Astronomi

Gezegenimizde İz Bırakan Beş Çarpma Krateri Gezegenimizin Tarihine Işık Tutuyor

Her çarpma krateri  bize gezegenimiz, Güneş Sistemimiz ve onu şekillendiren jeolojik süreçler hakkında yeni bir şeyler öğretmeye hazırdır.

Yaşadığımız son felaketlerin ardından, Dünya’da tam olarak güvende olmadığımızı düşünüyorsanız aslında haklısınız. Bunun en önemli kanıtları irili ufaklı göktaşı çarpmalarının bizlere bıraktığı kanıtlardır. Gezegenimiz, ömrü boyunca sürekli uzaydan gelen kayaların darbelerine maruz kaldı. Bunların bıraktığı izleri günümüzde çarpma kraterlerinde görüyoruz.

Çarpma kraterleri, Güneş Sistemimizdeki her gezegen gövdesinde meydana gelir. Bilim insanları bu kriterleri ve bunlara neden olan göktaşlarını inceleyerek Güneş Sistemimizi şekillendiren süreçler hakkında bilgi edinmeye çalışırlar.

Bu kraterler kimi zaman toplu yok oluşlara neden oldu, kimi zaman da belki de gezegende yaşamın önünü açtı. Hatta tahminlere göre uydumuz Ay bile böyle bir çarpışmanın sonucunda ortaya çıktı.

Sonucunda Güneş Sistemimiz asteroidler ve kuyrukluyıldızlarla, yani gezegene dönüşmeyi başaramamış kütleler ile dolu. Bunlardan bazıları da Dünya’ya yakın yörüngelerde yer alıyor. Neyse ki Güneş Sistemindeki asteroidlerin büyük kısmı Mars ile Jüpiter arasındaki asteroit kuşağında yer alıyor.

Asteroit Kuşağı, Mars ve Jüpiter’in yörüngeleri arasında kalan, asteroit yörüngelerinin en yoğun bulunduğu Güneş Sistemi bölgesidir ve Güneş Sistemi’nin oluşumundan kalan toz ve asteroitlerden oluşur. Bugüne kadar yaklaşık 600.000 civarında asteroit ve cüce gezegen burada keşfedilmiştir. Eğer bu kayalardan herhangi biri Dünyayla çarpışacak bir rotaya girerse bunun sonucu bizim için felaket olabilir.

Bir göksel nesnenin gezegenimize çarpınca yaratacağı etkiyi çarpma gerçekleşmeden Torino ölçeği yardımı ile belirleyebiliyoruz. Bu sayede de bir erken uyarı sistemi geliştirmemiz mümkün oluyor. Ölçek 0 ile 10 arasındaki tamsayılardan oluşuyor. En düşük puan çarpma olasılığı olmayan küçük nesneleri belirler. Ölçeğin üst kısmı ise çarpacağı kesin olan nesneler için ayrılmıştır.

Gezegenimizde Bulunan 5 Büyük Çarpma Krateri

Neyse ki şu an için bildiğimiz hiçbir asteroidin yolu büyük çaplı bir çarpışmaya neden olacak biçimde Dünya ile kesişmiyor. Bu nedenle henüz endişelenmemiz için bir neden yok. Ama geçmiş çarpışmaların izleri onların varlığını bizlere her daim hatırlatıyor. Bu yazımızda bilmeniz gereken 5 tanesinde bahsettik.

Vredefort Krateri, Güney Afrika

Bölge 1985 yılında NASA’nın uzay mekiğinden görüntülendi.

Vredefort Krateri ya da Vredefort Kubbesi, oluştuğu anda sahip olduğu 300 kilometrelik genişliği ile kayıt altına alınmış olan en büyük kraterdir. Kraterden geriye kalan kısımlar, günümüz Güney Afrika Cumhuriyeti’nde yer almaktadır. Krater adını yakınlarında yer aldığı Vredefort kasabasından alır.

Jeolojik özelliklerindeki benzersizlikler nedeniyle, 2 milyon yaşındaki bu en yaşlı krater 2005 yılında UNESCO tarafından Dünya mirası olarak ilan edilmiştir. 10-15 kilometre çapında olduğu tahmin edilen asteroid, dünyanın karşılaştığı en büyük çarpışmalardan birisine neden olmuştur. Orijinal kraterin çapının 300 km’ye kadar olduğu düşünülmektedir, ancak büyük ölçüde aşınmıştır.

Çoğu insan bir çarpma kraterini düşündüğünde,kabaca dairesel bir çöküntü aklına gelir. Ancak kraterler farklı şekil ve özelliklere sahip olabilir. Vredefort karmaşık bir şekle sahiptir ve çok halkalı bir çarpma havzası olarak bilinir. Bu çarpma gezegendeki en eski kayalardan bazılarını açığa çıkarmıştı. Bu kayalarla, Dünya tarihinin üçte birinin eksiksiz bir jeolojik kaydını görme şansımız oldu.

Çarpma kraterleri ekonomik kaynakların kaynağı olabilir. Örneğin, bir krater oluştuğunda çarpma önceden var olan metalleri yoğunlaştırabilir. Benzer bir durum bu çarpışma sonucunda da olmuştur. Dünyadaki altının üçte birinden fazlasının buradan çıkarıldığı tahmin edilmektedir.

Barringer Krateri, Arizona, ABD

Bu krater Colorado Platosu’nun kurak ikliminde alışılmadık derecede iyi korunmuştur. 

Barringer Krateri (Meteor Krateri de denir), ABD’nin Arizona eyaletinde Route 66 üzerindeki Winslow şehri yakınlarında yer alır. Dünya dışı bir çarpmanın neden olduğu doğrulanan ilk kraterdir.

Meteor Krateri yaklaşık 1 km çapında ve kabaca 50.000 yaşındadır. Bu da onu nispeten “genç” yapar. Krateri 19. yüzyılın sonlarından beri biliyoruz, ancak bunun bir çarpma sonucu mu yoksa yakındaki volkanik bölgeyle mi ilişkili olduğu konusunda tartışmalar devam etmiştir. Ancak 1960’larda kayalarda yüksek basınçlı kuvars formları tespit edildiğinde, yakınlarda bulunan meteor parçaları ile birlikte bilim insanları bunun bir meteor çarpması olduğunu kesin olarak söyleyebildi.

Krater,çok iyi korunduğu için aktif bir araştırma alanıdır. Apollo günlerinin ilk zamanlarından beri, Meteor Krateri astronotları eğitmek için de kullanılmaktadır. Bu uygulama günümüzde de devam etmektedir.

 Chicxulub, Yucatán, Meksika

 Chicxulub, Yucatán, Meksika çarpma krateri
 Chicxulub, Yucatán, Meksika

Muhtemelen Dünya üzerindeki en iyi bilinen göktaşı etkisi, Meksika’daki Yucatán yarımadasında büyük ölçüde gömülü olan Chicxulub çarpma krateridir. Kraterin merkezi, adını aldığı Chicxulub kasabası yakınlarındadır. Bu göktaşının, dinozorların sonu da dahil olmak üzere 65 milyon yıl önce Kretase’nin sonundaki kitlesel yok oluşa neden olduğu ya da büyük ölçüde katkıda bulunduğu düşünülmektedir.

Çapı 180 kilometreden fazla olan krater, Dünya üzerinde çarpma sonucu meydana geldiği doğrulanan en büyük yapılarından biridir. Dünya’ya çarpan cismin 10 km çapında olduğu ve 20 km/s hızla hareket ettiği tahmin edilmektedir. Bu çarpmanın sonucunda da sadece dinozorların değil, aynı zamanda Dünya’daki bitki ve hayvan türlerinin %75’inin yok olduğu tahmin edilmektedir. Detaylar: Diğer Hayvanlar Hayatta Kalırken Dinozorlar Neden Yok Oldu?

Popigai Krateri, Sibirya, Rusya

Kraterin son görüntüleri geçtiğimiz günlerde NASA tarafından yayınlandı.

Dünyadaki 4. en büyük çarpma krateri Popigai isimlidir. Bu krater, 36 milyon yıl önce bir göktaşının Sibirya’nın kuzeyine çarpmasıyla ortaya çıktı. Saniyede 20 kilometre hızla hareket eden göktaşı, yaklaşık 100 kilometre çapında bir krater oluşturdu.

Popigai krateri, “trilyonlarca karatlık” elmaslarıyla dünyanın en büyük elmas alanlarından birini oluşturuyor. Bu nedenle krater, “elmas krateri” olarak bilinmektedir. Ancak çok kısa sürede oluştuğu için buradaki elmasların çoğu iki milimetreden daha küçük. Bu da onları mücevherden ziyade endüstriyel kullanımlar için daha uygun kılıyor.

Ries krateri, Almanya

Almanya’nın Bavyera bölgesindeki Nördlingen kenti, günümüzden 14 milyon yıl kadar önce düşen ve 25 kilometre civarında çapa sahip bir meteor krateri içerisine inşa edilmiştir.

Ries krateri olarak da bilinen Nördlinger Ries, Yaklaşık 14 milyon yıl önce oluşmuştur ve kabaca 24 km çapındadır. Nördlingen kasabası, merkezin hemen güneyinde, kraterin içindedir. Kilise kulesine tırmanırsanız, kraterin kenarının sırtını görebilirsiniz.

Bu krater, çarpma kaynaklı olduğu kanıtlanan ikinci kraterdir. Kilise de dahil olmak üzere kentteki birçok yapı, çarpma sonucu oluşan kayalar kullanılarak inşa edilmiştir. Çarpma sırasında grafit çok yüksek basınç ve sıcaklıklara maruz kalmıştır. Bu da grafiti, şehrin binalarına yayılmış olan milyonlarca mikro-elmasa dönüştürmüştür.

Gördüğünüz gibi bu yazıda ele aldığımız bu çarpma kraterleri dünyayı bir biçimde etkilemiştir. Ancak yazımızda yer almayan daha bir çok krater vardır. Sonucunda her çarpma krateri  bize gezegenimiz, Güneş Sistemimiz ve onu şekillendiren jeolojik süreçler hakkında yeni bir şeyler öğretmeye hazırdır. Ayrıca göz atmak isterseniz: 4,6 Milyar Yıllık Bir Göktaşı Dünyadaki Suyun Gizemini Çözüyor


Kaynaklar ve İleri Okumalar:


Size Bir Mesajımız Var!

Matematiksel, 2015 yılından beri yayında olan ve Türkiye’de matematiğe karşı duyulan önyargıyı azaltmak ve ilgiyi arttırmak amacıyla kurulmuş bir platformdur. Sitemizde, öncelikli olarak matematik ile ilgili yazılar yer almaktadır. Ancak bilimin bütünsel yapısı itibari ile diğer bilim dalları ile ilgili konular da ilerleyen yıllarda sitemize dahil edilmiştir. Bu sitenin tek kazancı sizlere göstermek zorunda kaldığımız reklamlardır. Yüksek okunurluk düzeyine sahip bir web sitesi barındırmak ne yazık ki günümüzde oldukça masraflıdır. Bu konuda bizi anlayacağınızı umuyoruz. Ayrıca yazımızı paylaşarak veya Patreon üzerinden ufak bir bağış yaparak da büyümemize destek olabilirsiniz. Matematik ile kalalım, bilim ile kalalım.

Matematiksel

Sibel Çağlar

Merhabalar. Matematik öğretmeni olarak başladığım hayatıma 2016 yılında kurduğum matematiksel.org web sitesinde içerikler üreterek devam ediyorum. Matematiğin aydınlık yüzünü paylaşıyorum. Amacım matematiğin hayattan kopuk olmadığını kanıtlamaktı. Devamında ekip arkadaşlarımın da dahil olması ile kocaman bir aile olduk. Amacımıza da kısmen ulaştık. Yolumuz daha uzun ama kesinlikle çok keyifli.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu