
Dünyanın eksen eğikliği ve bu eğikliğin önemi hakkında belki bir miktar bilginiz vardır. Ancak eksenimizin neden dik değil de eğik olduğunu merak ettiniz mi? Bilim insanlarının bu soruya verdikleri cevabı anlamak için zamanda biraz geriye yolculuk yapıp, Güneş sisteminin oluşma sürecine gitmelisiniz.
Kozmik tarihte bazı şeyler hala gizemini korusa da neler olup bittiğine dair bazı fikirlerimiz var. Mevcut kanıtlar, Güneş sisteminin yaklaşık 4,6 milyar yıl önce dev bir moleküler bulut parçasının kütleçekimsel çöküşünün ardından ortaya çıktığını gösteriyor. Bu çöküşün ardından ortaya Güneş öncesi bir bulutsu( nebula) çıkmıştı. Güneş ve devamında gezegenler bu güneş bulutsusundan doğdu.
Güneş’in doğumu bu genç Güneş Sisteminde yeni bir çekim kaynağı yarattı. Genç güneş ile Güneş’in doğduğu bulutsunun geri kalanı arasındaki gelgit kuvvetleri, bulutsu içinde kalan gaz ve tozda daha fazla istikrarsızlık oluşturdu. Zamanla toz ve tanecikler bir araya gelerek giderek büyüyen kaya kütleleri oluşturdu.
Sürekli birikme ve çarpışmaların neden olduğu sıkışma yoluyla önce gezegenimsiler ve sonra da ön gezegenler oluştu. Bu esnada elbette Dünya’nın da ilkel hali oluştu ve ona kütleçekim kuvveti kazandırdı. Bu kütleçekim kuvveti, Güneş’in etrafında dönen başka ön gezegenleri, kayaları ve meteoroitleri kendine çekmesini sağladı. Dünyanın eksen eğikliği işte bu sıralarda oluştu. Bu eğikliğin yaklaşık 4,5 milyar yıl önce Mars büyüklüğünde bir gökcisminin Dünya’ya çarpmasıyla oluştuğu tahmin ediliyor. Elbette bu da biz insanlar için yaşam anlamına gelecekti.
Dünyanın Eksen Eğikliği Ne İşe Yarar?

Eksen eğikliği bize mevsimlerin oluşma şansını vermişti. Bu mevsimler de dünyada yaşamı mümkün kılmıştı. Eğer Dünya eğik değil de düz biçimde kalsaydı bir tarafı zamanla çok sıcak ve sonra da çok soğuk olurdu. Bu durumda yaşamı mümkün kılmazdı.
Eksen eğikliği sayesinde Kuzey Kutbu Güneş’e doğrultulduğunda, kuzey yarımküre yazı, güney yarımküre kışı yaşar. Güney Kutbu, altı ay sonra Güneş’e doğru çevrildiğinde durum tersine döner. Sıcaklıktaki değişikliklere ek olarak, mevsimsel değişiklikler de günlük döngüde değişikliklere neden olur. Temel olarak, yaz aylarında gün daha uzun sürer ve Güneş gökyüzünde daha yükseğe tırmanır. Kışın günler kısalır ve Güneş gökyüzünde alçalır.
Eksen Eğikliği Ne Kadardır?
Dünya’nın eksen eğikliği, yani gezegenin dönme ekseniyle yörüngesi arasındaki açı 23 derece, 27 dakikadır ve düşme eğilimindedir. Yaklaşık 26.000 yıllık yalpalama (presesyon) döngüsünde eksen eğikliği 22,1 ile 24,5 derece arasında değişir.Çünkü
Dünya’nın eğikliği günümüzde 23,4 derece olsa da bu sabit bir rakam değildir. Bu değer devinim ve yörünge rezonansının etkileriyle uzun vadede değişmektedir. Örneğin, son 5 milyon yılda eksen eğikliği 22,2 ile 24,3 derece arasında değişmiştir. Dengeleyici bire etkiye sahip olan Ay olmasaydı eğiklik çok daha değişken olurdu. Dünyanın bilindik iki tür hareketinin yanı sıra ( kendi ekseni ve Güneş’in ekseni etrafında dönmek) 3. bir hareketi daha vardır. Bu sürece presesyon adı verilir. Bu süreci bir topacın yalpalama süreci gibi düşünebilirsiniz. Dünya’da kusursuz bir şekle sahip olmadığı için belli periyodlarda yalpalar. Dünya’nın yalpalaması ise tam bir küre olmamasındandır ve bu yalpalama 25.800 yılda bir gerçekleşmektedir.
Presesyon, mevsimlerin eninde sonunda değişmesinin de sebebidir. Bundan yaklaşık 13.000 yıl sonra bu durum gerçekleştiğinde, Dünya’nın eksek eğikliği günümüzün tam tersi yönde olacağından, kuzey yarım küre Aralık, Ocak, Şubat aylarında yaz ve Haziran, Temmuz, Ağustos aylarında kış mevsimini yaşayacaktır. Gezegenimizin hareketlerinin gerçek nedeni ancak zamanla anlaşılmaya başlandı. Ve bildiğimiz şey bu hareketlerinin hem kısa vadede (yani mevsimsel değişim) hem de uzun vadede bazı ciddi değişikliklere yol açtıkları ve açacaklarıdır. Biz göremesek de Dünya giderek daha ilginç bir yer olacak gibi gözüküyor.
Kaynaklar ve ileri okumalar:
- Why is the Earth Tilted?; https://www.universetoday.com
- What is Earth’s Axial Tilt?; https://www.universetoday.com
Dip Not:
Matematiksel, 2015 yılından beri yayında olan ve Türkiye’de matematiğe karşı duyulan önyargıyı azaltmak ve ilgiyi arttırmak amacıyla kurulmuş bir platformdur. Sitemizde, öncelikli olarak matematik ile ilgili yazılar yer almaktadır. Ancak bilimin bütünsel yapısı itibari ile diğer bilim dalları ile ilgili konular da ilerleyen yıllarda sitemize dahil edilmiştir. Bu sitenin tek kazancı sizlere göstermek zorunda kaldığımız reklamlardır. Yüksek okunurluk düzeyine sahip bir web sitesi barındırmak ne yazık ki günümüzde oldukça masraflıdır. Bu konuda bizi anlayacağınızı umuyoruz. Ayrıca yazımızı paylaşarak da büyümemize destek olabilirsiniz. Matematik ile kalalım, bilim ile kalalım
Matematiksel