalarının Varlığı Birine Yardım Etme Sürecimizi Nasıl Etkiliyor?
Kitty Genovese, sabaha karşı saat 3’te evine dönerken, apartmanın dışında eli bıçaklı bir adamın saldırısına uğramıştı. Kadın imdat dilerken adam onu defalarca bıçaklamış ve tecavüz etmişti.

Bu haber, sosyal bilimciler arasında büyük bir tartışma başlattı. Saygın, “normal” insanların böyle bir olaya neden kayıtsız kaldığı sorgulandı. Neden kimse Kitty’ye yardım etmemişti? İnsanlar gerçekten duyarsız mıydı, yoksa müdahale ederlerse kendilerinin de zarar göreceğinden mi korkuyorlardı? Bu sorular, “seyirci etkisi” olarak bilinen bir araştırma alanının doğmasına yol açtı.

Seyirci Etkisi Neden Gerçekleşir?

Geçtiğimiz yıllarda akademisyenler raporda önemli hatalar olduğu sonucuna vardı; tanık sayısı 38’den azdı ve çok sayıda kişi polisi aramıştı. Ancak bu hataların bilinmesinden çok önce sosyal psikologlar Bibb Latane ve John Darley, laboratuar deneylerinde vakayı incelemeye başlayacaklardı.

Latane ve Darley 1970’te The Unresponsive Bystander: Why Doesn’t He Help? (Tepkisiz Seyirci: Neden Yardım Etmiyor?) adlı kitapta sonuçlarını yayımladı.

Seyirci Etkisi Nedir? Başkalarının Varlığı Birine Yardım Etme Sürecimizi Nasıl Etkiliyor?
 Acil bir du­rumda çevrenizde herhangi bir kimse yoksa bütün sorumluluğun size ait olduğunu düşünürsünüz. Eğer çevrenizde birden fazla kişi varsa, yardım etme davranışı için hissettiğiniz sorumluluk da­ğılır. Sonuç olarak, yardım etme davranışı azalır. Buna seyirci etkisi denir.

Deneylerinden birinde, bir kişinin sokakta epilepsi nöbeti geçiriyormuş gibi davranmasını sağladılar. Yoldan geçen biri bu durumu fark ettiğinde yardım eder miydi? Araştırmacılar farklı sayılarda seyircinin bulunduğu durumları inceledi. Eğer ortada sadece bir kişi varsa, bu kişi %85 oranında yardıma koşuyordu. Ancak beş kişi bir aradaysa, yalnızca %31’i müdahale ediyordu.

Bu sonuçlar, bir ortamda başka insanların da bulunduğu durumlarda bireylerin genellikle başkalarının tepkisini beklediklerini gösterdi. Kısacası, çoğu kişi eyleme geçmek yerine etrafına bakınıp bir başkasının harekete geçmesini bekliyordu. Daha sonraki araştırmalar da bireylerin, sorumluluğun yalnızca kendilerine ait olduğunu düşündüklerinde harekete geçme olasılıklarının daha yüksek olduğunu doğruladı.

Seyirci Etkisi İle İlgili Bir Deney: Odadaki Duman Deneyi

Latane ve Darley’nin 1968’de yaptığı bir diğer deneyde, katılımcılar bir odada oturup anket dolduruyordu. Onlar formlarıyla meşgulken, havalandırma deliğinden odaya duman verilmeye başlandı. Deneyin koşulları üç farklı şekilde düzenlenmişti.

Odadaki Duman Deneyi
  • İlk durumda, odada sadece bir kişi bulunuyordu ve o kişi deneyin amacından habersizdi.
  • İkinci durumda, üç kişi aynı odadaydı; ancak bunlardan ikisi araştırmanın parçasıydı. Bu iki kişi, duman yayılmasına rağmen kayıtsız davranmaları ve formlarını doldurmaya devam etmeleri yönünde talimat almıştı.
  • Üçüncü durumda ise, üç katılımcının hiçbiri deneyin amacını bilmiyordu.

İlk durumda, katılımcıların yüzde 75’i odadan çıkıp durumu rapor etti. İkinci durumda bu oran sadece yüzde 10’du. Üçüncü durumda ise yüzde 38’i odadan çıkıp dumanı bildirdi.

Bu deney, insanların nasıl davranmaları gerektiğini anlamak için çevrelerindekilere baktığını gösterdi. Özellikle ne yapacağımızdan emin olmadığımız durumlarda, başkalarının tepkileri davranışlarımızı güçlü biçimde etkiler.

Seyirci Etkisi Nedir? Başkalarının Varlığı Birine Yardım Etme Sürecimizi Nasıl Etkiliyor?
İki dakika içinde içerdeki kişilerin yüzde 50’si ve altı dakika içinde yüzde 75’i harekete geçti. Üç katılımcıdan oluşan gruplarda, yüzde 62’si deneyin tüm süresi boyunca çalışmaya devam etti.

Seyirci etkisi oyun teorisi ile de test edildi

Seyirci etkisi üzerine yapılan daha yeni bir araştırmada, bu etkinin çevrim içi ortamlarda da geçerli olup olmadığı incelendi. Araştırmacı, bir sohbet grubunda soru sorulduğunda şu soruların yanıtını aradı:

  • Bir kullanıcının cinsiyeti, yanıt alma süresini etkiler mi?
  • Sohbet odasındaki kişi sayısı, yardım gelme süresini uzatır mı?
  • Ve son olarak, yardım isteği doğrudan bir kişiye, ismiyle hitap edilerek yapılırsa yanıt daha hızlı mı gelir?

Sonuçlar ilginçti. Cinsiyetin hiçbir etkisi yoktu. Ancak gruptaki kişi sayısı arttıkça yardım alma süresi uzuyordu. Sohbet odasına eklenen her kişi, ortalama üç saniyelik bir gecikmeye neden oluyordu.

Örneğin, iki kişinin bulunduğu bir sohbet odasında yanıt almak ortalama 30 saniye sürerken, 19 kişinin bulunduğu bir odada bu süre 65 saniyeyi aşıyordu. Buna karşın, soru doğrudan bir kişiye yöneltildiğinde, sanki odada başka kimse yokmuş gibi, yine yaklaşık 30 saniyede yanıt alınıyordu.

Sonuç olarak

2019’da psikolog Richard Philpot ve dört meslektaşı tarafından yapılan bir araştırma, kamusal alanlardaki çatışmalarda seyirci sayısı arttıkça birinin müdahale etme olasılığının da yükseldiğini gösterdi. Vakaların yüzde 90,7’sinde en az bir tanık yardım etmek için harekete geçti. Her olayda ortalama 3,8 kişi müdahale etti.

Bu çalışma, laboratuvar deneylerine değil, gerçek olaylara dayanmasıyla önceki araştırmalardan ayrılıyor. Bilim insanları, Güney Afrika, Hollanda ve Birleşik Krallık’taki kalabalık şehir sokaklarında, siviller arasında yaşanan çatışmaların güvenlik kamerası görüntülerini inceledi.

Bu sonuçlar, “sorumluluğun dağılması” olgusunun hâlâ geçerli olduğunu gösterse de, aynı zamanda daha umut verici bir gerçeğe de işaret ediyor: Kamusal çatışmalara tanık olan gruplarda, bir ya da birkaç kişinin insani bir refleksle yardıma koşması oldukça olasıdır. Bu durumda umudumuzu yitirmeyelim!


Kaynaklar ve İleri Okumalar:

  • How Psychology Explains the Bystander Effect; yayınlanma tarihi: 23 Şubat 2020. Bağlantı: How Psychology Explains the Bystander Effect/
  • Manning, R., Levine, M., & Collins, A. (2007). The Kitty Genovese murder and the social psychology of helping. The parable of the 38 witnesses. American Psychologist, 62(6), 555–562. https://doi.org/10.1037/0003-066X.62.6.555
  • Fischer, P., Krueger, J. I., Greitemeyer, T., Vogrincic, C. Kastenmüller, A., Frey, D., Heene, M., Wicher, M., & Kainbacher, M. (2011). The bystander-effect: A meta-analytic review on bystander intervention in dangerous and non-dangerous emergencies. Psychological Bulletin, 137(4), 517–537. https://doi.org/10.1037/a0023304
  • Stalder, Daniel. (2008). Revisiting the issue of safety in numbers: The likelihood of receiving help from a group. Social Influence. 3. 24-33. 10.1080/15534510701766181.

Size Bir Mesajımız Var!

Matematiksel, matematiğe karşı duyulan önyargıyı azaltmak ve ilgiyi arttırmak amacıyla kurulmuş bir platformdur. Sitemizde, öncelikli olarak matematik ile ilgili yazılar yer almaktadır. Ancak bilimin bütünsel yapısı itibari ile diğer bilim dalları ile ilgili konular da ilerleyen yıllarda sitemize dahil edilmiştir. Bu sitenin tek kazancı sizlere göstermek zorunda kaldığımız reklamlardır. Yüksek okunurluk düzeyine sahip bir web sitesi barındırmak ne yazık ki günümüzde oldukça masraflıdır. Bu konuda bizi anlayacağınızı umuyoruz. Ayrıca yazımızı paylaşarak da büyümemize destek olabilirsiniz. Matematik ile kalalım, bilim ile kalalım.

Matematiksel

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir