Tarih

Casuslar Kısa Dalga Radyo Kanalları Aracılığı İle Nasıl Haberleşir?

Soğuk Savaş’ın zirvesinde, dünyanın dört bir yanındaki radyo severler, radyo dalgalarında tuhaf yayınlar fark etmeye başlamıştı. Radyolardan önce garip bir melodi ya da sinyal sesi geliyordu. Sonrasında da Almanca sayı sayan bir kadının ya da İngilizce harfleri okuyan bir çocuğun ürkütücü sesi duyuluyordu.

Bu kısa dalga radyo mesajlarıyla karşılaşan birçok kişi, bunların gizli mesajlar olduğu sonucuna vardı. Zaman değişti ve teknoloji gelişti, ancak bu eski moda görünen iletişim yönteminin hala kullanılabileceğine dair kanıtlar var.

Kısa Dalga Radyo Yayınları

Radyo dinleyicileri iki gruba ayrılmaktadır. Sizin ya da benim gibi çoğu kişi FM veya AM istasyonlarındaki yayınları dinlerler. Oysa ki bir grup insan genellikle kısa dalga olarak bilinen radyo bandını dinlemeyi tercih eder. Kısa dalga radyo sinyalleri, 3 ile 30 MHz arasındaki frekans aralığını işgal eder. Yazının başında da aktardığımız ilginç mesajlar içeren istasyonlar ise genellikle 2 ile 25 MHz arasındaki aralıkta bulunmaktadır.

Kısa Dalga Radyo Yayınları Nedir?

Kısa dalga radyo yayınları ticari trafik içermez, bu nedenle mesajın kesintiye uğraması da pek olası değildir. Ayrıca bu frekans aralığındaki radyo sinyalleri uzun mesafeleri kat edebilecek güçtedir. Meraklılar ve komplo teorisyenleri bu yayınları neredeyse var olduğundan beri takip ediyor. İlerleyen süreçte de bu yayınları ‘sayı istasyonları’ olarak adlandırdılar.

Kısa dalga radyo boyunda yayın ararken uluslararası yayınlara veya telsiz konuşmalarına da denk gelebilirsiniz. Ayrıca bu gezinti sırasında, yazının başında da aktardığımız, konuşma içermeyen, bazı garip yayınlara denk gelme ihtimaliniz de vardır. Ne duyacağınıza dair kesin bir kural yoktur, ancak birçoğu arasında bazı ortak noktalar vardır.

Bu radyo yayınlarında genellikle bir dizi rakam, kelime ya da harf mekanik bir ses aracılığı ile okunmaktadır. Bu ses bazen bir çocuğa bazen de bir yetişkine ait olacaktır. Şifreli mesaj bazen mors kodu aracılığıyla veya garip müziklerle iletilir. Genellikle, mesaj verilme işlemi bittikten sonra da, garip bir melodi duyulur. Bu şekilde yayın yapan bazı istasyonların zaman çizelgesi vardır. Yani belirli tarih ve saatlerde yayın yaparlar. Bazı istasyonlar ise rastgele bir zamanda yayın yaparlar. Bu istasyonlara “Sayı İstasyonları” denir. 

Kısacası, bir sayı istasyonu, gizli ajanlara gizli talimatların bir parçası olduğuna inanılan anlaşılmaz bir dizi harf veya sayı ileten kısa dalga radyo yayınıdır. Bu yayınlar amatör dinleyiciler tarafından ilk keşfedildiğinde çeşitli teoriler ortaya atılacaktı.

İşin içinde her zaman olduğu gibi uzaylılar da vardı. Bir çok kişi dinledikleri bu sinyallerin zihin kontrol cihazlarından gelen sinyaller olduğunu kabul etmişti. ( Göz atmak isterseniz: Radyo Astronomi Nedir?) Ancak günümüzde bu yayınların kaynağının gayet dünyevi olduğunu biliyoruz.

Sayı İstasyonları Günümüzde Ne Amaçla Kullanılıyor?

Kısa Dalga Radyo Yayınları

Bu tarz yayınlar ile İlk olarak 1. Dünya Savaşı sıralarında tanıştık. O dönemde, ülkelerin, ordularına ve casuslarına kritik bilgileri aktarmak için radyo yayınlarını kullanması alışılagelmiş bir uygulamaydı. Zaman içinde işin içine ek güvenlik önlemleri de dahil oldu.

1920’lerde bu istasyonlar da şifreli mesajlara geçilecekti. Bu sebeple devletler tek kullanımlık şerit yöntemini kullanmaya başladılar. Bu yöntemin matematiksel olarak kırılması imkansızdı. Bu şifreler 5 veya daha fazla sayıdan oluşan dizilerden oluşuyordu. Ayrıca şifre anahtarları da tek kullanımlıktı. Böylece herkes mesajı dinlese bile sadece hedef alınan kişi ne dendiğini anlayacaktı.

Bu istasyonlar Soğuk Savaş döneminde oldukça yaygın biçimde kullanılmıştı. Ancak hem internetin ortaya çıkmasıyla hem de Soğuk Savaş’ın bitmesiyle sayıları azaldı. Yine de düzenli olarak şifreli mesaj yayınlayan istasyonlara rastlamak mümkündür. Aslında, uzun ömürlü olmalarına katkıda bulunan şey basitlikleridir. Sonucunda  çok az izlenme riskiyle hedeften binlerce kilometre uzakta bir kişiye belli bir mesajı kısa dalga radyo yayınları ile göndermeniz mümkündür.

Günümüzde Gizli Bilgiler Hala Bu Biçimde İletiliyor mu?

Hiçbir devlet bu sayı istasyonlarını sahiplenmese de kapatılmamaları devlet destekli olduğunu kanıtlar niteliktedir. Günümüzde Polonya, İsveç ve Çekoslovakya gibi ülkelerin casuslarıyla iletişim kurmak için bu istasyonları kullandıkları bilinmektedir. Ancak hatırlatalım. Sayı istasyonları sadece casusluk için kullanılmaz.

Gizli bir kısa dalga radyo yayını

Örneğin yukarıda dinleyebileceğiniz Rusya’nın UVB-76 istasyonu askeri amaçlı kullanılmaktadır. Kendine özgü, tekrarlayan gürültüsü nedeniyle Zil lakaplı bu yayın ilk kez 1982’de keşfedildi. Elbette tam olarak ne amaçla kullanıldığı bilinmiyor.

Eğer konu ilginizi çektiyse bilginiz olsun. Kısa dalga radyoya sahip olan herkes bu yayınları dinleyebilir. Yayınları canlı dinlemekle özellikle ilgilenmiyorsanız, kayıtları da internette kolayca bulabilirsiniz. Hatta belki de sizde bir çok kişi ne anlama geldiklerini çözmeye çalışabilirsiniz. Yazının devamında göz atmak isterseniz: Radyoyu Kim İcat Etti? Cevap Biraz Karışık!


Kaynaklar ve ileri okumalar


Size Bir Mesajımız Var!

Matematiksel, 2015 yılından beri yayında olan ve Türkiye’de matematiğe karşı duyulan önyargıyı azaltmak ve ilgiyi arttırmak amacıyla kurulmuş bir platformdur. Sitemizde, öncelikli olarak matematik ile ilgili yazılar yer almaktadır. Ancak bilimin bütünsel yapısı itibari ile diğer bilim dalları ile ilgili konular da ilerleyen yıllarda sitemize dahil edilmiştir. Bu sitenin tek kazancı sizlere göstermek zorunda kaldığımız reklamlardır. Yüksek okunurluk düzeyine sahip bir web sitesi barındırmak ne yazık ki günümüzde oldukça masraflıdır. Bu konuda bizi anlayacağınızı umuyoruz. Ayrıca yazımızı paylaşarak veya Patreon üzerinden ufak bir bağış yaparak da büyümemize destek olabilirsiniz. Matematik ile kalalım, bilim ile kalalım.

Matematiksel

Sibel Çağlar

Merhabalar. Matematik öğretmeni olarak başladığım hayatıma 2016 yılında kurduğum matematiksel.org web sitesinde içerikler üreterek devam ediyorum. Matematiğin aydınlık yüzünü paylaşıyorum. Amacım matematiğin hayattan kopuk olmadığını kanıtlamaktı. Devamında ekip arkadaşlarımın da dahil olması ile kocaman bir aile olduk. Amacımıza da kısmen ulaştık. Yolumuz daha uzun ama kesinlikle çok keyifli.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu