Tarih

Herostratus Neden Tarihteki İlk Terörist Olarak Bilinmektedir?

Tamamen taştan inşa edilen ilk yapılar arasında yer alan Artemis Tapınağı, antik dünyanın bir harikasıdır.  Ne yazık ki bu harika, Herostratus adındaki hoşnutsuz bir vatandaşın kasıtlı olarak çıkardığı yangında yok oldu. Sıradan bir vatandaş olan Herostratus, tarihe damgasını vurmak istiyordu. Ancak bunu hiç de düşünmediği bir biçimde başaracaktı.

Herostratus

MÖ 21 Temmuz 356 gecesi Akdeniz Havzasında iki önemli olay gerçekleşti. Biri tarihi yarattı, diğeri sildi. O gece, eski Yunan krallığı Makedonya’nın başkenti Pella şehrinde, Kral II. Philip’in karısı bir erkek bebek dünyaya getirdi. Bu çocuk, Büyük İskender’di. Aynı gece ikinci bir olay daha yaşanacaktı. Efes’li Herostratus adında bir genç Artemis Tapınağını kundakladı. Bu sayede de adını tarihe ilk terörist olarak yazdırdı.

Makedon fatih Büyük İskender’in dünyaya geldiği gece, tamamen tesadüf eseri dünya harikasını yakan Herostratus hakkında çok az şey biliniyor. Tarihçiler onun sosyal statüsünün düşük olduğundan, ya bir kölenin oğlu olduğundan ya da kendisi de eski bir köle olduğundan şüpheleniyorlar.

Artemis Tapınağı Nerede Ve Ne Amaçla Yapılmıştı?

MÖ 1000 civarında, Atinalılar Efes şehri olarak anılacak olan yerin kıyılarına yerleştiler. Beraberlerinde bölgeye getirdikleri kültür ve gelenekler arasında, onuruna büyük bir tapınak inşa ettikleri avlanma, vahşi hayvanlar, iffet ve doğum tanrıçası Artemis de vardı. Uğruna yapılan ve tarihçi Herodot’a göre yapımı bir asırdan fazla süren tapınak, kısa sürede antik dünyanın bir harikası olarak tanınacaktı.

Herostratus Neden Tarihteki İlk Terörist Olarak Bilinmektedir?
Tanrıça Artemis’e adanan tapınak, mermerden inşa edilen ilk Yunan tapınağıydı. Tahminlere göre sütunlar 100 ton ağırlığında tek bir mermer parçasından oluşuyordu.

Arkeolojik kanıtlar, buranın bir plato üzerine inşa edildiğini ve bu sayede hem sele hem de depreme dayanıklı olduğunu gösteriyor. Bugün bile çalışılması son derece zor ve pahalı olan bir mermerden oluşan 127 sütundan oluştuğu tahmin ediliyor. Bu sütunlarda da Yunan mitolojisinden sahneler olduğu düşünülüyor.

Bu muazzam tapınak 21 Temmuz MÖ. 356’ya kadar yaklaşık iki yüzyıl boyunca Efes’in mücevheri olarak sağlam bir şekilde durdu. Ancak bu tarihte Herostratus olarak bilinen hoşnutsuz bir vatandaşın kasıtlı eylemleri nedeniyle yok olacaktı.

Herostratus Artemis Tapınağı’nı Neden Yaktı?

‘’ Ben Herostratus, Artemis Tapınağı’nı yaktım. Bu zaferi başka kimseyle paylaşamazdım. Dehşeti eklemlerime kadar hissettim. Şimdi ise bitti. İlk başta korkmuştum, sonra sahip olacağım şöhreti hayal ettim…’’

Makedonya krallığı, yeni prenslerinin ve müstakbel krallarının doğumunun sevincini yaşarken, Herostratus tarihe damgasını vurmak için yola çıktı. Artemis Tapınağı’na kimseye görünmeden girdi.

Latince kökenli, “hatıranın lanetlenmesi” anlamı taşıyan ‘’Damnatio Memoriae’, kişinin varlığını hatırlamamak için verilen bir onursuzlaştırma cezasıdır. Bu cezayı alan kişilerin adının anılması yasaklanır. Ayrıca heykelleri varsa kafaları koparılır. Nitekim Herostratus’a verilen bu ceza, bir süre işlevini yerine getirse de tarihçi Theopompus’un tarihî olayı kayıt altına almasıyla etkisini yitirir. Görselde bir örnek uygulama görüyorsunuz.

Öncelikle çatıyı desteklemeye yardımcı olan bazı ahşap çerçeve kirişlerin etrafına yağlı paçavralar yerleştirdi. Sonrasında da ateşe verdi. Tapınağın ahşap iç kısmı, özellikle ahşap kirişleri, ortasında yer alan Tanrıça Artemis heykeli çabucak alev aldı. Ertesi sabah devasa bir tapınağın beklenmedik bir şekilde yıkımı Efes halkı için bir şok etkisi yaratacaktı.

Bu yıkımdan sonra ise ikinci bir şok etkisi ise Herostratus’un suçunu itiraf edip kendi kendine teslim olacaktı. Artemis Tapınağı’nı yok etmenin tarihte iz bırakmanın bir yolu olduğuna karar vermişti. Efesli yetkililer Herostratus’u sadece idam etmekle kalmadılar. Aynı zamanda adının herhangi biri tarafından söylenmesini, yazılı kaynaklarla geçmesini yasaklayan ‘’Damnatio Memoriae’’ yani Hatıranın Lanetlenmesi adı verilen bir cezaya mahkum ettiler.

Sonunda Herostratus Amacına Ulaştı

Artemis Tapınağı Antik Dünyanın Yedi Harikasından biri olarak bilinmektedir. Ancak ne yazık ki bugün Efes’i ziyaret ettiğinizde bu muhteşem yapıdan geriye sadece temellerinin kaldığını göreceksiniz. İlerleyen süreçte Artemis Tapınağı üçüncü kez yeniden yapılacaktı. Bunun sonucunda da Dünyanın Yedi Harikasından biri statüsünü geri kazandı.

Yetkililer her ne kadar onun adını anmayı yasaklasa da işler planlandığı gibi yürümedi. Onun hakkında konuşulmaya ve yazılmaya devam edildi. İronik bir şekilde, Damnatio memoriae çoğu zaman tam tersi bir etkiye sahipti. Bu ceza kişinin varlığını toplumun hafızasından silmek yerine güçlendiriyordu. Herostratus ise artık tapınağın yetenekli inşaatçılarından çok daha ünlü. Bu ise olayları ayrıntılı bir biçimde kaydeden tarihçi Theopompus sayesinde mümkün olmuştur.

Herostratos Adı Bir Sendromda da Yaşıyor

Verilen karar Herostratus’un unutulması yönünde olsa da tarih böylesine korkunç bir suçu işleyen bu insanı asla unutmadı. Herostratus’un anısı sadece tarihte değil, sanatta, edebiyatta ve felsefede de canlı kaldı. 

Günümüzde de Herostratus’un ismi, bir sendroma da adını verdi. Bu isim ilk olarak Albert Borowitz’in Terrorism For Self-Glorification kitabında yer aldı. Günümüzde Herostratos sendromu, şöhret uğruna korkunç saldırılar gerçekleştiren kişileri genel anlamda tanımlamak için kullanılmaktadır.

Sonucunda ilk bakışta son gülen Herostratusmuş gibi görünüyor. Ancak durum böyle değil. Tarih kitaplarında küçük bir yer edinmesine rağmen, hatırladığımız şey onun kim olduğu değil ne yaptığıydı. Artemis Tapınağı’nı yok etmesinden önceki hayatı hakkında hâlâ neredeyse hiçbir şey bilmiyoruz. Bu nedenle motivasyonları bile spekülasyon ürünü olmaya devam ediyor.

Yazının devamında ayrıca göz atmak isterseniz: Tarihin İlk Mühendislerinden İskenderiyeli Heron Ve Şaşırtıcı İcatları


Kaynaklar ve ileri okumalar


Size Bir Mesajımız Var!

Matematiksel, 2015 yılından beri yayında olan ve Türkiye’de matematiğe karşı duyulan önyargıyı azaltmak ve ilgiyi arttırmak amacıyla kurulmuş bir platformdur. Sitemizde, öncelikli olarak matematik ile ilgili yazılar yer almaktadır. Ancak bilimin bütünsel yapısı itibari ile diğer bilim dalları ile ilgili konular da ilerleyen yıllarda sitemize dahil edilmiştir. Bu sitenin tek kazancı sizlere göstermek zorunda kaldığımız reklamlardır. Yüksek okunurluk düzeyine sahip bir web sitesi barındırmak ne yazık ki günümüzde oldukça masraflıdır. Bu konuda bizi anlayacağınızı umuyoruz. Ayrıca yazımızı paylaşarak veya Patreon üzerinden ufak bir bağış yaparak da büyümemize destek olabilirsiniz. Matematik ile kalalım, bilim ile kalalım.

Matematiksel

Nisa Yılmaz

Merhaba! Ben Nisa Yılmaz. İngilizce öğretmenliği üçüncü sınıf öğrencisiyim. İlkokuldan itibaren yabancı dil öğrenmeye karşı olan ilgim meslek seçimimi de oldukça etkiledi. Bununla beraber ilgim olan çeşitli konularda çeviriler yapmaya başladım. Doğaya, sanata, bilime, mitolojiye olan merakımı, bir diğer ilgi alanım olan çeviri ile harmanlayarak yazdığım yazıları sizlerle buluşturabildiğim için çok mutluyum. Bilimle kalın.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu