Uzay Havası Nedir? Güneş’teki Değişimler Dünyayı Nasıl Etkiler?

Dünya’da enerjimizi Güneş’ten alarak huzur içinde yaşamaya çalıştığımızı düşünebilirsiniz. Ancak aslında Güneş’imiz aktif bir nükleer reaktör gibidir. Füzyon tepkimeleri sonucu saniyede yaklaşık 620 milyon ton hidrojen atomunun tepkimeye girmesi ile 616 milyon ton helyum atomu üretir. Sonrasında da yüklü parçacıklarını uzaya salar. Bu yüklü parçacıkların ve elektromanyetik radyasyonun sonucu olarak uzay ortamındaki değişiklikler ortaya çıkar. Bu da uzay havası ya da uzay hava durumu biçiminde isimlendirilir.

Uzay Hava Durumu
Güneş sistemi zorlu bir yerdir. Bize hayat veren Güneşimiz aynı zamanda hayatımızı da elimizden alabilir. 

Dünya’nın atmosfere ve manyetosfere sahip olması, yaşamın oluşmasını mümkün kılan şartların oluşmasını sağlar. Bu katmanlar Güneş’ten ve uzaydaki diğer cisimlerden gelen plazma akımının ve zararlı ışımaların yeryüzüne ulaşması engeller. Aynı zamanda yerkürenin sıcaklığının yaşama uygun olmasını ve suyun sıvı kalmasını sağlarlar. Manyetik alan olmadan, güneş rüzgarları atmosferimizi yok eder ve sonrasında okyanuslar buharlaşıp uzayda kaybolur. Başka bir deyişle, Dünya’nın sonu da Mars gibi olur.

Ancak uzay istasyonları ve uydular dünya yörüngesinde dolanıyorlar. Sonucunda da bu iki tabakanın dışarısında kalmış durumdadırlar. Bu nedenle uzay havasından bir biçimde etkilenmeleri olasıdır. Güneş aktiviteleri uzay ve yer tabanlı teknolojileri de etkiler. Çalışmak için elektriğe ya da radyo iletişimine bel bağlayan aygıtları (mesela GPS) sekteye uğratır.

İlk kez 1600 yılında İngiliz bilim insanı William Gilbert’ın da fark ettiği gibi Dünya’mız aslında kocaman bir mıknatıstır. Onun bu mıknatıslılığı sayesinde sahip olduğu manyetik alan, bizi gök ada ve Güneş kaynaklı kozmik ışınlardan bir kalkan gibi korur

Güneş Aktiviteleri Nelerdir Ve Dünyamızı Nasıl Etkiler?

Hiç şüphesiz ki uzay havasının en önemli aktörü olan Güneş fırtınalarıdır. Güneş fırtınası terimi, güneşin fırlattığı malzemenin bize ulaşması durumunda kendi gezegenimizde meydana gelen olayları ifade eder. Ancak aynı durum atmosferin dışı için geçerli olmayacaktır. İki farklı güneş fırtınası türü vardır. Bunlar Jeomanyetik fırtınalar ve güneş radyasyonu fırtınalarıdır. 

Bunlardan ilki, koronal kütle atılımı olarak adlandırılan, dışarı atılan güneş malzemesinin Dünya’nın manyetik alanında neden olduğu sorunlar neticesinde ortaya çıkar. İkincisi ise Güneş tarafından fırlatılan çok daha hızlı hareket eden parçacıkların akışını ifade eder.

Güneş patlamaları, koronal kütle püskürtmeleri, güneş rüzgarları, manyetik patlamalar ve güneş enerjili parçacıklar uzay hava durumunda kontrol edilen, gözlemlenen güneş aktivitelerine örneklerdir.

Özellikle ikincisi kulağa daha da endişe verici gelse de gezegenin etrafında yörüngede bulunan uyduların çoğunluğu gibi biz de bunun etkilerinden büyük ölçüde Dünya’nın jeomanyetik alanı tarafından korunuyoruz. Sonuç olarak, güneş radyasyonu fırtınaları yalnızca derin uzay görevleri için gerçekten ciddi bir sorundur.

Uzay Havasını Tahmin Etmek Mümkün mü?

Hepimiz Dünya’da havanın ne kadar öngörülemez olduğunu biliyoruz, ancak uzayda durum daha da karmaşıklaşıyor. Güneş lekesi aktivitesini ve güneş döngüsünü anlamak, uzayda hava durumu tahmininin önemli bir bileşenidir. Bu sayede de bilim insanları, meteorologların Dünya’daki hava durumunu tahmin ettiği kadar doğru bir şekilde tahmin edebilmeyi umut etmektedir.


Kaynaklar ve ileri okumalar


Size Bir Mesajımız Var!

Matematiksel, 2015 yılından beri yayında olan ve Türkiye’de matematiğe karşı duyulan önyargıyı azaltmak ve ilgiyi arttırmak amacıyla kurulmuş bir platformdur. Sitemizde, öncelikli olarak matematik ile ilgili yazılar yer almaktadır. Ancak bilimin bütünsel yapısı itibari ile diğer bilim dalları ile ilgili konular da ilerleyen yıllarda sitemize dahil edilmiştir. Bu sitenin tek kazancı sizlere göstermek zorunda kaldığımız reklamlardır. Yüksek okunurluk düzeyine sahip bir web sitesi barındırmak ne yazık ki günümüzde oldukça masraflıdır. Bu konuda bizi anlayacağınızı umuyoruz. Ayrıca yazımızı paylaşarak veya Patreon üzerinden ufak bir bağış yaparak da büyümemize destek olabilirsiniz. Matematik ile kalalım, bilim ile kalalım.

Matematiksel

İrem Şalk

Çocukluğumda matematiğe ve lise ile birlikte ise fiziğe ilgi duymaya başladım. Şu an İTÜ-Fizik mühendisliği 4. Sınıf öğrencisiyim. Hayal etmeyi ve yeni şeyler keşfetmeyi sevmemin; doğa ve sanata olan düşkünlüğümün temelinde evrenin bu köşesinde anlamaya çalıştığımız doğa bilimlerini görüyorum. Bu yüzden, benim doğa da gördüğüm hayran bırakacak güzelliği, kaosu ve sadeliği, belirlenemez ve belirlenebilir davranışları imkanım olduğu kadar başkaları ile paylasabilmek için yazılar yazma kararı aldım. Hep birlikte yüzümüzü aydınlığa ve bilime dönebilmemiz umuduyla.

Bu Yazılarımıza da Göz Atınız

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu