Toplum ve Yaşam

Batık Maliyet Yanılgısı: Vazgeçmek Neden Bu Kadar Zor Gelir?

Tatilde vasat bir otel kahvaltısıyla karşılaştınız mı? Muhtemelen cevabını evettir. Ancak size sunulan yemek seçeneklerinden hoşlanmasanız bile rezervasyonun bir parçası olduğu ve zaten yemeğin parasını ödediğiniz için, bir kafeye gitmek yerine kendinizi yine de bir şeyler yemeye zorlamış olmanız da olasıdır. Ekonomistler ve sosyal bilimciler, bu tür davranışların “batık maliyet yanılgısı” nedeniyle ortaya çıkabileceğini öne sürüyorlar.

Batık maliyet yanılgısı
Davranışınızı, şimdiki zamanın koşullarından veya geleceğe dair tahminlerden ziyade, geçmişte ödediğiniz maliyetler nedeniyle haklı buluyorsanız, kendinizi kontrol etmelisiniz.

Başladığınız kitap size pek bir şey katmayacak olsa bile okumaya devam ediyorsanız, izlediğiniz film sizi fazla etkilemese bile sonuna kadar sabrediyorsanız yine batık maliyet yanılgısının etkisi altındasınız demektir. Bu davranışlar rasyonel olmasa da çok yaygındır, dolayısıyla bu eğilimin farkında olmak faydalı olacaktır. Bazı durumlarda bunu kendi yararınıza bile kullanabilirsiniz.

Nedir Bu Batık Maliyet Yanılgısı?

Batık Maliyet Yanılgısı; (Sunk Cost Fallacy / Concorde Fallacy) bireylerin geçmişte harcadıkları zaman, emek veya yatırdıkları para sebebiyle, yanlış bir yatırımı veya davranışı sürdürmekte ısrarcı olmaları durumudur.

Batık Maliyet Yanılgısı: Vazgeçmek Neden Bu Kadar Zor Gelir?

Ne kadar çok yatırım yapmışsak yani batık maliyetimiz ne kadar büyükse planımızı devam ettirme arzumuz o kadar güçlü olur. Borsaya para yatıranlar batık maliyet yanlışının tuzağına sıklıkla düşerler. Hisse senetlerini satıp satmama kararını verirken çoğu kez maliyet fiyatından yola çıkarlar. Hisselerin değeri bunun altındaysa satmazlar. Batık maliyet yanlışının acıklı püf noktası ise şudur. Bir hisse senediyle ne kadar çok para kaybetmişseniz, bu hisse senedine o kadar sıkı sıkıya sarılırsınız.

Batık Maliyet Yanılgısı: Vazgeçmek Neden Bu Kadar Zor Gelir?
Başarısız bir plana yatırım yapmaya devam etmek (yani, batık maliyet yanılgısı), insanların karar verirken yapmaya meyilli olduğu yaygın bir hatadır. Halihazırda yatırılan kaynakları geri almak imkansızdır.

Ali’nin 1 milyon TL’ye bir ev satın aldığını düşünün. Ardından ülke çapında bir konut piyasası çöküşü yaşandı. Artık tüm evler %20 daha ucuz ve Ali evini yalnızca 800.000 TL’ye satabiliyor. Ali’nin daha büyük bir eve geçmesi lazım ve bu evler artık daha ucuz olduğu için bunu yapması da mümkün. Ancak büyük ihtimalle, Ali eski evini satıp yenisini satın almayacaktır. Çünkü aradaki 200.000 TL’lik farkı bir kayıp olarak algılayacaktır. Bu batık maliyet yanılgısına vereceğimiz bir başka örnektir.

Batık Maliyet Yanılgısı Sadece Gündelik Kararlarımızı Etkilemez

Batık maliyet yanılgısı, yalnızca bir konsere gitmek gibi küçük günlük kararları etkilemez. Ayrıca hükümetlerin ve şirketlerin aldığı kararları etkilediği de kanıtlanmıştır. Bu yanılgının çoğu zaman Concorde yanılgısı ile eş anlamlı kullanılması da aslında bu nedenledir. Teorinin ismi Concorde isimli supersonic uçaktan gelir.

2. Dünya Savaşı’ndan sonra sesten hızlı uçabilen (supersonic) bir yolcu uçağı yapma fikri ortaya çıkmıştı. Başta İngiltere olmak üzere birçok ülkede bu amaçla komiteler kuruldu. Ancak projenin 1950’lerin ve 1960’ların başlarında prototip raporlarında başarısız olacağı tahmin ediliyordu.

Concorde

Buna rağmen uçağın üretimine devam edildi. Çünkü projeye çok miktarda para, zaman ve emek konmuştu. 1976 yılında uçak ilk seferine çıktı. Ancak ne yazık ki 5 Temmuz 2000 tarihinde 113 kişinin ölümüne sebep olan Concorde uçak kazası gerçekleşti.

Bu acı olayın devamında da geçmişte verilen emeklere kıyamadığı için geleceğini tehlikeye atma durumuna Concorde yanılgısı denilecekti. Concorde yanılgısı durumunda ortada içi boş bir umut vardır. Bu nedenle buna aynı zamanda umut teorisi adı da verilmektedir.

Günümüzde Batık maliyet yanılgısı ekonomik bir terim olarak kullanılmaktadır. Concorde yanılgısı ise bu yanılgının bir üst kümesidir. Bu yargı hatasını yenmenin en basit yöntemi, sonuç üretmediğinde yatırım yapmayı bırakmaktır. Ancak ufak bir sorun var. Aslında bu hiç de kolay bir durum değildir.

Neden Vazgeçemiyoruz?

Batık maliyet etkisi gibi bir yanlılığın neden ortaya çıkabileceğine dair sayısız açıklama bulunmaktadır. Bunların arasında, beklenti teorisi, insanların neden daha önceki bir kaynak yatırımına duyarlı olabileceğine dair makul bir neden sunar.

Geleneksel ekonomi, kişinin 10 Dolar kazandığında hissettiği mutluluk seviyesinin, 10 Dolar kaybettiğinde hissettiği üzüntü düzeyine eşit olacağını tahmin eder. Kayıplar ve kazançlar eşit olarak değerlendirilir. Bununla birlikte, 1970’lerin sonlarında bazı iktisatçılar, geleneksel iktisadın bu bakış açısında bazı sorunlar tanımlamaya başlayacaklardı. Sonucunda insanlar nadiren rasyonel davranıyorlardı.

Beklenti teorisi önemlidir. Sonucunda kazançları ve kayıpları nasıl farklı şekilde anladığımızı ve değerlendirdiğimizi ve dolayısıyla ekonomik kararları nasıl aldığımızı açıklar

Bunun sonucunda risk ve belirsizlik altında verilen kararlar beklenti teorisi kapsamında incelenmeye başlanacaktı. Beklenti teorisine göre bireyler kayıplardan sakınmak için risk almalarına karşın kazançlar söz konusu olduğunda riskten kaçınmaktadırlar. 

Örneğin, bir işletme ağır kayıplar yaşıyorsa, ya kapatmaya ya da devam etmeye karar vermelidir. Kapatmak kesinlikle para, zaman ve emek kaybıdır. Beklenti teorisine göre, insanlar kesin bir kayıpla karşı karşıya kaldıklarında risk arayışına girerler. Olumlu bir sonuç elde etmek için daha fazla para harcamayı göz alırlar.

Batık maliyet etkisinin bir başka nedeni de israftan kaçınmadır. Biz insanlar kaynak israfını (zaman, emek ve para) sevmeyiz. Kişi bir projeyi veya davranışı durdurmaya karar verdiğinde, bu o görev için harcadığınız zaman, para ve çabayı “boşa” harcadığınız anlamına gelir. Bu da kaçınmak isteyeceğimiz bir durumdur. Ayrıca bir görevden çekilmenin sonucu daha fazla pişmanlık yaratacaksa, bir kişinin batık maliyet yanılgısına düşme olasılığı daha yüksektir. 

Sonuç olarak;

Bir şeyi sonlandırmak için yatırım yapmaya devam etmenin birçok iyi sebebi olabilir. Ama o ana dek yapılan yatırımı göz önünde bulundurmak kötü bir sebeptir. Ev aldığınız arsa önünüzdeki yüz yıl boyunca değerlenmeyebilir. Ya da kendi alanınızla ilgili işi yüz yıl boyunca bulamayabilirsiniz. “Emek verdim, karşılığını almalıyım.” veya “Battı balık yan gider.” yargılarından kurtulup “Zararın neresinden dönersen kârdır.” felsefesinde olursak batık maliyet yanlışından o kadar uzaklaşmış oluruz. Sağlıcakla kalın.


Kaynaklar ve ileri okumalar

  • Jeremy S. NashBachelor of Psychological Science (Hons IIA). University of Queensland eSpace; “The Sunk Cost Effect:Short-term Behavioural Evidencein Adults”; (2017). https://core.ac.uk/reader/159137880
  • What is the ‘sunk cost fallacy’? Is it ever a good thing?. Yayınlanma tarihi: 27 Kasım 2023. Kaynak site: Conversation. Bağlantı: What is the ‘sunk cost fallacy’? Is it ever a good thing?
  • Dijkstra KA, Hong YY. The feeling of throwing good money after bad. The role of affective reaction in the sunk-cost fallacy. PLoS One. 2019 Jan 8;14(1):e0209900. doi: 10.1371/journal.pone.0209900. PMID: 30620741; PMCID: PMC6324799.

Size Bir Mesajımız Var!

Matematiksel, 2015 yılından beri yayında olan ve Türkiye’de matematiğe karşı duyulan önyargıyı azaltmak ve ilgiyi arttırmak amacıyla kurulmuş bir platformdur. Sitemizde, öncelikli olarak matematik ile ilgili yazılar yer almaktadır. Ancak bilimin bütünsel yapısı itibari ile diğer bilim dalları ile ilgili konular da ilerleyen yıllarda sitemize dahil edilmiştir. Bu sitenin tek kazancı sizlere göstermek zorunda kaldığımız reklamlardır. Yüksek okunurluk düzeyine sahip bir web sitesi barındırmak ne yazık ki günümüzde oldukça masraflıdır. Bu konuda bizi anlayacağınızı umuyoruz. Ayrıca yazımızı paylaşarak da büyümemize destek olabilirsiniz. Matematik ile kalalım, bilim ile kalalım.

Matematiksel

Gamze Dönmez

Okumayı pek çok eyleme tercih eden, araştırmayı, öğrenmeyi, öğretmeyi ve yeniden öğrenmeyi önemseyen, amatör olarak öykü yazarlığı yapan, Türkçeyi çok seven bir ilköğretim matematik öğretmeniyim. Öğrenme psikolojisi, gelişim psikolojisi, olasılık, geometri ve mantık çokça dikkatimi çeken alanlardan. Merak uyandırıp geri çekilmenin merak gidermekten daha değerli olduğunu düşünüyorum. Bilimin, bilmenin ve bilenin gücüne inanıyorum. Paylaşmak güzeldir!

İlgili Yazılar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir