Tıp ve Sağlık

Her İki Gözümüzde de Bir Kör Nokta Bulunmaktadır

Her iki gözünüzde de bir kör nokta olduğunu biliyor muydunuz? Normalde bu kör noktaları hiç fark etmezsiniz. Ancak, bu kör noktaları açığa çıkarmanın bazı yolları vardır. Bu yazıda size bir tanesini gösterelim.

Gözlerimiz, çevremizde olan görsel nesneleri, renkleri, hareketi ve diğer şeyleri algılamamızı sağlayan karmaşık organlardır. Ancak görebilmek için ışığa ihtiyacımız var. Etrafımıza baktığımız zaman olan biten her şeyi gördüğümüzü düşünsek de bazı sınırlarımınız vardır. Pek çok kuş ve böcek ultraviyoleyi ışığı ve bazı canlılar kızılötesi ışığı görebilse de, insanlar yalnızca görünür ışıkla yetinmek zorunda kalır.

Gözün içinde ışık, ışığa duyarlı bir doku tabakası olan gözün arkasındaki retinaya düşer. Retinada ise çubuk ve koni olarak isimlendirilen iki tip ışık algılayıcı hücre bulunur. Çubuklar loş ışıkta siyah beyaz görüş sağlarken koniler renkli görüşten sorumludur. Işık çubuk ve koni hücrelerine çarptığında, bilgi optik sinirler aracılığı ile beyne gönderilir.

Gözlerimizin her birinde toplu iğne başı büyüklüğünde küçük bir kör nokta vardır. Optik sinirin retina yüzeyinden geçtiği bu küçük alanda fotoreseptör yoktur. Işığı algılayan fotoreseptör hücreleri olmadığı için kör nokta oluşturur.

Ancak sinir liflerinin retinadan geçtiği alan ışığa duyarlı hücreler içermez. Bu, tam olarak bu noktaya çarpan ışığı görmediğimiz anlamına gelir. Bu ışığı teknik olarak göremesek de, beynimiz genellikle kör noktanın etrafındaki diğer şeylere dayanarak kaçırdığımız bilgileri tamamlar. Bu kör noktalarımızı genellikle fark etmememizin nedeni de budur. 

Kör nokta, Fransız bilim insanı Edme Mariotte tarafından 1660 yılında, ışığın optik sinirin tabanına çarptığında ne olduğunu bulmak için yaptığı çalışmalar sonucunda keşfedildi. Keşfi, görüntülerin retinada oluştuğuna dair geleneksel görüşe aykırı olduğu için bir tartışmaya neden oldu.

Gözünüzdeki Kör Noktanızı Bulabilirsiniz

Şimdi kör noktanızı bulmanıza yardımcı olalım. Eğer bu yazıyı bir telefondan okuyorsanız işiniz daha kolay olacak. Telefonunuzu iki şekli de görebilecek şekilde karşınızda tutun. Şeklin göz hizanızda bulunması gerekiyor. Şimdi gözlerinizi solda bulunan şekle odaklayın. Gözleriniz sol şekle odaklanmışken, kağıdın sağ tarafındaki şekli hala görebiliyor musunuz? Telefonunuzu yavaşça yüzünüze yaklaştırın. Bu esnada sol şekle odaklanmaya devam edin.

Şimdi elinizle sol gözünüzü kapatın. Bu sefer de sağ gözünüzü solda bulunan şekle odaklayın. Sonrasında da telefonu yavaşça yüzünüze yaklaştırın. Bu esnada sağ gözünüzü soldaki şekle odaklamaya devam edin. Bu esnada sağdaki şekle ne olduğunu fark ettiniz mi? ( Şekil bir anda görünmez olmalı, olmadıysa yönergeyi baştan okuyun).

Şimdi aynı denemeyi diğer gözümüz ile yapalım. Yani bu sefer sağ gözünüzü kapatın. Ve sol gözünüz ile sağda bulunan şekle odaklanan. Benzer bir biçimde ekranı yüzünüze doğru biraz yaklaştırın. Belli bir anda sağdaki + işaretinin kaybolduğunu fark edeceksiniz. Tebrikler. Kör noktalarınızı buldunuz.

Gözde Kör Nokta Neden Mevcut?

Yukarıdaki mini deneyde fark etmiş olacağınız gibi ilk durumda gözlerimizin ikisi de açıkken ekrana nasıl bakarsak bakalım iki noktayı birden görmemiz mümkündü. Ancak gözlerimizin birini kapattığımız zaman belli bir mesafeden sonra diğer şekli görmez olduk.

İşte o anda ışık aslında bizim kör noktamıza düşmüştü. Aslında kör noktanız sol gözünüzde, merkezi görüşünüzün yaklaşık 15 derece solundadır. Aynı biçimde de sağ gözünde, yaklaşık 15 derece merkezi görüşünüzün sağında olacaktır.

Aslında arabalardaki yan aynalar, kör noktalarımızı nasıl telafi ettiğimizin güzel bir örneğidir. Çoğu zaman, yanımızda seyahat eden arabalar kör noktamıza düşer ve yan aynalar bize aynı alanı görmemiz için farklı bir açı verir. Kısacası kör noktamızın kusuru telafi etmemize imkan verir.

Her bir gözde kör nokta olması doğal bir durumdur ve genellikle endişe nedeni değildir. Bu tamamen gözün yapısı nedeniyle oluşmaktadır. Ancak günlük yaşantımızda beynimiz eksik bilgileri etrafındaki diğer bilgileri referans olarak doldurduğu için bu kör noktanın farkında olmamız mümkün değildir.

Yakın tarihli bir araştırma, belirli göz egzersizlerinin kör noktanın boyutunu azaltmaya yardımcı olabileceğini buldu. Ancak konu hakkında daha fazla araştırmaya ihtiyaç var. Kısacası söz konusu olan şey görme olduğunda insan gözü kesinlikle kusursuz değil. Ayrıca göz atmak isterseniz: Biyolojileri ile Bizleri Şaşırtan Çıplak Kör Fareler İnsanlığın Umudu Olabilir


Kaynaklar ve ileri Okumalar


Size Bir Mesajımız Var!

Matematiksel, 2015 yılından beri yayında olan ve Türkiye’de matematiğe karşı duyulan önyargıyı azaltmak ve ilgiyi arttırmak amacıyla kurulmuş bir platformdur. Sitemizde, öncelikli olarak matematik ile ilgili yazılar yer almaktadır. Ancak bilimin bütünsel yapısı itibari ile diğer bilim dalları ile ilgili konular da ilerleyen yıllarda sitemize dahil edilmiştir. Bu sitenin tek kazancı sizlere göstermek zorunda kaldığımız reklamlardır. Yüksek okunurluk düzeyine sahip bir web sitesi barındırmak ne yazık ki günümüzde oldukça masraflıdır. Bu konuda bizi anlayacağınızı umuyoruz. Ayrıca yazımızı paylaşarak veya Patreon üzerinden ufak bir bağış yaparak da büyümemize destek olabilirsiniz. Matematik ile kalalım, bilim ile kalalım.

Matematiksel

Sibel Çağlar

Merhabalar. Matematik öğretmeni olarak başladığım hayatıma 2016 yılında kurduğum matematiksel.org web sitesinde içerikler üreterek devam ediyorum. Matematiğin aydınlık yüzünü paylaşıyorum. Amacım matematiğin hayattan kopuk olmadığını kanıtlamaktı. Devamında ekip arkadaşlarımın da dahil olması ile kocaman bir aile olduk. Amacımıza da kısmen ulaştık. Yolumuz daha uzun ama kesinlikle çok keyifli.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu