Sorular ve Bulmacalar

Dairesel Mantıksızlık: Ebbinghaus İllüzyonu

Görsel illüzyonlar inandırıcıdır. Gördüğümüz şeyin bir yanılsama olduğunu bilmemize rağmen algılarımız adeta bizimle alay eder. Bu illüzyonlardan en iyi bilineni Ebbinghaus illüzyonudur. İlk olarak psikolog Edward B. Titchener (1867-1927) tarafından belgelendiği için de Titchener etkisi ya da diğer bir adıyla Titchener daireleri ismi ile de bilinmektedir.

Yan yana duran iki nesneye baktığımda, aynı boyda olup olmadıklarını kolayca anlarız. Ancak bazı optik illüzyonlarda her zaman doğru yanıtı bulamayız. Detaylara geçmeden önce illüzyonu sizlerle paylaşalım. Ardından da meşhur soruyu soralım. Aşağıdaki görselde merkezdeki turuncu dairelerden hangisi daha büyüktür?

Yukarıdaki iki turuncu top aynı boyutta, ancak soldaki biraz daha büyük görünüyor. Algıdaki bu tuhaflık, kırmızı topları birbirleriyle karşılaştırmadan önce çevresindeki toplar ile karşılaştırmadan duramadığımız için oluyor. Sonuç, karşılaştırmalar esnasında boyutlandırma yeteneğimizde küçük bir kusur olduğunu ortaya koyuyor.

Bir çoğunuzun muhtemel bildiği gibi cevap ikisi de değil. Çünkü merkezdeki daireler aynı boyutta. Peki, bunun sebebi nedir?

Titchener Daireleri Neden Farklı Boyutlarda Gözükmektedir?

Dediğimiz gibi ilk olarak psikolog Edward B. Titchener tarafından belgelenen Titchener etkisi, bir grup nesneyi birbiri ile karşılaştırdığımız zaman ortaya çıkar. Yukarıdaki iki turuncu top aynı boyutta olmasına rağmen, soldaki biraz daha büyük görünüyor. Algıdaki bu tuhaflık, turuncu topları birbirleriyle karşılaştırmadan önce ait oldukları gruplar ile karşılaştırmadan duramadığımız için gerçekleşiyor.

Bu illüzyonu kolaylıkla kendiniz de bozuk paralar yardımı ile yapabilirsiniz.

Yukarıdaki görselde sağ tarafa öncelikle bakalım. Burada, merkezdeki dairenin etrafındaki küçük daireler merkezdeki daireyi algısal olarak büyütme işlevi görüyor. Ayrıca, bu küçük dairelerin sayısı arttıkça, merkezdeki daireyi daha da büyük görmeye başlıyoruz.

Şimdi de sol tarafa bakalım. Aslında burada da benzer bir süreç yaşanıyor. Bu sefer merkezdeki dairenin etrafındaki büyük daireler merkezdeki daireyi küçültme işlevi görüyor. Aynı şekilde büyük dairelerin sayısının artışı merkezdeki dairenin olduğundan daha küçük algılanmasına neden oluyor.

Ebbinghaus İllüzyonu Neden Kaynaklanıyor?

Beyin araştırmacılarına göre bu durumun nedeni beynimizin derinliği algılayış biçimi ile ilişkili. Sonuçta ömrümüz boyunca nesnelere baktığımızdan, küçük nesnelerin daha uzakta, büyük nesnelerin ise yakında olduğunu biliriz. Bu görüntüde beyin soldaki büyük, gri daireleri yakında; sağdakileri ise uzakta olarak algılıyor. Aynı anda beyin turuncu daireleri de gri dairelerle aynı gruba koyuyor.

Hermann Ebbinghaus ismini bizler aslında daha çok unutma eğrisi kavramı ile duyduk. Unutma eğrisi bir kişinin öğrendiği bilgilerin hızlı ve büyük kaybını ifade eder. En keskin düşüş ilk 20 dakika içinde meydana gelir ve düşüş ilk bir saat boyunca belirgindir. Eğri yaklaşık bir gün sonra yatay hale gelir. Ebbinghaus’un bu öncü çalışmaları 1890’larda Amerika Birleşik Devletleri’nde bellek araştırmalarının hız kazanmasına yol açacaktı.

Beyinde algı ve eylem için farklı yapıda yolların bulunduğuna dair günümüze kadar yapılan tartışmalarda Ebbinghaus illüzyonu büyük bir etkiye sahip olmuştur. Devamında yapılan çalışmalar daha da ilginç bir sonucu ortaya koymuştur. Aslında bu illüzyon herkesi etkilemiyor. Bunun iki nedenden ötürü olduğu düşünülüyor.

İlginç Bir Biçimde Bu İllüzyon Herkesi Aynı Biçimde Etkilemiyor

Öncelikle, birincil görsel korteksi daha geniş yüzeye sahip olan bireyler bu illüzyona daha zor kapılıyor. İkinci olarak da günlük çevremizin de bu illüzyonu algılama biçimimiz üzerinde etkisi var. Hareketli taşıtlar, trafik ışıkları ve yanıp sönen reklam panoları gibi dikkat dağıtıcı görsel öğe bombardımanına alışık olmayan kırsal bölge sakinleri bu illüzyondan daha az etkileniyor.

İşin ilginç tarafı bu illüzyon kültüre ve bireysel farklılıklara da duyarlı gibi gözüküyor. Örneğin yapılan bir araştırma sonrasında, Japonların, İngilizlerden; kadınların erkeklerden ve sosyal bilimciler de matematikçilerden daha yüksek oranda bu illüzyondan etkilendiği anlaşıldı.

İlginç bir şekilde, 7 yaşın altındaki çocuklar nereden geldiklerine bakılmaksızın yanılsama yaşamıyor gibi görünüyor. Bunun nedeni olarak yetişkinlerin 2D görüntülerde boyut farklılıklarını hızla anlama deneyimi olmasına karşın çocuklarda bunun daha az olmasına bağlanıyor. Bir illüzyon deyip geçmemek gerekiyor anlayacağınız. Konu üzerine yapılan çalışmalar ve bulgular da devam ediyor…



Kaynaklar ve ileri okumalar:


Size Bir Mesajımız Var!

Matematiksel, 2015 yılından beri yayında olan ve Türkiye’de matematiğe karşı duyulan önyargıyı azaltmak ve ilgiyi arttırmak amacıyla kurulmuş bir platformdur. Sitemizde, öncelikli olarak matematik ile ilgili yazılar yer almaktadır. Ancak bilimin bütünsel yapısı itibari ile diğer bilim dalları ile ilgili konular da ilerleyen yıllarda sitemize dahil edilmiştir. Bu sitenin tek kazancı sizlere göstermek zorunda kaldığımız reklamlardır. Yüksek okunurluk düzeyine sahip bir web sitesi barındırmak ne yazık ki günümüzde oldukça masraflıdır. Bu konuda bizi anlayacağınızı umuyoruz. Ayrıca yazımızı paylaşarak veya Patreon üzerinden ufak bir bağış yaparak da büyümemize destek olabilirsiniz. Matematik ile kalalım, bilim ile kalalım.

Matematiksel

Sibel Çağlar

Merhabalar. Matematik öğretmeni olarak başladığım hayatıma 2016 yılında kurduğum matematiksel.org web sitesinde içerikler üreterek devam ediyorum. Matematiğin aydınlık yüzünü paylaşıyorum. Amacım matematiğin hayattan kopuk olmadığını kanıtlamaktı. Devamında ekip arkadaşlarımın da dahil olması ile kocaman bir aile olduk. Amacımıza da kısmen ulaştık. Yolumuz daha uzun ama kesinlikle çok keyifli.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu