Sinirbilim

Hormonlar ve Duygular Arasındaki Bağ Nedir? Vücudunuz Duygularınızı Nasıl Etkiler?

Belirli türden düşünceler sıklıkla belirli duygulara yol açar. Örneğin birisi “Tehlikedeyim” diye düşündüğünde o kişi muhtemelen korku duyacaktır. Ya da birisi “İstediğimi aldım” diye düşündüğünde o kişi muhtemelen mutlu olacaktır. Biz insanlar duygularımızı ifade etmekte zorlansak da beynimiz ve vücudumuz bu işi bizden çok daha başarılı bir biçimde gerçekleştirir.

İnsanların bir şeyleri ifade etmek için sınırlı bir kelime dağarcığı vardır. Ancak beynin duyguları ve hisleri ifade etmek ve yönetmek için çok sayıda farklı yöntemi ve sinir yolu bulunur. Hormonlar ve duygular da sanılandan fazla birbiri ile bağlantılıdır.

Duygular kimi durumlarda bir şeyler hissetmemizi kimi durumlarda da harekete geçmemizi sağlar. Beyninizin en önemli görevi, vücudunuzu canlı tutmaktır. Bunu başarmak için zamanının çoğunu, başınıza yakın zamanda ne geleceğini tahmin etmekle geçirir. Böylece bir acil durum planı hazır olacak ve vücudunuz hızlı tepki verecektir.

Beyniniz ayrıca kalbinizin ne zaman hızlanıp yavaşlayacağını, tansiyonunuzun ne zaman yükselip düşeceğini, ne zaman nefesinizin derinleşeceğini ve ne zaman daha fazla tuz, şeker, su vb gibi şeylere ihtiyaç duyacağınızı da hesaplamaya çalışır. Elbette tüm bunlar beynimiz için kolay bir iş değildir. Bu esnada önemli yardımcılarından biri hormonların vücudumuzda akışını sağlayan endokrin sistemidir.

Vücudunuz Bir Duyguyu Hissetmenizi Nasıl Sağlar?

Hepimiz duygularımız üzerinde daha fazla kontrole sahip olmayı isteriz. Kimse yorgun bir mesai gününün bitiminde amirinin iğneleyici sözleri devamında gözleri dolsun istemez. Ya da kimse aslında bir örümcek gördüğünde çığlık atıp tüm dikkatleri üzerine de çekmeyi istemez. Ancak çoğu durumda biz duygularımızı değil duygularımız bizi kontrol eder.

Gerçek şu ki hepimiz hem olumlu hem de olumsuz duygularımıza tümüyle bağımlıyız. Bunun merkezi de beynimizdeki serebral kortekstir. Serebral korteks bir karara vardığında, vücudun hormonları ve otonom sinir sistemi onu takip eder. Korteks yönetici ise sempatik sinir sisteminden (sizi harekete geçiren) ve parasempatik sinir sisteminden (sizi devredışı bırakan) oluşan otonom sinir sistemi, onun yardımcıdır.

empatik-ve-parasempati

Sempatik sinir sistemi, bütün sınıfın önünde tahtada zor bir soru sorulduğunda ellerinizin terlemesine neden olur ama aynı zamanda hızlı tepki vermenize ve gerekirse tehlikeden kaçmanıza da yardımcı olur. Tehlike geçer geçmez parasempatik sinir sistemi sizi sakinleştirir, kalp atış hızınızı normale döndürür ve nefesinizi yavaşlatır.

Parasempatik sinir sistemi olmasaydı midede kelebekler uçuşmaya devam eder ve eve gittikten sonra bile yüksek uyarım durumunda kalırdık. Tüm bu süreç ormanlar aracılığı ile kontrol edilir ve duygular ve hormonlar karmaşık bir şekilde birbirine bağlıdır.

Hormonlarımızı Kontrol Ederek Duygularımızı Kontrol Edebilir miyiz?

Duygular ve hormonlar arasındaki bağlantı

Olumlu duygulardan daha fazla keyif almamıza ve olumsuz duyguları daha az deneyimlememize olanak tanıdığından, duyguların düzenlenmesi önemlidir. Doğası gereği duygular bizi farklı biçimlerde hissettirir. Bunun nedeni otonom sinir sistemimizdeki ve endokrin sistemdeki duyguyla ilgili davranışları öngören ve destekleyen ilgili hormonlardaki değişikliklerdir.

Tüm duygularımız beyindeki çeşitli kimyasal maddeler tarafından kontrol edilmektedir. Örneğin, birinin davranışını dostça veya cömert olarak yorumladığınızda, bir dopamin, serotonin ve oksitosin dalgası yaşarsınız. Bu nörotransmiterlerin üçü de bizi iyi hissettirir ve gelecekte aynı hoş hissi yaratmaya çalışmak için bizi motive eder.

Serotonin Hormonu

Bu hormon ruh halinizi düzenlemede önemli bir rol oynar ve mutluluk hissinizden sorumludur. Ayrıca uyku döngünüzü ve iştahınız da dahil olmak üzere vücudunuzdaki diğer süreçleri düzenlemeye yardımcı olur. Yeterli düzeyde serotonine sahip olduğunuzda, duygusal olarak kararlı ve sakin hissedersiniz. Düşük serotonin seviyelerinin de depresyon duygularına katkıda bulunduğu düşünülmektedir. Ancak katkı sağlasa da depresyonun arka planındaki tek etken elbette serotonin eksikliği değildir.

Dopamin Hormonu

Dopamin, beynin nörotransmiterlerinden biridir. Temelinde nöronlar arasında haberci görevi gören küçük moleküllerdir.

Muhtemel adını en sık duyduğunu hormon dopamindir. Dopamin sıklıkla beynin “zevk kimyasalı” olarak tanımlanır, ancak aslında çok sayıda fiziksel ve zihinsel süreçte rol oynar. Araştırmalar, dopamin sisteminin yemek yemek, seks yapmak, intikam almak, video oyunları oynamak, müzik dinlemek, para kazanmak ve komik çizgi film izlemek gibi çok çeşitli hoş deneyimlerle aktive edilebileceğini göstermiştir.

Dopamin fonksiyonunun en önemli yönlerinden biri öğrenmedir. Dopamin nöronları beklenmedik ödüllerle etkinleştirilir, ancak beklenen ödüller gerçekleşmeyince bastırılırlar. Bu nedenle dopamin bizi olumlu bir sonuç için çalışmaya (veya olumsuz bir sonuçtan kaçınmaya) motive eder.

Adrenalin Hormonu

Beyin bedeni ve belirli durumlara verdiği tepkileri kontrol eder. Beynin en ilkel kısmı, adrenal bezlerin stres hormonu olan adrenalini üretmeye başlamasına yol açan süreci başlatır. Örneğin, uzun süredir çekici bulduğunuz biri sizi öptüğünde, öfke duyduğunuzda veya korktuğunuzda adrenalin salgılanır. Kan dolaşımına girdikten sonra kalp atış hızı, solunum hızı ve kan basıncında artışa neden olur.

Oksitosin Hormonu

Duygular ve hormonlar söz konusu olduğunda en çok bilinenlerden biri de oksitosindir. Bu hormonu sevgi, tutku, cinsellik, değer görme ihtiyacı, annelik hissi gibi alanlarla ilişkilendiririz. Fakat empati, cömertlik, fedakarlık gibi sosyal davranışlarla da ilişkilidir. Çoğu insan bu hormona insanlık molekülü adını verir ve gerçekten de en büyüleyici biyolojik öğelerden biridir.

Bu hormonu salgılamanın en kolay yolu aşık olmak olsa da bunu başaramadığımız zamanlarda bir hayvanı sevmek ya da sadece sarılmak bile yeterli olur. İlgi, kucaklanma, egzersiz gibi gayet basit günlük aktiviteler esnasında da vücudumuz oksitosin hormonu salgılar.

Endorfin Hormonu

Endorfin beynin kendi uyuşturucusudur. Bu nörotransmiterler, stres yaşadığınızda veya ağrı hissettiğinizde salgılanır ve özellikle limbik sistemde aktiftir. Size doğal bir coşku yükselişi verir. Diğer hormonlar gibi bunlar da nöronların arasındaki boşluklara salgılanırlar. Sonra da boşluğun diğer tarafındaki reseptörlerce alınırlar. Egzersiz, masaj, yemek yeme gibi zevkli aktiviteler esnasında serbest kalan endorfin, mutluluk ve rahatlama hissinin yanı sıra refah duygusu da yaratır


Kaynaklar ve İleri okumalar:

  • What Is The Connection Between Hormones And Emotions?. Yayınlanma tarihi: 19 Ekim 2023. Kaynak site: ABC Science. Bağlantı: What Is The Connection Between Hormones And Emotions?
  • Emotions: how humans regulate them and why some people can’t. Yayınlanma tarihi: 19 Ekim 2023. Kaynak site: Conversation. Bağlantı: Emotions: how humans regulate them and why some people can’t
  • ThyagaRajan S, Priyanka HP. Bidirectional communication between the neuroendocrine system and the immune system: relevance to health and diseases. Ann Neurosci. 2012 Jan;19(1):40-6. doi: 10.5214/ans.0972.7531.180410. PMID: 25205962; PMCID: PMC4117073.
  • Dfarhud D, Malmir M, Khanahmadi M. Happiness & Health: The Biological Factors- Systematic Review Article. Iran J Public Health. 2014 Nov;43(11):1468-77. PMID: 26060713; PMCID: PMC4449495.

Size Bir Mesajımız Var!

Matematiksel, 2015 yılından beri yayında olan ve Türkiye’de matematiğe karşı duyulan önyargıyı azaltmak ve ilgiyi arttırmak amacıyla kurulmuş bir platformdur. Sitemizde, öncelikli olarak matematik ile ilgili yazılar yer almaktadır. Ancak bilimin bütünsel yapısı itibari ile diğer bilim dalları ile ilgili konular da ilerleyen yıllarda sitemize dahil edilmiştir. Bu sitenin tek kazancı sizlere göstermek zorunda kaldığımız reklamlardır. Yüksek okunurluk düzeyine sahip bir web sitesi barındırmak ne yazık ki günümüzde oldukça masraflıdır. Bu konuda bizi anlayacağınızı umuyoruz. Ayrıca yazımızı paylaşarak veya Patreon üzerinden ufak bir bağış yaparak da büyümemize destek olabilirsiniz. Matematik ile kalalım, bilim ile kalalım.

Matematiksel

Sibel Çağlar

Merhabalar. Matematik öğretmeni olarak başladığım hayatıma 2016 yılında kurduğum matematiksel.org web sitesinde içerikler üreterek devam ediyorum. Matematiğin aydınlık yüzünü paylaşıyorum. Amacım matematiğin hayattan kopuk olmadığını kanıtlamaktı. Devamında ekip arkadaşlarımın da dahil olması ile kocaman bir aile olduk. Amacımıza da kısmen ulaştık. Yolumuz daha uzun ama kesinlikle çok keyifli.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu