Biyoloji ve Coğrafya

Sevimli Görünümlü Aksolotl Dünyanın En İlginç Hayvanlarından Biridir

Meksika yürüyen balığı olarak da bilinen axolotl ya da aksolotl Mexico yakınlarındaki sulara özgü bir amfibidir. Amfibi kelimesi hem suda hem de karada yaşamaya kolay adapte olan hayvanlar anlamına gelir. Amfibilerin üremek için suya ihtiyaçları vardır. Yumurtalarını suya bırakırlar, daha sonra larvalar yumurtadan çıkar. Sonrasında da karada yaşamaya uyum göstermeye başlarlar.

Ancak Aksolotllar asla gerçekten büyümezler. Aztek mitolojisindeki tanrı Xolotl, pek çok şeyi sembolize eder. Aksolotl adı oradan gelmektedir.

Ambystoma mexicanum olarak da bilinen bir semender türü olan bu Mona Lisa gülümsemeli arkadaşımız bu şekilde gözüküyor. Merak edenlere ek bilgi: Aksolotllar, ağızlarına sığabilecekleri hemen hemen her şeyi yerler! Ayrıca yamyam hayvanlardır. Yeterli yiyecek yoksa birbirlerini de yiyebilirler.

Aksolotllar Bilim Dünyasında Neden Önemlidir?

Bu garip hayvanlar, 1863’te Meksika’dan Paris’e ilk getirildiklerinden beri bilim insanlarını büyüledi. Bunun nedeni temelde bu hayvanların kendilerini yenileyebilme yeteneği idi. Hasar gören veya kaybedilen dokuların ve organların yeniden oluşmasına rejenerasyon yani yenilenme denir. Aksolotllar tüm organlarını yenileme yeteneğine sahiptir. Buna sadece kol ya da bacak değil, göz, beyin gibi organlar da dahildir.

Aksolotllarda Uzuvların Rejenerasyonu

Sonucunda tüm uzuvlarını yeniden oluşturabilen çok az organizma var. İşte bu anlamda aksolotl diğer hayvanlardan bir adım öne çıkmaktadır. Sonucunda vücudumuzdaki bazı dokular ve organlar, yaralanmalar ve kayıplar sonucunda kendini yenileyebilirken bazıları için bu mümkün değildir. Farklı dokuların ve organların rejenerasyon yetenekleri birbirinden farklı olduğu gibi canlının türüne göre de rejenerasyon yeteneği değişmektedir.

Örneğin insanlarda karaciğer ve deri gibi organlar yenilenebilirken, kollar ve bacaklar tamamen yeniden oluşamaz. Birçok araştırmacı bir gün bu yenilenmenin aynısını insan dokuları için de yapabileceğimizi umuyor.

İnsanlarda rejenerasyon yeteneğinin geliştirilmesi sayesinde felçli uzuvların işlevini tamamen yeniden kazanması ya da hasar görmüş iç organların yenilenmesi mümkün olacaktır. Tam da bu neden ile aksolotl moleküler araştırmalar için anahtar değerinde bir laboratuvar hayvanıdır.

Tümüyle organ yenileyebilme özellikleri dolayısıyla aksolotl bilim insanlarına hep en muhteşem hayvan olarak gözükmüştür. Aksolotl genomu, bir insan genomundan on kat daha büyük. Bu şimdiye kadar tam olarak sıralanmış en büyük genetik talimat setidir.

İnsanlarda sadece 3 milyar DNA baz çifti bulunmaktadır. Oysa ki aksolotl genomu 32 milyar baz çiftinden oluşur. Araştırmacılar bu genomu inceleyerek doku büyümesini sağlama veya hücresel yaşlanmayı geciktirme amacıyla hücrelerde yenilenmeyi indüklemeye çalışıyor.

Doğada Aksolotl Sayısı Ne Yazık ki Azalıyor

Dünyada yalnızca Mexico City yakınlarındaki Xochimilco Gölü içinde ve çevresinde yaşayabilen bu canlının sayısı maalesef her geçen gün azalıyor. Bunun nedenlerinden biri gölde avcı türlerin sayısının giderek artması olsa da daha önemli bir neden daha var.

Xochimilco gölü küresel iklim değişikliği nedeniyle giderek küçülüyor. Ayrıca insanlık için kritik bilgileri vücudunda taşıyan bu hayvan, biraz da sevimli görüntüsünden dolayı avlanıp, akvaryumlarda bakılmak üzere satılıyor. Ayrıca aksolotl Meksika’da yemek amaçlı olarak da tüketiliyor.

Bu arada son bir hatırlatma yapalım. Doğal ortamlarında bu hayvanlar aşağıdaki gibi gözükecektir. Yani asıl görünümleri, evcil hayvan ticaretinde görülen kırmızı solungaçlı, siyah gözlü pembemsi görünümlerinden farklıdır.

Aksolotllar doğada genelde grimsi, kahverengi yeşil bir renge sahiptir. Renkleri koyudur ancak kamuflaj gerektiğinde birkaç ton daha açık veya daha koyu olabilirler. Aksolotl’ın evcil hayvan olarak artan popülaritesi sayesinde seçici üreme ile albino, altın ve benekli türler gibi renk biçimleri öne çıkarıldı.

Kaynaklar ve ileri okumalar:


Dip Not:

Matematiksel, 2015 yılından beri yayında olan ve Türkiye’de matematiğe karşı duyulan önyargıyı azaltmak ve ilgiyi arttırmak amacıyla kurulmuş bir platformdur. Sitemizde, öncelikli olarak matematik ile ilgili yazılar yer almaktadır. Ancak bilimin bütünsel yapısı itibari ile diğer bilim dalları ile ilgili konular da ilerleyen yıllarda sitemize dahil edilmiştir. Bu sitenin tek kazancı sizlere göstermek zorunda kaldığımız reklamlardır. Yüksek okunurluk düzeyine sahip bir web sitesi barındırmak ne yazık ki günümüzde oldukça masraflıdır. Bu konuda bizi anlayacağınızı umuyoruz. Ayrıca yazımızı paylaşarak da büyümemize destek olabilirsiniz. Matematik ile kalalım, bilim ile kalalım

Matematiksel

a. caner sönmez

yaşamı anlamlandırma yürüyüşünde, "hiç" olmaya giden yoldayım. bir gün tüm beyinlerin birbirine bağlanması, dolayısıyla birbirimizi doğru anlama kapasitelerimizin sonsuzluğa kavuşması hayalim. ve çocukların hepsinin birlikte gülmesi, doyması, doğru yaşaması.. “Bilimsel bilgiyi küçük bir grubun tekeline bırakmak bir toplumun düşün gücünü zayıflatır, onu tinsel yoksulluğa sürükler.” Albert Einstein “Gelmiş geçmiş tüm dikkat gerektiren uğraşlar içerisinde, sevmek uğraşı üzerinde gösterilen dikkat, en yaşamsal önemde olanıdır.” Bertrand Russell "Meselemi hiç'e bıraktım." Max Stirner

Bir Yorum

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu