Toplum ve Yaşam

Yanlış Fikir Birliği Etkisi: Bunu Herkes Yapıyorsa Ben de Yapabilirim Yanılgısı

Bir çoğumuz belli bir konudaki düşünce, inanç ve duygularımızın başkaları tarafından da paylaşıldığını düşünme eğilimi taşıyoruz. Bunun sonucunda da dönem dönem “benim yerimde kim olsa aynısını yapardı” biçiminde söylemlerde de bulunuyoruz.

Ancak arkadaşlarımız ya da ailemiz dahil çevremizdeki diğer kişilerin davranışlarını tahmin etmek için sezgilerimizi kullandığımızda hatalar yaparız. Bu yanılgılarımızdan birisi de “yanlış ya da hatalı fikir birliği etkisi (the false consensus effect) olarak adlandırılmaktadır.

Aklınıza gelen yeni bir fikir konusunda gerçekten heyecanlandığınız bir zamanı hayal edin. En az senin kadar heyecanlanacağını bildiğiniz yakın bir arkadaşınıza bu konuyla ilgili bir mesaj gönderdiğinizi varsayalım. Muhtemelen sonrasında da ondan bir onaylama mesajı beklemeye başlarsınız.

Ancak bazen ne kadar beklerseniz bekleyin bu mesaj gelmez. Sorun arkadaşınızın size kızgın olmasında ya da sizinle artık arkadaşlık yapmak istememesinde değildir. Aslında arkadaşınız sadece sizinle aynı fikirde değildir. Biz sadece yanlış fikir birliği etkisi sonucunda öyle olmama ihtimalini göz ardı etmişizdir.

Yanlış Fikir Birliği Etkisi Nedir?

Yanlış fikir birliği etkisi insanların, başkalarının da kendi inançlarını paylaştığını ve belirli bir bağlamda benzer şekilde davranacağını varsayma eğilimini ifade eder. Örneğin çevre sorunları konusunda endişeli ve bunun için bir şeyler yapılmasını düşünen bir kişiyseniz çevrenizdeki bir çok insanın sizinle aynı duyguları paylaştığını varsaymanız olasıdır. Oysa ki bir çok kişi aynı hassasiyeti göstermeyecektir.

Yanlış Fikir Birliği Etkisi:
Yanlış fikir birliği etkisi sonucunda bazı suç unsurlarını herkesin yaptığını varsayabilirsiniz.

Ya da belirli bir yasayı çıkarmanın toplumunuzdaki suç miktarını azaltacağına kesinlikle inanıyorsanız, şehrinizdeki diğer seçmenlerin çoğunluğunun bunu desteklediğini inandığını da düşünebilirsiniz. Ancak elbette sonucunda bir hayal kırıklığı olması da olasıdır.

Bu yanılsamamız kimi zamanlarda iyi insanların neden zarar veren şeyler yaptığını açıklamaya da yardımcı olur. Normalde yapmamanız gereken bir şey yaptığınız anda, bu yanılsama sonucunda etrafınızdaki bir çok insanın da aynı şeyi yaptığını varsaymanız olasıdır. Bu önyargı, insanların sosyal olarak kabul edilemez veya yasa dışı davranışları haklı çıkarmasına da izin verir.

Örneğin çöplerinizi yere attığınız zamanlarda, zaten etrafınızdaki bir çok kişinin aynı şeyi yaptığını düşünerek herhangi bir rahatsızlık hissetmeyebilirsiniz. Oysa ki bir çok kişi bu davranışı gerçekleştirmemektedir.

Yanlış Fikir Birliği Etkisi İle İlgili Aaraştırmalar

Yanlış Fikir Birliği Etkisi:
 Halka açık alanda 30 dakika boyunca “Joe’nun Yerinde Yiyin” tabelasıyla dolaşmanız istendiğini düşünelim. Bunu yapar mıydınız?

İnsanlar hayatlarının birçok alanında yanlış fikir birliği etkisini deneyimlerler. Bu bilişsel önyargıya en bilindik örnek, Lee Ross ve meslektaşlarının 1977’de yaptığı çalışmada karşımıza çıkar. Bir grup deneyde, araştırmacılar katlımcılara, bir çatışmanın meydana geldiği bir durumu ve çatışmaya tepki vermenin iki farklı yolunu göstermişlerdi.

Daha sonra katılımcılardan iki seçenekten hangisini seçeceklerini söylemeleri, diğer insanların muhtemelen hangi seçeneği seçeceklerini tahmin etmeleri ve iki seçeneğin her birini seçecek insan türlerini belirlemeleri istenmişti.

Araştırmacılar, katılımcıların hangi seçeneği seçerlerse seçsinler, insanların çoğunluğunun da bu seçeneği seçeceğine inanma eğiliminde olduklarını keşfettiler. 

Örneğin deneyin bir tanesinde katılımcılara “Joe’nun Yerinde Yiyin” yazan bir tabelayla kampüste 30 dakika yürümek isteyip istemeyecekleri soruldu. Sonrasında ise kendileriyle aynı cevabı veren katılımcıların oranını tahmin etmeleri istendi.

Sonuçlara göre katılımcıların yaklaşık %53’ü tabelayı taşımayı kabul etmişti. Ancak bu kişilerin tahminine göre, katılımcıların yaklaşık %65’i bu teklife evet diyecekti. Ayrıca katılımcıların yaklaşık %47’si tabelayı taşımayı reddetti. Ancak tahminler yaklaşık %69’luk kısmın teklifi reddedeceği biçimindeydi.

Hatalı Fikir Birliği Etkisi ve Çoğulcu Cehalet İle İlişkilidir

Çoğulcu cehalet, bir kişi belirli bir düşünce tipine katılmadığında, ancak herkesin bu düşünceye katıldığını düşündüğünde ortaya çıkar.

Başka bir deyişle, çoğulcu cehalet, bireylerin herkesin kendileriyle aynı fikirde olmadığına inandıkları, oysa ki gerçekte çoğu insanın aynı görüşü paylaştığı bir durumdur. Yani bir bakıma çoğulcu cehalet, hatalı fikir birliği ön yargısının tam tersi bir etkiye sahiptir.

Çoğulcu cehalet, kişinin diğerlerinin kendileriyle hemfikir olma ihtimalini hafife almasına sebep olur. Yanlış Fikir Birliği Etkisi ise kişinin bu ihtimali olduğundan daha yüksek görmesine sebep olacaktır. Detaylar için: Çoğulcu Cehalet: İnanmasak da Diğerinin İnandığını Sanmamız Durumu

Hepimiz insanız ve çeşitli önyargılarımızla varız. Bu önyargılarımızı ve hatalı düşünce kalıplarımızı tamamen ortadan kaldıramasak bile farkındalık da önemli bir adımdır. Siz siz olun yine de yere çöpü ilk atan olmayın. Emin olun bir çok kişi sizin gibi yapmıyor.


Kaynaklar ve ileri okumalar


Size Bir Mesajımız Var!

Matematiksel, 2015 yılından beri yayında olan ve Türkiye’de matematiğe karşı duyulan önyargıyı azaltmak ve ilgiyi arttırmak amacıyla kurulmuş bir platformdur. Sitemizde, öncelikli olarak matematik ile ilgili yazılar yer almaktadır. Ancak bilimin bütünsel yapısı itibari ile diğer bilim dalları ile ilgili konular da ilerleyen yıllarda sitemize dahil edilmiştir. Bu sitenin tek kazancı sizlere göstermek zorunda kaldığımız reklamlardır. Yüksek okunurluk düzeyine sahip bir web sitesi barındırmak ne yazık ki günümüzde oldukça masraflıdır. Bu konuda bizi anlayacağınızı umuyoruz. Ayrıca yazımızı paylaşarak veya Patreon üzerinden ufak bir bağış yaparak da büyümemize destek olabilirsiniz. Matematik ile kalalım, bilim ile kalalım.

Matematiksel

Sibel Çağlar

Merhabalar. Matematik öğretmeni olarak başladığım hayatıma 2016 yılında kurduğum matematiksel.org web sitesinde içerikler üreterek devam ediyorum. Matematiğin aydınlık yüzünü paylaşıyorum. Amacım matematiğin hayattan kopuk olmadığını kanıtlamaktı. Devamında ekip arkadaşlarımın da dahil olması ile kocaman bir aile olduk. Amacımıza da kısmen ulaştık. Yolumuz daha uzun ama kesinlikle çok keyifli.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu