Tarih

168 Yeni Nazca Çizgisi Daha Bulundu, Peki Tüm Bu Çizgiler Ne Anlama Geliyor?

Güney Peru’da bulunan Nazca Çölü ilk bakışta oldukça sıradan bir çöl gibi görünür. Lakin bu çöl hala çözülememiş bir sırra ev sahipliği yapmaktadır. Eğer bu çölün kilometrelerce üstünden bir uçaktaysanız çöle geniş bir ölçekle bakabilirsiniz. Bu esnada da, çölün üzerindeki beyaz çizgileri ve bu çizgilerin oluşturduğu sembolleri fark edebilirsiniz. Bu çizgilere Nazca çizgileri adı verilmektedir. Bölge 400 kilometrelik bir alanı kaplıyor ve 1994 yılından beri UNESCO Kültür Mirası Listesi’nde yer alıyor.

Çöl yüzeyinde bulunan Nazca Çizgileri adı verilen bu beyaz çizgiler maymun, sinekkuşu, pelikan, kertenkele, jaguar, örümcek gibi hayvan motiflerinden oluşur. Hayvan motiflerinden ayrı olarak bitki, çiçek ve çeşitli hayali yaratıkların motiflerine de çölde rastlamak mümkündür. İrili ufaklı motiflerden en büyük olanının çapı 300 metreden fazla ve uzunluğu birkaç kilometredir.

Bölgede devam eden arkeolojik çalışmalarla yeni figürler bulunmaya devam ediyor. 2018’de 50 2019’da ise 140 figür daha keşfedilmişti. Üstelik bunlardan bir tanesi de aşağıda görselini gördüğünüz 37 metrelik bir kedi idi. Devasa çocuk karalamasına benzeyen bu kediciğin yaklaşık 2000 yaşında olduğunu biliyoruz.

Bu dev kedi MÖ 200 ila MÖ 100 yıllarına tarihleniyor

Geçtiğimiz günlerde 168 Yeni Nazca çizgisinin bulunması ile dünyanın gözü bir kez daha buraya çevrildi. Henüz çok net anlaşılamasa da aşağıda bir insan figürü görüyoruz. Giderek artan sayıda figürü keşfetmemizin nedeni de işin içine insansız hava araçları ile yapay zekanın karışması.

Muhtemel bu çizimlerin ne anlama geldiğini merak ediyorsunuz. Aslında bu konuda net bir fikrimiz yok. Bu nedenle bildiklerimizden yola çıkalım.

Nazca Çizgileri Nedir?

Nazca çizgileri, havayolu kuruluşları 1920’lerde Pe­ru çölü üzerinde uçuşlara başladığı zaman keşfedilecekti. Arkeolojik bulgulara göre bu devasa motiflerin birçoğu yaklaşık olarak 2500 yıllık bir tarihe sahipler. Bu çizimleri yapanların İnka öncesi bir uygarlık olan ve 2800 yıl önce ortaya çıktığı tahmin edilen Nazca Uygarlığı olduğu tahmin ediliyor.

Uzun bir süre geçmesine rağmen çizgilerin hala nasıl belirgin bir şekilde ayırt edilebildikleri sorusuna cevap olarak bilim insanları, bölgenin kurak ve rüzgarsız yapısını işaret ediyor. Lakin bilim insanlarının üzerinde hala ortak bir fikre sahip olamadıkları bir konu var.

nasca çizgileri peru

Nazca Çizgilerinin Sırrı Nedir?

Nazca Çizgileri arkeolojinin gizemidir. Bu nedenle de birçok arkeolog farklı teoriler ileri sürdü. Kimisine göre bu çizgiler ve semboller bir astronomik takvimdi. Kimisine göre de bu semboller uzaylıların iniş pisti için birer işaret. İşte konuyla ilgili birkaç farklı teori.

Nazca Çölü Pasifik Okyanusu ile And Dağları ara­sında, Peru’nun başkenti Lima’nın 250 mil güneydoğu­sunda bulunan yüksek, çorak bir platodur. Çizgilerin bulunduğu ıssız ova Pampa Colorada’dır (Kırmızı Ova) ve Nazca ve Palpa şehirleri arasında 450 kilometreka­relik bir alana yayılmıştır.

Erich Von Daniken’in Teorisi

Nazca Çizgileri hakkındaki en popüler teorilerden birini Erich Von Daniken isimli İsviçreli bir arkeolog ortaya attı. Ona göre bu semboller, uzaylıların gemilerini indirdiklerin pistin konumunu belirten bir işaret görevi görüyordu. Bu teori bilimsel açıdan yetersizdir.

Yine de Daniken’in yazdığı “Tanrıların Arabaları” adlı kitabın sayesinde teori geniş kitlelere yayılacaktı. Uzaylı teorilerinin çokça göz önünde bulunduğu bu dönemde birçok insan Erich Von Daniken’in teorisini Nazca Çizgileri’nin hakiki nedeni olarak kabul etti.

Maria Reiche’nin Teorisi

Yerçizimleri alanında uzman bir Alman arkeolog olan Maria Reiche’nin teorisi Daniken’nin uzaylı teorisine göre daha sağlam çıkarımlara dayanmaktadır. Maria Reiche’ye göre bölgede yaşayan halk bu çizgileri kendilerine bir astronomik takvim oluşturmak için çizdiler.

Sonucunda bu takvim sayesinde de Güneş ve Ay’ın hareketini inceleyerek mevsimlerin değişimlerini tahmin edebildiler. Bu bilgiyi de başta tarım olmak üzere birçok aktiviteleri için kullandılar. Reiche ayrıca bazı sembolleri gökyüzündeki takım yıldızlarının resmedilmiş bir hali olarak düşündü. Lakin bu teorisine birçok astronomi uzmanı şüphe ile yaklaştı.

Johan Reinhard’ın Teorisi

Günümüzde en çok kabul gören teorilerden birisi de Johan Reinhard’a aittir. Bu teoriye göre, çölde yaşayan bir halk için su birinci dereceden önem arz ettiğinden yerliler Nazca Çizgileri’ni dini ritüellerinin bir parçası olarak oluşturdular. Sembollerin çeşitli dini anlamları vardı. Örneğin örümcek motifi yağmuru, sinek kuşu ise bereketi simgeliyordu.

Donal Proux’ın Teorisi

Uçak kullanmaya başlayıp yere kuşbakışı bakabildiğimizde, yani 20. yüzyılın başlarında bu çizimlerin en iyi görüntülerini elde edebildik. Ancak Nazcalıların eserlerini görmek için böyle bir seçenekleri yoktu. Aslında uçan makinelere ihtiyaçları da yoktu. Eserlerini yakındaki dağ zirvelerine çıkıp görebiliyorlardı.

Nazca Çizgileri’nin suyla bağlantılı olduğunu düşünen bir diğer insan ise Donal Proux. Proux’a göre Nazca Çizgileri’nin halk tarafından oluşturulmasının nedeni yeraltı su kaynaklarının bulunduğu bölgeleri işaretleme ihtiyacıdır. Ayrıca, bölgede yapılan arkeolojik kazılar sayesinde bulunan yeraltı su kemerleri bu teoriyi güçlendirmiştir.

Nazca Çizgilerini Nasıl Çizdiler?

Bilim insanlarının kafasını kurcalayan sorulardan birisi de bu devasa geometrik motiflerin nasıl çizildiğidir. Nazca uygarlığının hangi teknik sayesinde bu çizimleri yapmış olduğunu anlamak için çeşitli deneyler yapıldı. Çeşitli düzenekler ile spiral ve yuvarlak biçimdeki desenlerin çizimini taklit etmeye çalışan bilim insanları küçük ölçekteki çizimler için çeşitli bulgular elde etmeyi başardı.

Yeni bulunan Nazca çizgilerinden bir örnek.

Yukarıda aktardığımız gibi çok çeşitli teoriler ortaya atılsa da Nazcalıların kullandığı yöntemler muhtemelen o kadar da zorlayıcı değildi. Ayrıca, bölgede yaşayan halkın spiral biçimli çizimleri merkeze sabitlenen bir kolon ve ona iple bağlı bir kazık yardımıyla yapmış olması oldukça olası.

Ayrıca rüzgarlar ve yağmurun çizimleri yok etmemesi için çizgilerin kenarlarına oksitlenmiş taşlar koydukları bilinmektedir. Ancak yeni 168 yeni jeoglifin bir kısmınım taşların üst üste yığılmasıyla yapıldığı anlaşılıyor. Bu nedenle nasıl çizildiklerini de kesin olarak söylememiz henüz mümkün değil.

Sonucunda Nazca Çizgilerinin gizemi tam olarak henüz çözülemedi. Bu gizemi çözmek için daha fazla tarihsel bilgiye, arkeoloji için daha ileri teknoloji ve tekniklere ve son olarak daha çok zamana ihtiyacımız var gibi gözüküyor. Araştırmacılar bölgede daha bir çok figürün olduğunu söylüyorlar. Muhtemelen hepsini bulduktan sonra büyük resmi görme şansına sahip olacağız.



Kaynaklar ve İleri Okumalar İçin:


Size Bir Mesajımız Var!

Matematiksel, 2015 yılından beri yayında olan ve Türkiye’de matematiğe karşı duyulan önyargıyı azaltmak ve ilgiyi arttırmak amacıyla kurulmuş bir platformdur. Sitemizde, öncelikli olarak matematik ile ilgili yazılar yer almaktadır. Ancak bilimin bütünsel yapısı itibari ile diğer bilim dalları ile ilgili konular da ilerleyen yıllarda sitemize dahil edilmiştir. Bu sitenin tek kazancı sizlere göstermek zorunda kaldığımız reklamlardır. Yüksek okunurluk düzeyine sahip bir web sitesi barındırmak ne yazık ki günümüzde oldukça masraflıdır. Bu konuda bizi anlayacağınızı umuyoruz. Ayrıca yazımızı paylaşarak veya Patreon üzerinden ufak bir bağış yaparak da büyümemize destek olabilirsiniz. Matematik ile kalalım, bilim ile kalalım.

Matematiksel

Kamil Anıl

Cevaplardan çok sorulara merak duyan, bilginin yaygınlaşması için katkıda bulunmak isteyen ,eğitim hayatını ODTÜ'de sürdüren bir öğrenciyim. Ayrıca bilim ve matematiğin uçsuz bucaksız olduğuna ve herkese ulaşabileceğine inanmaktayım. Yeter ki ne kadar zaman geçerse geçsin "hala öğreniyorum" diyebilelim.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu