Tarih

Bilim Tarihinin İki Önemli Temsilcisi: George Sarton ve Aydın Sayılı

Bilim tarihi, bilimin tarih boyunca geçirdiği serüveni ortaya koymaya çalışan disiplinler arası bir etkinliktir. Bir bilim tarihçisinin asıl görevi keşifleri kaydetmek değil, bilimsel düşüncenin gelişimini açıklamaktır. Bilim tarihi, entelektüel kültürün en temel bileşenidir. İnsanın bütün zihinsel etkinliklerinin tarihsel serüvenini içermesi bakımından ayrıcalıklı bir önem taşır.

Bilim tarihi dediğimiz zamanlarda da akla gelen ilk isim bilim tarihini akademik bir disiplin haline getiren George Sarton (1884-1956) olacaktır. Türk bilim tarihçiliğinin kurucusu olarak da Aydın Sayılı (1913-1993) anımsanmalıdır. Bu yazıda kendilerini sizlere tanıtmak isteriz.

George Sarton Ve Bilim Tarihinin Kuruluşu

“Bilim Tarihini bir disiplin haline getiren Belçikalı kimyager ve tarihçi George Sarton’ın (1884-1956) 

Bilim tarihini akademik bir disiplin haline gelmesi, Auguste Comte (1798-1857), Paul Tannery (1843-1904), Henri Poincaré (1854-1912) ve Pierre Duhem (1861-1916) gibi bilim tarihçilerinin ve bilim felsefecilerinin etkisi ile bilim tarihi araştırmalarına yönelmiş olan George Sarton’ın 1936 yılında Harvard Üniversitesi’nde bilim tarihi doktora programını kurmasıyla başlamıştır.

Sarton’a göre bilim tarihi bir keşifler hikâyesi değildir. Sonucunda keşifler geçicidir. Bu nedenle bilim tarihçisinin asıl görevi bilimsel düşüncenin gelişimini, yani insan bilincinin gelişimini açıklamaktır. Sarton’a göre bilim uygarlığa ilerlemeci karakterini kazandırdığı gibi insanlık üzerinde birleştiği bir etkinliktir. Bu etkinliğin tam ve eksiksiz olarak kavranması ise ancak bilim tarihi disipliniyle olanaklıdır.

George Sarton, bilim tarihi çalışmalarının ne denli önemli olduğuna dikkat çekmek için de bilim tarihini yeni hümanizma olarak adlandırmıştır. Bu düşüncesinin dayanağı da Bilim Tarihine Giriş başlıklı üç ciltlik kapsamlı bir çalışma yapmıştır. Sonucunda bu çalışma, bilimin hiçbir toplumun tekelinde bulunmadığının, her toplumun gelişmişlik düzeyine koşut olarak bilime katkıda bulunduğunun, hiçbir toplumun tek başına bilimsel gelişmenin mimarı ve sürdürücüsü olmadığının açıkça anlaşılmasını sağlamıştır.

Sarton’ın eseri Antik dönemden 14. yüzyılın sonuna kadarki süreci kapsar.

George Sarton bu kitabına neredeyse tüm ömrünü vermiştir. Eserin birinci cildini 9 yılda tamamlamıştır. Bu bölüm ilk iki bin yıllık dönemi kapsar. Sarton ikinci cilt için de 13 yıl çalışır. Üçüncü cildin tamamlanması ise 27 yılını alır. Bu çalışma için 3400 kitaba, 13500 risaleye ve 80000 kart ve diğer belgeye ulaşmıştır.

Türk Bilim Tarihinin Kurucusu Aydın Sayılı

Türkiye’de bilim tarihinin kurucusu olarak ilk akla gelen bilim insanı kuşkusuz Ord. Prof. Dr. Aydın Sayılı’dır. Sayılı 80 yıllık yaşamı boyunca, bir bilim insanı olarak duruşu ile bizlere örnek olduğu gibi, birçok önemli çalışmalara imza attı. Bilim tarihinin Türkiye’de tanınmasını ve gelişmesini sağladı. Sonucunda fikirleriyle Türk bilim tarihinin düşünsel arka planını kurguladı.

Kendisinin bir bilim tarihçisi olarak yetişmesi de bizzat Atatürk tarafından gerçekleştirilmiştir. Kendisi onun isteği neticesinde Millî Eğitim Bakanlığı’nın sınavlarına girmiş ve sınavı kazanarak yüksek öğretim yapmak üzere 1934 yılında Amerika Birleşik Devletleri’ne gönderilmiştir. Harvard Üniversitesi, Fen ve Edebiyat Fakültesi’ne kaydını yaptırmış ve üç yıl sonra fizikten master derecesi almıştır. Ardından da bilim tarihi eğitimine başlamıştır.

O dönemde bilim tarihi sadece birkaç üniversitede bulunuyordu ve Harvard bunlardan biriydi. Buranın kurucusu ise George Sarton’dı. Bu nedenle Aydın Sayılı, George Sarton’un yanında doktorasını tamamlamıştır. Kendisinin doktora tezi Institution of Science and learning in the Muslim World (İslam Dünyasında Bilim ve Eğitim Kurumları) adını taşımaktadır. Türkiye’ye döndükten sonra ise Amerika’da çalıştığı İslam Dönemi gözlemevleri konusuna ilişkin olarak The Observatory in Islam (İslam Dünyası’nda Gözlemevleri, Ankara 1960) adlı eserini yayımladı.

Türkiye’de akademik anlamda beş önemli merkezde bilim tarihi çalışmaları sürdürülmektedir. Bunlardan ilki ve en eskisi Ankara Üniversitesi, Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesi’nde 1955 yılında Ord. Prof. Dr. Aydın Sayılı tarafından kurulmuştur. Sayılı’nın Türk bilim tarihçiliğine yaptığı en önemli katkı Ortaçağ İslam Dünyası’nda Müslümanlar ve özellikle Türkler tarafından kaleme alınan bilimsel yapıtlara yönelik araştırmaları sistematik bir biçimde başlatmış olmasıdır. Kendisini günümüzde 5 Türk lirasının arkasındaki adam olarak anımsarız.

Sonuç Olarak;

Bilim tarihine yeterince duyarlılık gösterilmediği takdirde, çeşitli sakıncaların ortaya çıkacağı açıktır. Bu, her şeyden önce gençlerde yanlış bir tarih bilinci gelişmesine neden olur. Bu bağlamda gençler toplumsal ilerlemenin altında yatan temel dinamiklerin, bilim ve bilime dayalı uygulamalar değil de bilim dışı veya metafizik unsurlar olduğunu düşünmeye başlayabilir.

Diğer yandan bilimin tarihsel gelişimi yeterince kavratılmaması sonucunda yüksek bilim eğitimi almış bireylerde bile yeterli ve sağlam bir bilim bilincinin gelişmediği görülebilir. Günümüzde pek çok sorunun eskiden olduğundan daha yüksek bir oranda fal, sihir, büyü, astroloji ve benzeri bilimdışı düşünce formlarına dayanılarak getirilen önerilere göre çözülmeye çalışılmasının nedenlerinden biri de bilimsel zihniyetin yeterince gelişmemesidir.



Kaynaklar ve ileri okumalar

  • Bilim Tarihi Disiplini ve Bilim Tarihine Farklı Yaklaşımlar; Üniversite Araştırmaları Dergisi, Aralık 2021, Cilt 4, Özel Sayı, Sayfa: ÖS1-8; Bağlantı: https://dergipark.org.tr/
  • Ünlü bilim tarihçisi George Sarton’ın çağları simgeleyen bilimciler listesi. Yayınlanma tarihi: 21 Nisan 2018; Bağlantı: https://bilimvegelecek.com.tr/

Dip Not:

Matematiksel, 2015 yılından beri yayında olan ve Türkiye’de matematiğe karşı duyulan önyargıyı azaltmak ve ilgiyi arttırmak amacıyla kurulmuş bir platformdur. Sitemizde, öncelikli olarak matematik ile ilgili yazılar yer almaktadır. Ancak bilimin bütünsel yapısı itibari ile diğer bilim dalları ile ilgili konular da ilerleyen yıllarda sitemize dahil edilmiştir. Bu sitenin tek kazancı sizlere göstermek zorunda kaldığımız reklamlardır. Yüksek okunurluk düzeyine sahip bir web sitesi barındırmak ne yazık ki günümüzde oldukça masraflıdır. Bu konuda bizi anlayacağınızı umuyoruz. Ayrıca yazımızı paylaşarak da büyümemize destek olabilirsiniz. Matematik ile kalalım, bilim ile kalalım

Matematiksel

Sibel Çağlar

Merhabalar. Matematik öğretmeni olarak başladığım hayatıma 2016 yılında kurduğum matematiksel.org web sitesinde içerikler üreterek devam ediyorum. Matematiğin aydınlık yüzünü paylaşıyorum. Amacım matematiğin hayattan kopuk olmadığını kanıtlamaktı. Devamında ekip arkadaşlarımın da dahil olması ile kocaman bir aile olduk. Amacımıza da kısmen ulaştık. Yolumuz daha uzun ama kesinlikle çok keyifli.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu