Kimya

Hidrojen Peroksit Neden Kahverengi Bir Şişede Saklanır?

Hidrojen peroksit çok kararsız bir moleküldür. Işıkla temas ettiğinde kolayca parçalanır ve su ile oksijene ayrışır. Bu nedenle şeffaf bir şişede tutulursa zamanla etkisini kaybeder.

Hidrojen Peroksit Neden Kahverengi Bir Şişede Gelir?
Hidrojen peroksit, su molekülünün (H2O) bir ekstra oksijen atomu (O) içermesi nedeniyle suyun kimyasal bir türevidir. Hidrojen peroksit aynı zamanda peroksitler sınıfına aittir.

Pek çok kimyasal bileşik zamanla bozulur; hidrojen peroksit de bir istisna değildir. Normalde oldukça kararlı olsa da, ışık ve ısıyla temas ettiğinde parçalanmaya başlar. Eczanelerde gördüğünüz kahverengi şişe, bu iki etkene karşı bir koruma görevi görür. Kahverengi cam, ışığın şişenin içine girmesini engeller ve oksidasyonu durdurarak sıcaklığın yükselmesini önler.

Eğer bir kesik üzerine hidrojen peroksit döktüğünüzde beklenen kabarcıklar oluşmadıysa, büyük ihtimalle elinizdeki şişe artık sadece sıradan sudur.

Hidrojen Peroksit Nedir?

Hidrojen peroksit (H₂O₂) kulağa sıradan gelebilir ama aslında oldukça ilginç bir moleküldür. Yapısı, bildiğimiz sudan (H₂O) yalnızca bir oksijen atomu fazladır—ancak bu tek atom, tüm molekülün özelliklerini kökten değiştirir.

Endüstride çalışanlar hidrojen peroksitle çok dikkatli çalışmak zorundadır. Çünkü kapalı bir sistemde —örneğin bir depolama tankında— çözelti parçalanmaya başlarsa basınç yükselir ve bu da tankın, borunun ya da hattın patlamasına yol açabilir. Neyse ki evde kullandığımız hidrojen peroksit bundan çok daha güvenlidir.

Nefes alırken içimize çektiğimiz oksijen, iki atomun çift bağla birleştiği moleküler oksijendir. Oksijen atomları yalnızca tek bağla birleştiğinde ise bir peroksit oluşur. Hidrojen peroksit, bu tür yapının en basit örneğini sunar.

Saf halde hidrojen peroksit, sudan biraz daha yoğun ve daha viskozdur. Güçlü bir oksitleyici olduğu için, yanıcı maddelerle temas ettiğinde kolayca yangın başlatır. Bu nedenle, günlük hayatta hidrojen peroksite daha çok seyreltik çözeltiler şeklinde rastlarız.

Eczanelerde satılan %3’lük çözeltileri ( halk arasında oksijenli su) insanlar genellikle yaraları temizlemek veya bakterileri öldürmek için ağız gargarası olarak kullanır. Daha yoğun çözeltileri ise saç açıcı ürünlerin formülüne girer.

Aslında vücudumuz da bu molekülü üretir. Hücreler, metabolizma sırasında az miktarda hidrojen peroksit oluşturur. Bağışıklık sistemi, enfeksiyonla savaşacak beyaz kan hücrelerini yönlendirmek için bu molekülü sinyal olarak kullanır.

Katalizör görevi gören maddeler—örneğin kan, kuru maya veya bazı metaller—hidrojen peroksitle temas ettiğinde onu hızla parçalar. Molekül, suya ve oksijene dönüşür. Sadece %3’lük bir çözelti bile, uygun bir katalizörle kendi hacminin on katı kadar oksijen açığa çıkarır. Bu özelliğiyle hidrojen peroksit, pratik bir oksijen kaynağı görevi görür.

Bir Yaranın Üzerine Döktüğünüz Zaman Neden Köpürüyor?

Bir kesik üzerine hidrojen peroksit döktüğünüzde gördüğünüz o kabarcıklar aslında oksijen gazıdır. Hücrelerimizde ve bakterilerde katalaz adı verilen bir enzim bulunur. Bu enzim hidrojen peroksiti hızla parçalar; ortaya su ve oksijen çıkar.

Kabarcıkların yükselmesi işte bu oksijenin açığa çıkmasından kaynaklanır. Köpürme sayesinde yara yüzeyindeki bakteriler kısmen uzaklaştırılır. Ancak hidrojen peroksit aynı zamanda sağlıklı hücrelere de zarar verdiği için artık yara temizliği için önerilen ilk seçenek değildir.

Oksijenle yaşayan başka canlıların da katalaz enzimine ihtiyacı vardır. Bunu görmek için basit bir deney yapabilirsiniz: Bir bardak hidrojen peroksite kuru maya eklediğinizde, çözeltinin hızla kabarcıklar çıkardığını göreceksiniz. İşte bu kabarcıklar açığa çıkan oksijen gazıdır.


Kaynaklar ve ileri okumalar


Size Bir Mesajımız Var!

Matematiksel, matematiğe karşı duyulan önyargıyı azaltmak ve ilgiyi arttırmak amacıyla kurulmuş bir platformdur. Sitemizde, öncelikli olarak matematik ile ilgili yazılar yer almaktadır. Ancak bilimin bütünsel yapısı itibari ile diğer bilim dalları ile ilgili konular da ilerleyen yıllarda sitemize dahil edilmiştir. Bu sitenin tek kazancı sizlere göstermek zorunda kaldığımız reklamlardır. Yüksek okunurluk düzeyine sahip bir web sitesi barındırmak ne yazık ki günümüzde oldukça masraflıdır. Bu konuda bizi anlayacağınızı umuyoruz. Ayrıca yazımızı paylaşarak da büyümemize destek olabilirsiniz. Matematik ile kalalım, bilim ile kalalım.

Matematiksel

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir