Toplum ve Yaşam

Wason Seçim Testi Mantıklı Düşünüp Düşünmediğinizi Belirleyebilir!

İnsanın mantıksal akıl yürütmesi psikolojide çok sayıda araştırmanın konusu olmuştur. Bu çalışmaların tarihi boyunca, Wason seçim testi (dört kart problemi olarak da bilinir), kişilerin nasıl mantık yürüttüğünü ve neden hata yaptıklarını keşfetmek için en başarılı deneylerden biri olarak kabul edilir. 

(Yukarıdaki örnekte gördüğünüz rakamlar tamamen rastgeledir

Wason Seçim Testi Nedir?

Wason seçim testi 1966’da Peter Cathcart Wason tarafından geliştirilen bir mantık bulmacasıdır. Bulmacanın bir versiyonunda, deneğin önündeki ma­sanın üzerine dört kart yerleştirilir. Kartların her birinin bir yüzünde bir harf, öteki yüzünde bir rakam bulunur. Kartların ikisinin bir yüzü, diğer ikisinin öteki yüzü çevril­miş durumdadır.

Yani masanın üzerinde aşağıdaki örnekte de gördüğünüz gibi iki rakam, iki harf görülmektedir. Sonra deneğe şöyle bir kural olduğu söylenir. “Bir tarafında sesli harf bulunan tüm kartların diğer tarafında tek sayı vardır.” Bu hipotezi test etmek için ters çevrilecek iki kart seçmeniz gerekir. Hangi ikisini seçeceksin?

Wason Seçim Testi
Wason seçim testi için bir tarafında sesli harf bulunan tüm kartların diğer tarafında tek sayı olduğu hipotezini test etmek için iki kart seçmelisiniz. Hangi ikisini seçeceksiniz? İşte dört kart. Her birinin bir tarafında bir harf, diğer tarafında bir sayı var.

Göründüğü kadar masum bir problem olmadığı bariz. Okumadan önce cevaba karar verin. Eğer yanlış kartı çevirirseniz kendinizi kötü hissetmeyin. Aslında Wason’un deneklerinin yüzde 90’ından fazlası da oldukça sistematik bir şekilde hata yaptı ve yaptıkları hatalar bir kalıp izliyordu. Hatta bir keresinde deneklerden biri seçiminden dolayı çok mutsuz olduğunu ancak ikinci bir şansı olsa aynı seçimi yapacağını söyleyecekti.

Seçimimizin Analizini Yapalım

Wason Seçim Testi
1960’larda İngiliz psikolog Peter Wason, alanında devrim yaratacak bir deney tasarladı. Günümüzde onun bu çalışması “Wason seçim testi” ismi ile bilinmektedir.

Eğer siz de çoğu kişi gibiyseniz bu durumda E ve 5 kartlarını seçmiş olmalısınız. Eğer, E’yi seçtiyseniz, haklıydınız, o yüzden kendinize bir puan verin. Ancak 5’i seçerseniz, onay yanlılığı etkisi altındasınız demektir. İnsanların çoğu bu hatayı yapmaktadır. 5 doğru bir seçim gibi görünse de, yalnızca hipotezi onaylar. Ancak onu çürütemez. Bunu şu şekilde düşünün:

  • “E” kartını seçtiğimiz zaman tek sayı var ise doğru, çift sayı ise yanlış olduğu sonuca kesin olarak varabiliriz.
  • “C” kartı en başta elenir çünkü sesli bir harf değildir.
  • Bir yüzünde “5” sayısı olan kartın seçimi de hipotezi sınamaz. Çünkü sonucu sağlamamız zorunlu olarak ön bileşeni doğruladığımız anlamına gelmez. “Eğer yağmur yağdıysa yerler ıslaktır” cümlesini düşünün. Yerlerin ıslak olmasının tek koşulunun yağmurun yağmış olması değildir.
  • Ön yüzünde çift sayı bulunan “4” kartının seçimi, hipotezin doğruluğunu kesin olarak sınar. Çünkü eğer koşul önermesinin sonucu sağlanmıyorsa öncül zorunlu olarak yanlış olmalıdır. Yani üzerinde 4 yazan kart aslında ters çevrilecek diğer karttır. Çünkü hipotezin yanlış olduğunu bir tek o gösterecektir.

“İse” bağlacı ve Wason testi

Önermeler mantığında yer alan “ise” bağlacıyla Wason testinde doğru sonuca ulaşmak çok daha kolaydır. Aslında yukarıda kullandığımız mantık “ise” bağlacının bir sonucudur. “İse” bağlacının kullanıldığı önermelere koşullu önerme denir. İse bağlacının doğruluk tablosu da aşağıdaki gibidir.

Wason testine dönelim. “Eğer kartın bir yüzünde sesli harf varsa diğer yüzünde tek bir sayı vardır. cümlesini iki bileşene ayıralım. Bu durumda p, “kartın bir yüzünde sesli harf var” önermesini; q, “kartın diğer yüzünde tek sayı var” önermesini simgelesin. “Varsa” sözcüğünde yer alan “ise” ekini de “→” olarak simgeleyelim.

Wason testinde verilen önermenin doğruluğunu kontrol etmemiz için p’nin doğru, q’nun yanlış olduğu durumlara bakmak gerekir. Yani kartların görünen yüzünde sesli harf olanları ve tek olmayanları çevirmemiz gerekir. Bu durumda seçimimiz E ve 4 olmalıdır.

İnsanların bu testte sıklıkla yanılgıya düşmelerinin sebebi her zaman durumu destekleyen kanıtlar aramalarıdır. Fakat, aslında durumu yanlışlayan kanıtlar, yani tümden gelim yöntemi, bize durum hakkında daha fazla bilgi sağlar.

 Taraflı bir görüşle çelişen kanıtlar gösterilse bile, onu mevcut bakış açımızı güçlendirecek bir şekilde yorumlayabiliriz. Doğrulama yanlılığı kararlarımızı bulanıklaştırır. Yalnızca sayısal rakamlardan oluşsa bile, bize bilginin çarpık bir görünümünü verir.

Doğrulama yanlılığı (İngilizce: confirmation bias) terimi ilk olarak Peter Wason tarafından kullanılmıştır. Bu deneyin sonuçlarının yanlışlama yerine doğrulama üzerine bir eğilim göstermesi terimin ortaya çıkmasına neden olmuştur. Doğrulama yanlılığı bilgiyi yorumlama, fark etme, önemseme ve hatırlama davranışımızı etkiler. Düşüncelerimizi doğrulayan bilgilerin hatırlanması, karşıt olanların hatırlanmasından daha kolaydır

Wason Seçim Testi Sonucundan Ne Öğrenmeliyiz?

Zaman içinde bu testin farklı versiyonları uygulanmaya başladı. Bunlardan bir tanesi de John Tooby ve Leda Cosmides tarafından hazırlandı. Senaryo şöyleydi: Siz ABD’ deki barlardan birinde çalışı­yorsunuz ve göreviniz barda yaşı tutmadığı halde alkol içen müşteri olup olmadığını tespit etmek.

Her kart bardaki bir ki­şiyi temsil ediyor. Kartın bir yüzünde müşterinin yaşı, öteki yüzünde ne içtiği yazıyor. Yirmi bir yaşının altında alkol içen müşteri olup olmadığını kontrol etmek için kartlardan hangi­lerinin öteki yüzünü çevirmeniz gerekir?

Wason Seçim Testi

Aslında fark etmiş olacağınız gibi bu testin mantığı yukarıda verdiğimiz ile hemen hemen aynı. İlginç olan bu teste katılan kişilerin yüzde 75’inin doğru kartları seçmiş olması. Bu ikinci test bizim sosyal bir ortamdaki “hileleri” fark etme yeteneğimizi sınamak amacıyla hazırlanmıştır.

Yaşı tutmadığı halde alkol içen kişi­ler “hile” yapan kişilerdir. Tooby ve Cosmides’e göre ikin­ci testte daha başarılı olmamızın sebebi bu hileleri tespit et­meyi içeren mantıksal problemleri çözmeye oldukça uygun bir kafa yapısına sahip olmamızdır.

Bu testin ardından Tooby ve Cosmides’in yorumu, soğuk bir mantık diliyle değil de pratik ve tanıdık gündelik yaşam sembolleriyle ifa­de edilen mantıksal problemleri çözmekte daha başarılı oldu­ğumuz biçiminde olmuştur. ( Bu arada cevabı merak ederseniz seçmeniz gerekenler ilk ve son kartlardır)

Sonuç Olarak Bu Testler Bize Ne Anlatıyor?

Bu konu ilerleyen süreçte eğitim araştırmacılarının da dikkatini çekti. Acaba matematik öğrenmek ilk testteki bilişsel hatayı ortadan kaldırır mı? Bunu merak eden araştırmacılar Matthew Inglis ve Nina Attridge bir üniversite de matematik ve tarih okuyan öğrencilere aynı testi uyguladılar. Ancak ( Matematik % 18, tarih % 6) bir fark olsa da, bu matematik öğrenmenin bizi daha mantıklı yapacağının kesin göstergesi değildi.


Kaynaklar ve İleri Okumalar:


Size Bir Mesajımız Var!

Matematiksel, 2015 yılından beri yayında olan ve Türkiye’de matematiğe karşı duyulan önyargıyı azaltmak ve ilgiyi arttırmak amacıyla kurulmuş bir platformdur. Sitemizde, öncelikli olarak matematik ile ilgili yazılar yer almaktadır. Ancak bilimin bütünsel yapısı itibari ile diğer bilim dalları ile ilgili konular da ilerleyen yıllarda sitemize dahil edilmiştir. Bu sitenin tek kazancı sizlere göstermek zorunda kaldığımız reklamlardır. Yüksek okunurluk düzeyine sahip bir web sitesi barındırmak ne yazık ki günümüzde oldukça masraflıdır. Bu konuda bizi anlayacağınızı umuyoruz. Ayrıca yazımızı paylaşarak da büyümemize destek olabilirsiniz. Matematik ile kalalım, bilim ile kalalım.

Matematiksel

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu