Fizik

Arabaya Yıldırım Düşünce Kauçuk Lastikler Arabayı Korur mu?

Bazı şehir efsaneleri kültürümüze yerleşmiştir. Bu efsanelerden bir tanesi fırtınalı havalarda araba sürme esnasında yapmanız gereken şeyler ile ilgilidir. Söylemlere göre, bir fırtına esnasında arabada olmak sizi yıldırımdan korumak için en iyi seçenektir. Çünkü aracınızın tekerlekleri kauçuktan yapılmıştır. Sonucunda kauçuk bir iletken değil yalıtkandır. Bu nedenle arabanın lastikleri, aracınızda güvende kalmanızı sağlayacaktır. 

Arabaya Yıldırım Düşünce Kauçuk Lastikler Arabayı Korur mu?
Metal gövdeli ve camları kapalı bir arabada olmak, araca yıldırım çarpması durumunda size bir miktar koruma sağlar. 

Bu arada aynı nedenden dolayı, fırtınalı havalarda da kauçuk tabanlı ayakkabılar giymeniz gerektiği de söylenecektir. İşin gerçeğine dönmek gerekirse, arabanın içinde olmak yıldırım çarpmasına karşı %100 korumayı garanti etmez. Kauçuk harika bir yalıtkandır ancak doğadaki en güçlü kuvvetlerden birine karşı koyamaz. Ayakkabılarınız veya bisiklet lastikleriniz de sizi yıldırım çarpmasından koruyamayacak kadar incedir.

Arabanıza Yıldırım Çarptığında Aslında Ne Olur?

Neyse ki, arabanıza yıldırım çarparsa ölüme mahkum değilsiniz; insanlar sıklıkla yıldırım düşmesinden zarar görmeden kurtulurlar. Arabanız fırtınada oldukça güvenli bir yerdir, ancak bunun tamamen farklı bir nedeni vardır. Yıldırım düşmesine karşı fazla koruma sağlayan şey lastikler değil, arabanın metalik çerçevesi daha da önemlisi Faraday kafesidir.

faraday-kafes
Soldaki görsel: Elektriğin yokluğunda – Atomlar eşit biçimde dağılmıştır. Ortadaki görsel: Elektrik alanına maruz kalınca – Bu örnekte elektronlar sola gidiyor ve kafesin bu kısmında eksi yük oluşturuyor. Sağ kısım ise artı yüklü hale geliyor. Sağdaki görsel: Dengeli yükler kutu boyunca harici elektrik alanını engelleyen bir zıt elektrik alanı yaratıyor ve böylece kafesin içi nötrleşiyor.

1836’da İngiliz bilim insanı Michael Faraday, yüklü iletkenin fazla yükünün sadece iletkenin dışında bulunduğunu ve iletkenin içindeki maddeyi etkilemediğini gözlemledi. Bu olayı ispatlamak için metal folyo ile kaplı bir oda (kafes) yarattı. Bu oda elektrostatik jeneratörle üretilen yüklerin etkisini nötrleyebiliyordu. Devamında aynı prensip ile çalışan Faraday kafesleri de bu deneye istinaden Faraday’ın adı ile hatırlanmaya başlanacaktı.

Tipik Faraday kafesi topraklanmış tel örgüden veya paralel tellerden yapılmaktadır. Tellerin alüminyum veya bakır gibi iletken malzemelerden yapılması ve kaplamanın birinden diğerine mükemmel şekilde kapatılması gerekir. Faraday kafeslerinin uygulamaları çok çeşitlidir. Aslında, modern elektronik donanımımızın çoğu, tasarımlarına bu korumayı dahil etmemiş olsaydı, düzgün bir şekilde çalışmayabilirdi.

Faraday kafesinin özelliği, içine konan şeyin dışarıdan uygulanan elektriksel alandan etkilenmemesini sağlamasıdır. Yıldırım esnasında iletken ile kaplı bir yerdeyseniz bir Faraday kafesi içinde olursunuz. Diğer bir deyişle yıldırım tavanı metal olan bir arabaya çarptığında akım arabanın dışından geçer ve büyük kısmı arabanın altındaki zemine akar.

Arabaya Yıldırım Düşünce Kauçuk Lastikler Arabayı Korur mu?
Arabanız Faraday kafesinin günlük bir örneğidir; bu nedenle, kauçuk lastikler hakkında duymuş olabileceğiniz şeylere rağmen, aslında sizi çevreleyen kapalı, metal şasi sizi güvende tutar.

Ek Okumalar İçin: Uçuş Sırasında Uçağa Yıldırım Çarpması Mümkün müdür?

Fırtına Sırasında Yapılması Önerilen En Doğru Şey Nedir?

Ne yazık ki, yıldırım çarpmasına karşı %100 güvenliği garanti etmek için hiçbir şey yapamazsınız. Fırtınalı havalarda, siz ve arabanız için en güvenli yer evinizin içi ve garajınızdır. Ancak fırtına sırasında oraya ulaşmak her zaman mümkün olmayabilir. Bu durumda bazı güvenlik önlemleri almanız gerekecektir.

Bu nedenle, üstü metal bir arabanın içindeyseniz yapılacak en iyi şey, aracınızı yolun kenarına çekmek, dörtlü flaşörleri açmak ve motoru kapatmaktır. Pencerelerin kapalı olduğundan emin olun. Cep telefonunuz dahil hiçbir metal veya elektrikli parçaya dokunmayın. Arabaya bağlı olmasa bile telefonu kullanmayın. Radyoya, ayak pedallarına, kapı kollarına veya direksiyon simidine dokunmayın. Tehlike geçtikten sonra araçtan çıkabilirsiniz.

Üstü açık bir araba ya da bisiklet / motosiklet kullanıyorsanız, fırtınalı havalarda mümkün oldukça dışarı çıkmaktan kaçının. Halihazırda yolda yakalanırsanız bir ağacın veya transformatörün altına park etmeyin ve durumu daha da kötüleştirmeyin. Sağlam bir binanın içinde veya altında sığınak bulmaya çalışın.

Arabanızdaysanız ve yıldırım çarpmışsa, akım geçtikten sonra araçtan çıkmak güvenlidir. Ancak fırtına geçmediyse, geçene kadar beklemek daha iyidir. Sonucunda sanılanın aksine yıldırım aslında aynı yere iki kez düşebilmektedir!

Vücudunuz ne yazık ki elektriği iyi iletir. Bu yüzden yapılacak en iyi şey ayakta durmak yerine çömelmek ve ayaklarınızı birbirine yakın tutmaktır. Ayrıca göz atmak isterseniz: Yedi Kez Yıldırım Çarpan Roy Sullivan’ın İlginç Hikayesi


Kaynaklar ve ileri okumalar


Size Bir Mesajımız Var!

Matematiksel, 2015 yılından beri yayında olan ve Türkiye’de matematiğe karşı duyulan önyargıyı azaltmak ve ilgiyi arttırmak amacıyla kurulmuş bir platformdur. Sitemizde, öncelikli olarak matematik ile ilgili yazılar yer almaktadır. Ancak bilimin bütünsel yapısı itibari ile diğer bilim dalları ile ilgili konular da ilerleyen yıllarda sitemize dahil edilmiştir. Bu sitenin tek kazancı sizlere göstermek zorunda kaldığımız reklamlardır. Yüksek okunurluk düzeyine sahip bir web sitesi barındırmak ne yazık ki günümüzde oldukça masraflıdır. Bu konuda bizi anlayacağınızı umuyoruz. Ayrıca yazımızı paylaşarak veya Patreon üzerinden ufak bir bağış yaparak da büyümemize destek olabilirsiniz. Matematik ile kalalım, bilim ile kalalım.

Matematiksel

Sibel Çağlar

Merhabalar. Matematik öğretmeni olarak başladığım hayatıma 2016 yılında kurduğum matematiksel.org web sitesinde içerikler üreterek devam ediyorum. Matematiğin aydınlık yüzünü paylaşıyorum. Amacım matematiğin hayattan kopuk olmadığını kanıtlamaktı. Devamında ekip arkadaşlarımın da dahil olması ile kocaman bir aile olduk. Amacımıza da kısmen ulaştık. Yolumuz daha uzun ama kesinlikle çok keyifli.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu