Psikoloji

Beden Algısı Bozukluğu: Neden Kendi Görüntümüzü Sevmeyiz?

Çoğu insan görünüşüyle ilgili bazı rahatsızlıklar hisseder. Kimi burnunun biçiminden, kimi gözlerinin boyutundan, kimi de boyunun uzun ya da kısa olmasından hoşnut değildir. Yine de bu düşünceler genelde akla nadiren gelir ve günlük yaşamı olumsuz etkilemez. Ancak beden algısı bozukluğu yaşayanlar için durum farklıdır.

beden algısı bozukluğu

Onlarca yıl süren araştırmalar sayesinde çoğumuz çeşitli yeme bozuklukları hakkında bilgi sahibiyiz. Ancak buna bağlı bir durum olan vücut dismorfik bozukluğu ya da beden algısı bozukluğu birçok araştırmacının yeterince ilgisini çekmedi.

Oysa beden algısı bozukluğu hem erkeklerde hem kadınlarda bulimia veya anoreksiyadan daha yaygındır. Amerika Birleşik Devletleri’nde yapılan araştırmalara göre kadınların yaklaşık %2.5’i ve erkeklerin %2.2’si bu bozukluk için tanı ölçütlerini karşılar.

Beden Algısı Bozukluğu Nedir?

Beden Algısı Bozukluğu Nedir? Neden Kendi Görüntümüzü Sevmeyiz
Beden algısı bozukluğu her 100 kişiden 2 kişide görülen bir psikolojik rahatsızlıktır.

Yeme bozukluğu olan kişiler, zayıf vücutlarını bile aşırı kilolu olarak görme eğilimindedir. Beden algısı bozukluğu olanlar ise başkalarına normal ya da çekici görünseler bile kendilerini çirkin veya şekilsiz olarak algılar.

Beden algısı bozukluğu ve yeme bozukluğu olan kişiler birçok ortak özelliği paylaşır. Her iki grupta da bireyler görünümleriyle ilgili utanç, tiksinti ve öfke gibi benzer olumsuz duygular yaşar.

Aynı zamanda sık sık aynaya bakmak, kendilerini kontrol etmek amacıyla fotoğraf çekmek, görünümleri hakkında başkalarından onay istemek ve “nasıl görünüyorum?” gibi soruları tekrar tekrar sormak gibi benzer davranışlar sergilerler. Algıladıkları kusurları gizlemek veya kamufle etmek için çeşitli giysi ve aksesuarlar kullanmaktan da yararlanırlar.

Bu sorunu yaşayanların yaklaşık dörtte biri günde sekiz saatten fazla sorunları ile ilgili kendilerini gözler.

Bu rahatsızlığa sahip kişiler, görünümlerinden duydukları rahatsızlık nedeniyle kalabalıklardan uzak durmayı ve kendilerini izole etmeyi tercih eder. Başkalarının kusurlarını fark etmesinden korktukları için zamanla işe veya okula gitmekten kaçınırlar. Bu durum ilerledikçe sosyal çevrelerinden ve hatta ailelerinden uzaklaşmaya başlayabilirler.

Araştırmalar, beden algısı bozukluğu olan kişilerin %66’sının kozmetik ya da dermatolojik tedavi gördüğünü ortaya koyuyor. Ameliyat sonrası, vücutlarının belirli bir bölgesi hakkında kendilerini daha iyi hissetseler bile, görünüşlerine yönelik saplantıları kaybolmaz. Zamanla vücutlarının başka bir bölümünü beğenmemeye başlarlar.

Depresyon, beden algısı bozukluğu olan kişilerde sık görülür. Ne yazık ki, bu kişiler arasında intihar düşünceleri de yaygındır. Çoğu zaman, görünüşlerindeki kusurlar konusunda umutsuz hisseden genç erkekler ve kadınlar, acılarına son vermek için bunu tek yol olarak görür.

Hepimiz Kimi Zaman Görüntümüzü Sevmeyiz Ancak Beden Algısı Bozukluğunun Farkı Nedir?

Beden Algısı Bozukluğu Nedir? Neden Kendi Görüntümüzü Sevmeyiz
Beden algısında sorun yaşayan kişiler, dış görünüşlerinden takıntı derecesinde rahatsız oldukları için kendilerini yalnızlaştırmayı tercih ederler. Dışarı çıkmak, arkadaşlarıyla görüşmek istemeyen kişiler, genellikle eve kapanırlar.

Beden algısı bozukluğunun kesin nedenleri bilinmemektedir. Olası gelişimsel etkenler arasında genetik yatkınlık, çocukluk döneminde akran zorbalığı, görünüş veya yetenekle ilgili alay edilme, kötü muamele ve travma yer alır. Ayrıca, görünüşe önem verilen bir ailede büyümek, görünüş konusunda mükemmeliyetçi beklentiler ve kitle iletişim araçlarında yüksek güzellik ideallerine maruz kalmak da rol oynayabilir.

Sık görülen kişilik özellikleri arasında mükemmeliyetçilik, utangaçlık, sosyal kaygı, düşük özsaygı ve reddedilme ya da eleştiriye karşı hassasiyet yer alır.

Araştırmalar, bu bozukluğa sahip kişilerde beyin işlevlerinde bazı farklılıklar olabileceğini gösteriyor. Görüntüleri bütünsel olarak değil, ayrıntılar üzerinden değerlendirme eğilimi gösterirler. Başka bir deyişle, ormanı değil, ağaçları görürler.

Beden dismorfik bozukluğu olan bazı kişiler, resmi bir tanı almadan önce bu durumu yıllarca yaşayabilir. Bunun nedeni, belirtilerinin bir ruh sağlığı sorununun işareti olduğunu fark etmemeleri ya da yardım istemekten utanmaları veya korkmalarıdır.

Beden Algısı Bozukluğu İçin Tedavi Mümkündür

Neyse ki bu tür sorunlar yaşayan kişiler için etkili tedavi seçenekleri mevcuttur. Bilişsel davranışçı terapi sürecinde terapistler, hastalarla birlikte çalışarak fiziksel görünüme yönelik müdahaleci düşünce ve inançları değiştirmeyi hedefler. Amaç, beden imajıyla ilişkili sorunlu davranışları ortadan kaldırmaktır. Bu süreç genellikle ilaç tedavisiyle de desteklenir.

Beden algısı bozukluğu ve benzer sorunların özellikle gençler arasında yaygın olduğu bilinir. Bu nedenle öncelikli hedef, sorunu tanımak ve erken müdahale etmektir.


Kaynaklar ve ileri okumalar

  • Koran, L., Abujaoude, E., Large, M., & Serpe, R. (2008). The Prevalence of Body Dysmorphic Disorder in the United States Adult Population. CNS Spectrums, 13(4), 316-322. doi:10.1017/S1092852900016436
  • What is body dysmorphic disorder?. yayınlanma tarihi: 10 Ağustos 2018; Bağlantı: https://www.nbcnews.com/
  • Phillips, Katharine A., Rachel A Simmons, and Katharine A. Phillips (ed.), ‘Core Clinical Features of Body Dysmorphic Disorder. Appearance Preoccupations, Negative Emotions, Core Beliefs, and Repetitive and Avoidance Behaviors’, in Katharine A. Phillips (ed.), Body Dysmorphic Disorder: Advances in Research and Clinical Practice (New York, 2017

Size Bir Mesajımız Var!

Matematiksel matematiğe karşı duyulan önyargıyı azaltmak ve ilgiyi arttırmak amacıyla kurulmuş bir platformdur. Sitemizde, öncelikli olarak matematik ile ilgili yazılar yer almaktadır. Ancak bilimin bütünsel yapısı itibari ile diğer bilim dalları ile ilgili konular da ilerleyen yıllarda sitemize dahil edilmiştir. Bu sitenin tek kazancı sizlere göstermek zorunda kaldığımız reklamlardır. Yüksek okunurluk düzeyine sahip bir web sitesi barındırmak ne yazık ki günümüzde oldukça masraflıdır. Bu konuda bizi anlayacağınızı umuyoruz. Ayrıca yazımızı paylaşarak da büyümemize destek olabilirsiniz. Matematik ile kalalım, bilim ile kalalım.

Matematiksel

Sibel Çağlar

Temel eğitimimi Kadıköy Anadolu Lisesinde tamamladım. Devamında Marmara Üniversitesi İngilizce Matematik Öğretmenliği bölümünü bitirdim. Çeşitli özel okullarda edindiğim öğretmenlik deneyiminin ardından matematiksel.org web sitesini kurdum. O günden bugüne içerik üretmeye devam ediyorum.

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir