Bitkiler de Diğer Canlılar Gibi Kanser Oluyor mu?

Kanser vücudumuzun hemen her organını veya dokusunu etkileme potansiyeli taşıyan çok geniş bir hastalık grubunun ismidir. Kanserin en önemli özelliği kimi hücrelerin normal hücrelerden farklılaşarak hızlı ve kontrolsüz bölünme özelliği kazanması ve sınır tanımaksızın yakınlarındaki doku ve organları istila etmesi ve dahası dolaşım yolu ile uzak organ ve dokulara yayılmasıdır. Bu süreç metastaz olarak adlandırılmaktadır.

Günlük olarak kendimizi toksinler, asitler, belirli enzimler ve UV ışınları gibi tonlarca zararlı maddeye maruz bırakıyoruz. Hücrelerimiz ve dokularımız hasar gördükçe, kök veya progenitör hücreler, kaybedilenin yerine geçmek için aktif olarak bölünür. Yani kısacası hücrelerimiz kendini yeniler. ( Göz atmak isterseniz: Pek Çok Kanser Türü Varken Neden Kalp Kanseri Yoktur?)

Hastalığın en ölümcül ve en kötü şöhretli özelliği metastazdır. Metastaz; belirli bir dokuda gelişen tümör dokusuna ait hücrelerin çeşitli süreçler sonucunda kendisine en yakın damar dolaşımına geçerek bulunduğu bölgeden farklı bir vücut dokusuna ulaşması ve burada gelişimini sürdürmesidir. Bu bakımdan metastaz vücudun çeşitli bölgelerinde, köken aldığı dokudan tamamen farklı olan başka organ ve dokularda tümör hücrelerinin gelişimi ile sonuçlanır.

Bir hücre her bölündüğünde DNA’sını kopyalar ve ancak bazen hatalar oluşur. Aslında, hücreler inanılmaz derecede sağlam hata kontrol mekanizmalarına ve söz konusu hataları ortadan kaldırmak için DNA onarım süreçlerine sahiptir. Bununla birlikte, insan vücudunda, bazıları aktif olarak bölünen (örneğin, sürekli hücresel stres yaşayan ciltte olduğu gibi) ~ 37 trilyon hücre vardır.

Bu nedenle, genetik veya çevresel veya yaşam tarzı faktörleri nedeniyle mutasyonların ortaya çıkması olasıdır. Hücreler yeterince genetik mutasyon biriktirirse (yaklaşık yarım düzine yeterlidir), kanserli hale gelme riski barındıracaktır.

Sonuçta kanser vücudumuzun kendi hücrelerinin çeşitli nedenlerle başkalaşımı sonucu meydana gelen bir hastalıktır. Bu nedenle kanser vücudumuzdaki her hücrede gelişme potansiyeline sahiptir. Kanserin bilinen birçok sebebi olduğu gibi, günümüzde kanserle ilgili bilinmeyenler de hayli fazladır.

Bitkilerde Kanser Nasıl Meydana Gelir?

Evet. Bitkiler de kansere yakalanır. Ancak süreç tam olarak yukarıda aktardığımız gibi gerçekleşmez. Onların sorunu daha çok hücrelerin düzensiz hale geldiği ve kontrolsüz bir şekilde bölündüğü tümörlerdir. Bitkilerdeki tümörler çoğunlukla hastalık yapıcı etkenler (örneğin virüs, bakteri, mantar) nedeniyle ortaya çıkar. Ancak bu durum bir hayvan ya da insanın aksine bir bitki için ölümcül değildir.

Görselde, Agrobacterium tumefaciens bakterisinin neden olduğu bir tür bitki kanseri görüyorsunuz. Bu hastalık tıpkı bir tümör gibi, enfeksiyon çevresinde bitki hücrelerinin kontrolsüz biçimde büyümesine neden olur

Bunun nedeni bitkilerde metastaz olayının gerçekleşmemesidir. Hayvan ve bitki hücresinin farklılığından kaynaklanan bu durum, bitkinin diğer dokularını kanserli bölgeden korur.

Kansere Karşı Hücre Duvarı

Memeliler ve diğer hayvanlarla karşılaştırıldığında bitkilerdeki hücrelerin yapısındaki temel bir farklılık vardır. Hayvan hücreleri ince bir zar olan hücre zarı ile çevrilidir. Protein ve yağlardan oluşan hücre zarı esnek ve seçici-geçirgen bir yapıya sahiptir. Ancak bu yapı bitki hücrelerinde farklıdır. Bitki hücrelerinin dış cephesini çevreleyen hücre duvarı vardır. Bu hücre duvarı ise selüloz yapısından dolayı kalın ve sert bir yapıdır.

Hücre duvarı bu yapısıyla hücrelerin çevresini kapatarak tümörlerin bulundukları yerden göç etmelerini engeller. Hapsolmuş kanserli hücreler zaman ile büyümeye devam ederek bulundukları dokuya hasar verse bile diğer dokular bu durumdan etkilenmezler.

Bitkilerin kansere karşı savaşta hayvanlara göre daha avantajlı olmasının bir diğer nedeni, bitkilerin hayati organlardan yoksun olmasıdır. Hayvanlar beyin, solunum organları ve kalp gibi çeşitli hayati organlara sahiptir. Bu organlardan birinin hasar görmesi tüm metabolizmada ölümcül olabilecek sonuçlar doğurabilir. Bitkilerde ise böyle bir durum gözlenmez.

Bitki genetikçisi Elliot Meyerowitz bu konuyla ilgili şunları söylemektedir: “Eğer insansanız beyninizde bir tümör olması kötüdür fakat eğer bir bitkiyseniz tümör kapmasının kötü olduğunu söyleyebileceğiniz bir yere sahip değilsiniz çünkü tümör kapan yer neresi ise bir diğer kopyasını yapabilirsiniz.”

Kısa bir özet geçmek gerekirse, bitkilerde de aynı insan ve hayvanlarda olduğu gibi kanser gözlenebiliyor. Fakat onların sahip oldukları hücre duvarı kanserin yayılmasını engelleyerek kanserin ölümcül etkisini azaltıyor. Bitkiler kanser olmayabilir ama memelilerdeki kanseri tedavi etmemize yardımcı olurlar. Bitkileri inceleyerek, kanseri tedavi etmemize yardımcı olabilecek bileşikleri veya memeli kanseri için yeni tedaviler geliştirmemize yardımcı olabilecek işlevleri, mekanizmaları veya genleri belirleyebiliriz.

Ayrıca göz atmak isterseniz. Matematik Ve Epigenetik Kanser Oluşumunu Ve Sonrasındaki Süreçleri Daha İyi Anlamamızı Sağlıyor


Kaynaklar ve ileri okumalar

  • Controlling Cell Division: Do plants get cancer?. Yayınlanma traihi: 26 Ocak 2022; Bağlantı: https://www.jic.ac.uk/
  • Ask Anything: Do Plants Get Cancer?; Yayınlanma tarihi: 23 ocak 2014; Bağlantı: https://www.popsci.com

Size Bir Mesajımız Var!

Matematiksel, 2015 yılından beri yayında olan ve Türkiye’de matematiğe karşı duyulan önyargıyı azaltmak ve ilgiyi arttırmak amacıyla kurulmuş bir platformdur. Sitemizde, öncelikli olarak matematik ile ilgili yazılar yer almaktadır. Ancak bilimin bütünsel yapısı itibari ile diğer bilim dalları ile ilgili konular da ilerleyen yıllarda sitemize dahil edilmiştir. Bu sitenin tek kazancı sizlere göstermek zorunda kaldığımız reklamlardır. Yüksek okunurluk düzeyine sahip bir web sitesi barındırmak ne yazık ki günümüzde oldukça masraflıdır. Bu konuda bizi anlayacağınızı umuyoruz. Ayrıca yazımızı paylaşarak veya Patreon üzerinden ufak bir bağış yaparak da büyümemize destek olabilirsiniz. Matematik ile kalalım, bilim ile kalalım.

Matematiksel

Kamil Anıl

Cevaplardan çok sorulara merak duyan, bilginin yaygınlaşması için katkıda bulunmak isteyen ,eğitim hayatını ODTÜ'de sürdüren bir öğrenciyim. Ayrıca bilim ve matematiğin uçsuz bucaksız olduğuna ve herkese ulaşabileceğine inanmaktayım. Yeter ki ne kadar zaman geçerse geçsin "hala öğreniyorum" diyebilelim.

Bu Yazılarımıza da Göz Atınız

Bir yanıt yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu