
Antarktika denilince aklımıza ilk olarak penguenler ve karla kaplı geniş alanlar gelir. Muhtemelen en temiz ve en parlak karı burada görmeyi beklersiniz. Ancak, o efsanevi kar artık tamamen beyaz değil. Bunun nedeni ise karın içinde bulunan ve rengini değiştiren organizmalar. Bu sebeple kar bazen kırmızı bazen de yeşil renkli olur.
2017, 2018 ve 2019 yıllarının yazları boyunca yürütülen araştırma ve gözlemler, Antarktika yarımadasının karının yeşile döndüğü sonucuna varmıştır. Bunun nedeni alg büyümesidir. Bu algler, bireysel olarak çıplak gözle görülemeseler de uzaydan görülebilirler. (Alg terimi, makroskopik su yosunları gibi pek çok suda yaşayan fotosentetik organizmayı kapsar.) Algler, fotosenteze yardımcı bir pigment olan klorofilin varlığı nedeniyle yeşildir. Ancak Antarktika’nın karında sadece yeşil değil, kırmızı algler de bulunur.

Bu yeşil ve kırmızı algler her zaman kar yüzeyinde bulunmazlar. Çoğunlukla kar yüzeyinin altında varlıklarını sürdürürler. Ancak üst kar tabakası eridiğinde, alt tabakalarda alg patlaması olduğu yani aşırı alg üremesi yaşandığı, ortaya çıkar.
Kırmızı Ve Yeşil Kar Ne Anlama Geliyor?
Antarktika Yarımadası, Antarktika kıtasının en kuzey uzantısıdır. Kıtanın Güney Kutup Dairesi dışına çıkan tek uzantısı olan yarımada, aynı zamanda Antarktika’nın Amerika’ya en yaklaştığı yerdir. Burası kıtanın en fazla bitki örtüsüne sahip olan bölgesidir. Çalışma, yarımadanın en az 1,3 × 103 ton biyokütle (kuru) yeşil kar yosunu barındırdığını buldu. Yarımada boyunca karda yeşeren 1600 farklı yeşil su yosunu ile birlikte 1.9 km2’lik yüzey alanı saptadılar.

Algler fotosentez yapar, bu nedenle bu tür büyük alg büyümeleri, ekosistemden önemli miktarda karbon alır. Ekip, yarımadada bulunan su yosunlarının ortalama 875 bin araba seyahatine eş değer CO2 emdiğini hesapladı. Bu aslında çok da iyi bir haber değil. Bu algler, ekosistemin karbon döngüsüne kısa dönemde yardımcı olsalar da uzun vade de öyle olmayacaklardır.

İklim Değişikliğinin Rengi

Bu durum görsel olarak farklı bir oluşum sunsa da araştırmacılara göre bu hiç de iyiye işaret değil. Bu durumun oluşmasına sebep olan algler de oluşumlarını normalden çok daha fazla ısınan hava sıcaklığına borçlular. Yani küresel ısınmaya. Daha fazla ısınma, daha yüksek enlemlerin de algler tarafından ele geçirilmesine yol açacaktır.
Diğer yandan bu algler de karların erimesini hızlandırdığı için küresel ısınmanın hızlanmasına da sebep olacaktır. Bunu daha iyi anlamak için, beyaz karın üzerine düşen güneş ışığının çoğunu yansıttığını düşünmeliyiz. Ancak karın yüzeyi karardıkça, güneş ışığını daha fazla emer ve daha az yansıtır. Aslında tam olarak konuşmak gerekirse, beyaz kar ışınımların %80’ini yansıtırken, yeşil kar yalnızca %45’ini yansıtır. Daha fazla güneş ışığı, Dünya yüzeyinde hapsolmuş daha fazla ısı anlamına gelir. Bu, çevredeki alanın da daha hızlı ısınmasına ve gün geçtikçe daha fazla karın erimesine neden olacaktır. Özetle küresel ısınmaya bağlı olağandışı sıcaklıklar, bu alg büyümesine neden olur. Ve alg büyümesi de daha fazla küresel ısınmaya neden olur. Hızla eriyen buzda boğulmamak için bir yerde “dur” düğmesine basmalıyız.
Göz Atmak İsterseniz
Kaynaklar ve İleri Okumalar:
- THERE’S PINK SNOW IN EUROPE. THAT COULD BE BAD, SCIENTISTS SAY; Bağlantı: https://futurism.com/
- Pink Snow in the Italian Alps Is a Cute Sign of Environmental Catastrophe; Yayınlanma tarihi: 7 Haziran 2020; Bağlantı: https://earther.gizmodo.com/
- In Summer, Antarctic Snow Turns Green with Algae; Yayınlanma tarihi: 22 Mayıs 2020; Bağlantı: https://www.scientificamerican.com/
Matematiksel