Kimya

Çok Sevdiğimiz Temiz Deniz Kokusu Neden Oluşur?

Şimdi gözlerinizi kapatın ve son tatilinizi hayalinizde canlandırın. Bir elinizde içeceğiniz, diğer elinizde romanınız, kulağınızda dalgaların ritmik sesleri ve tabii ki mis gibi deniz kokusu. Şimdi geri dönün ve düşünün. Nedir bu deniz kokusu dediğimiz şey? Denizin kendisi temiz kokar mı?

Maalesef bu konuda bildiğimiz bazı şeyler yanlış. Oda kokusu spreyi olarak en sevdiğimiz kokulardan birisi olsa da deniz kokusu iyot ya da ozon ile ilişkili değildir. Tuzlu suyun kendi başına bir kokusu yoktur ama içinde yaşayanların kesinlikle vardır.

Deniz Kokusu Bileşenleri Nelerdir?

Denizin unutulmaz kokusu, deniz tuzu, balık veya ıslak kayaların içerdiği kimyasal maddelerin karışımından gelir. Bu parfümün içinde, diğerlerine ağır basan bir koku vardır. Bu ise dimetil sülfür olarak bilinmektedir.

Deniz kokusu, deniz suyunun içindeki organizmaların ölümü ve çürümesi sonucu ortaya çıkan uçucu organik bileşiklerin havaya karışmasıyla oluşur. Deniz suyu içindeki fitoplanktonlar, zooplanktonlar ve diğer deniz canlıları, öldükleri zaman deniz suyunda bulunan bakteriler tarafından parçalanır. Bu bakteriler, organik bileşiklerin ayrışması sırasında uçucu bileşiklerin açığa çıkmasına neden olur.

Deniz yosunu, en belirgin kaynaklardan biridir. Yaygın olarak denizin kenarlarında bulunur ve ayrıştıkça “deniz kokusuna” katkıda bulunan gazlar üretir. Üretilen temel gaz, deniz yosunundaki organik bileşiklerin bakteriyel parçalanması yoluyla üretilen hidrojen sülfürdür.

Hidrojen sülfit, genellikle çürüyen yumurtalara benzer bir kokuya sahiptir ve aslında yüksek konsantrasyonlarda zehirli bir gazdır. Ancak, gelecekteki tatillerinizde deniz yosunundan kaçmaya başlamadan önce hatırlatalım. Düşük konsantrasyonlarda, hidrojen sülfit insan sağlığına zararsızdır.

Bununla birlikte, deniz kokusuna katkı sağlayan olan tek bitki deniz yosunu değildir. Aslında en önemli katkı, alglerden gelir. Algler, hücrelerinde dimetilsulfoniopropiante (kısaca DMSP) adı verilen bir bileşik içerir. DMSP tuzlu suya karşı kalkan görevi üstlenen bir kimyasaldır. Bir kısmı canlının yaşamı sona ermek üzereyken DMS molekülüne dönüşür.

Dimetil sülfit (DMS)

Deniz kıyısı aromasının en iyi bilinen bileşenlerinden biri de başta da dediğimiz gibi dimetil sülfittir. Bileşiğin ana kaynağı bir su yosunu türü olan Emiliania huxleyi adlı tek hücreli fitoplanktondur. Okyanuslarda dimetil sülfit, ölmekte olan fitoplanktonları yiyen bakteriler tarafından üretilir.

Deniz kuşları ve diğer okyanus hayvanları, genellikle lezzetli balıklarla dolu olan fitoplankton açısından zengin alanları belirlemek için dimetil sülfit kokusunu kullanırlar. Bunun dışında, peynir tezgahınız, güzel bir dimetil sülfit kokusu elde etmek için en iyi yerlerden biridir. Brevibacterium bakterisi ve olgunlaşan peynirlerde büyüyen Geotrichum mantarı gibi organizmalar, peynir proteinlerinin ayrışmasının bir sonucu olarak yüksek düzeyde dimetil sülfit üretebilir.

Sudan atmosfere ulaşan dimetil sülfür bileşiği, gezegenimizin ikliminin düzenlenmesinde de önemli rol oynar. DMS atmosferde kimyasal değişime uğrayarak farklı kükürtlü bileşiklere dönüşür. Oluşan bileşikler su moleküllerinin yoğunlaşmasını sağlayarak bulut oluşumunu tetikler. Bu bulutlar sayesinde de güneş ışınlarının bir kısmı uzaya geri yansıtılarak Dünya yüzeyinin ısınmasının önüne geçilir. Deniz kokusuna sadece DMS ve hidrojen sülfür katkıda bulunmaz – DMS’nin kimyasal türevlerinin de bir faydası olabilir.

Bromofenoller Nedir?

Balıklar, yumuşakçalar, istiridye, karides ve yengeçler dahil olmak üzere deniz ürünlerinin tuzluluğu, büyük ölçüde bromofenoller adı verilen bir bileşik sınıfından gelir. Düşük konsantrasyonlarda, bu kimyasallar deniz salyangozu, balık ve yengeç kokusu olarak tanımlanır.

Gerçekten yüksek konsantrasyonlarda, iyoda benzer şekilde sert bir kimyasal koku ortaya çıkarırlar. Ancak bu hayvanların çoğu bu bileşikleri kendi başlarına üretmezler. Daha çok yedikleri gıdalardan, özellikle deniz solucanlarından, alglerden ve diğer dip besleyicilerinden elde ederler.

Deniz kokusu dediğimiz şey anlayacağınız iyot ya da ozondan çok daha fazlasıdır. Sağlığımıza katkısı konusunda net bilgimiz olmasa da ruhumuzu iyi geldiğine inandığımız bu kokuyu fırsat bulabildiğince içinize çekmenizi öneririz. Ayrıca göz atmak isterseniz: Yağmurdan Sonraki Toprağın Kokusu Petrikor ve Gizemli Geosmin


Kaynaklar ve ileri okumalar:


Size Bir Mesajımız Var!

Matematiksel, 2015 yılından beri yayında olan ve Türkiye’de matematiğe karşı duyulan önyargıyı azaltmak ve ilgiyi arttırmak amacıyla kurulmuş bir platformdur. Sitemizde, öncelikli olarak matematik ile ilgili yazılar yer almaktadır. Ancak bilimin bütünsel yapısı itibari ile diğer bilim dalları ile ilgili konular da ilerleyen yıllarda sitemize dahil edilmiştir. Bu sitenin tek kazancı sizlere göstermek zorunda kaldığımız reklamlardır. Yüksek okunurluk düzeyine sahip bir web sitesi barındırmak ne yazık ki günümüzde oldukça masraflıdır. Bu konuda bizi anlayacağınızı umuyoruz. Ayrıca yazımızı paylaşarak veya Patreon üzerinden ufak bir bağış yaparak da büyümemize destek olabilirsiniz. Matematik ile kalalım, bilim ile kalalım.

Matematiksel

Editör

Bu yazı gönüllü yazarlarımız tarafından hazırlanmış veya sitemiz editörleri tarafından belirtilen kaynaktan aslına uygun kalınarak eklenmiştir.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu